Vol. 5

3K 254 75
                                    

Loki kapıdan çıktıktan sonra sana gülümsemiş ve nöbet değişiminden sonra bahçede onunla buluşmanı istemişti. Sen de dediği gibi, nöbetin bittikten sonra bahçeye çıktın. Güllerin ortasındaki çardakta oturan Loki'yi görünce hemen yanına koştun.

''Tünaydın prensim.'' diyerek reverans yaptın şakasına. O da elini yan tarafa pat pat vurarak sana ''Otursana prenses.'' dedi.

Otururken ''Prenses biraz iddialı olmadı mı ya?'' dedin.

''Yoo, prenses gibisin.'' yanaklarında kısa bir an da olsa bir sıcaklık hissetmiştin ve vücudunun bu tepkisi hiç hoşuna gitmemişti. Loki devam ettiğinde kendine gelmiştin hemen.

''Neyse, babamla konuştum ve o da izin verdi ama bir şartı var.''

''Vay be, izin vermesine şaşırdım. Neymiş o şart?'' dedin gözlerini kısarak.

''Ona senin beni çalıştırman konusunu ilk açtığımda şaşırdı haliyle çünkü benden böyle bir istek gelmesini beklemezdi. Sonra da 'Madem yakın dövüş öğrenmek istiyorsun, seni geri çevirmeyeceğim o halde ama o benim sahip olduğum en iyi asker ve ona sonsuz güvenim var. Onu üzersen seni mahvederim.' dedi.''

Şaşırarak ''Cidden böyle mi söyledi?'' dedin bir anda.

Loki senden daha şaşkın duruyordu çünkü Odin'in sana ne kadar güvendiğini bilmemen onu şaşırtmıştı ''Odin sana bizden daha çok güveniyor, bunu fark etmemiş olman imkansız cidden!'' dedi sesini istemsizce yükselterek.

Bu seferki utancın gururdandı. Yanaklarını tutarak ''Bana güvendiğini biliyorum tabii ki ama... Ne bileyim mutlu oldum. Yani ondan duymak...'' dedin sevinçle.

''Anlıyorum. Neyse, şöyle bir şart koydu: 'Sana Asgard'ın dövüş sanatlarını en iyi bilen askerimi ödünç veriyorum. O yüzden bu işi ciddiye alman gerekir Loki. İki aylık bir deneme süreci tanıyacağım. O sürede temel şeyleri öğrenirsen devam etmene izin veririm, öğrenemezsen askerimi çeker alırım. Bu süre içinde de nöbete gelmesine gerek yok zaten, sadece seni çalıştırsa yeter.' dedi yani iki ay boyunca benimlesin.'' diyerek kıkırdadı ve bileğinden kavrayıp seni birazcık kendine çekti. Gülümsedikten sonra elini kurtarıp bileğini büktün. Loki acı içinde elini geri çekip ovuştururken ''Tamam, hemen başlamamıza da gerek yoktu yani.'' dedi.

Kahkaha atarak ''İki ay oldukça iyi bir temel yeterlilik süresi hatta çok uzun bir süre. Bir aydan kısa bir zamanda eğitim verilir normalde.'' dedin.

''Demek ki babam benim ne mal olduğumu iyi biliyor.'' diyerek kıkırdadı.

Siz çardakta gülüşüp konuşurken Thor gelmişti. ''Selam gençler, hayırdır böyle gün ortasında çardakta buluşmalar?'' dedi tek kaşını kaldırıp. İkiniz de neye uğradığını şaşırıp şaşkın tavuğa dönmüşçesine Thor'a bakakaldınız sonrasında Loki konuşmaya girdi. ''İş konuşuyoruz?''

Thor güldükten sonra devam etti ''İş mi? Ne işiymiş o?'' bu lafından sonra ona hemen çıkıştığında Thor geri adım atmak zorunda kalmıştı.

''Sen ne diyorsun acaba? Bundan sonra iki ay boyunca Loki'ye yakın dövüş eğitimi vereceğim. Ondan bahsediyorduk.'' dedin. Thor da ellerini kaldırıp ''Şaka yapmıştım yahu. Bugün mutlu bir günümdeyim de, ayrıca iki ay mı? Yakın dövüş için çok uzun bir süre değil mi?'' dedi.

''Odin öyle uygun görmüş. Zaten biz de buna gülüyorduk.'' dedin sinirini yatıştırmaya çalışarak.

''Neden mutlusun bugün? Kafana gökkuşağı mı kustular?'' Loki'nin saçma sorusuna cevaben Thor da ''Hayır. Daha da güzeli! Midgard'da bir kızla tanıştım.'' dedi gülümseyerek.

