Gözüpek bir polis ve başarılı bir doktorun tutkulu aşk hikayesi...
Tamam dedi genç kadın. İşte aradığım aşkı buldum. Adı kadar emindi buna. Her şeyin çok güzel olacağına inancı sonsuzdu. Hiçbir zaman umudunu kaybetmemişti zaten.
Ta ki o geceye kadar...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çarptığım adamın yanında dizlerimin üzerine çöktüğüm anda beni yere itti ve boğazımı sıkmaya başladı. Nefesim kesilirken arkasından gelen biri yüzünü paramparça ettikten sonra tutup yan taraftaki çöp kutusuna doğru fırlattı. Onun bilinci kapanırken ben de hemen ayağa kalktım. Neler olduğunu idrak etmeye çalışıyordum. Arabadan silahımı alır almaz ileride hızlı adımlarla kaçar gibi yürüyen kapüşonlu adamın peşinden gittim. Silahımı doğrulttum ve durması için defalarca kez ikaz ettim. Yüzünü hafifçe yana çevirdiğinde belli belirsiz görmeme rağmen şok olmuştum. Kalbim çok farklı çarpmaya başlamıştı. Bu.. Bu o'ndan başkası olamazdı. Silahımı indirdim ve ona yaklaşmaya başladım. Tam omzuna dokunacaktım ki birden arkamda İlker'in sesini duydum ve yerimden sıçrayarak ona doğru döndüm. Koşar adımlarla gelip bana sarıldı, bense hâlâ yaşadığım şoku atlatamamıştım.
"İyi misin? Hı? Tamam geçti. Yanındayım ben. Seni kırdığımı anlayınca peşinden gelmek istedim. Kaza yaptığını görünce de ödüm koptu. İyisin dimi Nehir?"
"Kim? Kimden bahsediyorsun? Ben kimseyi görmedim." bir süre sonra diğer polis arkadaşlar geldi, ifademi alıyorlardı.
"Amirim, olayı baştan anlatır mısınız?"
"Yüz kere anlattım ya işte. Birden önüme atladı resmen. İnip yardım etmek istediğimde şaşkınlığımdan faydalanıp boğazımı sıkmaya başladı. Sonra bir şekilde onu tutup çöp kovasına doğru ittim."
"Bu esnada arabanın önündeydiniz değil mi? Şüpheliyi tutup arabanın üstünden mi fırlattınız?"
"Evet, bir şüphen mi var?"
"Az önce arabadan uzakta olduğunuzu söylemiştiniz de."