Loki kahkaha atarak ''Bu muydu yani?'' dedi ve karnını tutarak iki büklüm olmuş halde gülmeye devam etti. Thor'un solan suratını görür görmez Loki'nin sırtına yavaşça dokundun ve ''Kes gülmeyi salak! Komik mi bu?'' dedin.

''Affedersiniz, affedersiniz ben sadece...'' Loki göz yaşlarını silip doğruldu ama konuşmasını bitiremeden yine kahkaha attı.

''Biri duygusuz herifin teki ötekinin de aşkın ne olduğundan haberi yok. Size niye anlattıysam zaten?'' diyerek ayağa kalkan Thor'un bileğinden kavrayıp ayağa kalktın. ''Thor saçmalama, ben seni anlıyorum. Loki'yi boş ver sen.'' dedin üzülmüş adamı teselli etmeye çalışarak. Thor gülümseyerek ''Sağ ol [S/A].'' dedi ve sonra Loki'ye dönüp kızgın bir şekilde ''Şunun haline bak!'' diye kükredi.

Loki kendini toparladıktan sonra ''Güldüğüm şey aşık olman falan değil, bir Midgardlıya aşık olman! Ömürleri çok kısa kardeşim, sen gözünü açıp kapayana kadar o ölmüş olur. Hem bunun 'aşk' olduğundan da şüpheliyim.'' dedi.

''Ne demek şüpheliyim? Nedenmiş o?'' diyerek gözlerini kıstı ve bakışlarını Loki'ye dikti sarışın tanrı.

"Daha düne kadar Sif'e aşıksın sanıyordum?" dedi Loki tek kaşını havaya kaldırıp. Sen de bakışlarınla Loki'ye katıldığını belirtmiştin.

Thor şaşkın bir ifadeyle bir ona bir sana baktı ve "Cidden öyle mi düşünüyordunuz? Yapmayın ama çocuklar, Sif'in bana olan ilgisinin farkında değil misiniz? Onu üzmek istemiyorum ama ondan hoşlanmadığım da gayet açık!" dedi sesini yükselterek.

Sen "Hayır, değil!" dedin kafanı sallarken.
"Cidden değil. Ondan hoşlanıyormuş gibiydin yani ikimiz de öyle zannetmiştik." dedi Loki omuz silkerek.

Thor kaşlarını çatarak kollarını kavuşturdu. "Ondan hoşlanmıyorum ama sonuçta o benim arkadaşım. Bir anda onu kendimden uzaklaştıramam ki."

Loki gülümseyerek "Çok istersen ben yapabilirim." deyince Thor'un yüzünü bir korku kaplamıştı ve "Hayır kardeşim buna hiç gerek yok. Neyse, bu konuşmayı hiç yapmadığımızı varsayın. Her halükarda bir Midgardlıyı sevmem size saçma gelecektir zaten." diyerek donuk bir şekilde arkasını döndü ve uzaklaşmaya başladı.

O gittikten sonra durgun bir şekilde "Vay be. Demek öyle..." dedin kendi kendine sonrasında da bir hışımla Loki'ye döndün. Kahkahalarının Thor'un kalbini kırdığını biliyordun çünkü. ''Beğendin mi yaptığını? Niye kalbini kırdın ki durup dururken? O sana güvenip de aşkından bahsederken sen niye onunla dalga geçiyorsun?'' dedin. Loki oturduğu yerden kalkıp önünde durana kadar sana doğru yürüdü.

''Çocuk gibi ondan bundan etkileniyor sonra da buna aşk diyor. Thor'un aşık olduğunu sanmıyorum [S/A]. O sadece kızdan hoşlanmıştır ama buna aşk denilmez. Kesin bir ara Sif'ten de hoşlanmış sonra buna aşık olmuştur."

''Yaa öyle mi? Sana göre, aşk neye denir o halde?'' dedin ellerini beline koyarak.

Loki derin bir nefes verdikten sonra devam etti. ''Birini cidden önemsemek, değer vermek, yokluğunda üzülmek ve hep onunla olmayı istemek. Dokunmak gibi cinsel arzular da var ama...'' derken yanağını okşamıştı. Hiçbir şey yapamadan gözlerinin içine bakmaya ve onu dinlemeye devam ettin.

''Arzulardan ziyade... Onun varlığında ve yokluğunda gözünün ondan başkasını görmemesidir bence. Thor'un gözü hep başka bir yerlerde. Ben buna aşk diyemem [S/A].'' elini senin yanağından çektiğinde gözlerindeki soğukluk seni istemeden de olsa kendine çekmişti. Bir anda elini Loki'nin göğsünde durup onu ittirmeye çalışıyormuş gibi buldun ama gözleriniz tam tersini iddia edercesine bir çekim içindeydi.

The Valkyrie Love (Loki x Reader)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin