4n1k #TeamBarış

Bölüm 9

Okula geldiğimde bizim çeteyi buldum ama sanki eksiktik bir kişi... En gamzeli en aklı başında olan. Evet Alikuşum yoktu basketbol antrenmanları olduğu için geç gelecekti muhtemelen, yani öyle olması gerekiyordu.
Gökhan, Merve ile ayrılıklarındn sonra ciddi bir depresyona girmişti çocuk son günlerde sadece bize boş boş bakıyordu tepki bile vermiyordu. Can sıkıntısıyla nefes verdim o sırada yanımda bir Sırık oğlan buldum, çete bize anlamsızca bakarken Barış söze girdi.

"Yaprak ile biz sevgiliyiz dimi aşkım?" dedi Sırık sırıtarak bakarak, o an eski düşüncelerimde olsaydım. "ne gülüyon be at gibi" derdim ama bunu söylemek yerine hafifçe gülümsedim ve kafamla onayladım.

"NE!?" diye atladı Oğuz aniden ve sonra halay çekmeye başladı.

"Triloloyy triloloyyy yaşasın Barış enişteee!"

Ardından Gökhan dik dik Oğuz'a sonra da Sırık'a baktı ve ayağa kalktı Sırık oğlan'ın boyu 1.92 olduğundan Gökhan gökdelene bakan küçük çocuk gibi kafasını kaldırdı.

"Bak ciğerim eğer bu kızı herhangi bir üzecek hareket yaparsan ya da onun ağladığına dair bir şey gelirse kulağıma seni Yaprak'ın göz yaşlarını üstüne akıtır öyle si-"

"Sever" dedi aniden arkamızdan gelen bir ses evet bu Alikuşumdu! aramızdaki 12 yıllık dostluk bozulmasın diye içindeki büyük aşkı saklayan Alikuşum...

Hâlâ halay çekmekte olan Oğuz'u ensesinden tutarak kedi gibi kaldırdı, Oğuz iki elini 'teslim oldum' gibisinden iki yana açtı bende gülerek onları izledim.

"Eee Gökhan Merve ile durumlar nasıl?" dedi Ali aniden Gökhan'a bakarak.

"Ne olsun ayrı-"

"Artık ayrı değilsiniz kardeşim" dedi Ali gamzelerini belli ederek gülümseyerek.

Sırık bir köşeye oturmuş Ali'ye bakıyordu sahiden araları daha yeni yeni düzelmişken böyle aşırı göz teması kurmaları saçma değil miydi?

"Nasıl ya!?" dedi Gökhan ayağa kalkarak.

"Hallettim o işi, bu arada Sinan Ece ile git konuş bence kız bahçede hüngür hüngür ağlıyor"

"Sahiden mi? ben uçtum o zaman gençler" dedi Sinan ve koşarak okul kapısından çıktı.

Oğuz'a baktı ve "Senin sürprizin akşama" dedi gülümseyerek sonra Oğuz Ali'nin beline sıkıca sarıldı.

"ALİ ADAMDIRRR AKSİNİ İDDİA EDEN KARDAN ADAMDIIIRRR!" diye bağırdı.

"Sıra sende Küçük Titan" dedi ve çantasından çıkarttığı kakaolu sütü bana verdi.

"ALİKUŞUM SEN BİR TANESİN!" diye bağırarak Ali'ye sarıldım sıkıca o sırada Barış hüzünle iç çekti, kafasını eğdi onu öyle görünce istemsizce yüzüm asıldı ve yanına gittim.

"Barış... bak sen böyle olduğunda benim canım yanıyor kendimi o kadar suçlu hissediyorum ki..."

"...Kendini suçlu hissedecek bir şey yapmadın sen Yaprak" dedi Ali ve kolumdan tutarak beni dışarı çıkarttı.

"Yeter Ali! ben oyuncak mıyım ya paylaşamıyorsunuz bir sen sağa çekiyorsun bir Sırık sola çekiyor ben cidden sıkıldım valla kendimden bir tane daha kolonlamak istiyorum böylece ikinizde mutlu olursunuz kolonlanma cihazı icat eden olursa ilk beni arasın valla BIKTIM!"

"Sınırını zorlama istersen Ali onu korumak isterken mutluluğuna engel olmak senin haddine değil" dedi Barış elimi tutarak.

"Yaprak ben sadece..."

"Git Ali" dedik Sırık ile aynı anda sonra birbirimize bakıp şaşkınlıkla gülümsedik.

"Senin için yaptığım hiçbir şey için pişman değilim Yaprak şimdi gitmemi istedin mutlu olmanı istediğim için gidiyorum bir daha geri dönmemek üzere seni çok sevdiğimi sakın unutma"

Gözyaşlarımı yine serbest bıraktım Ali arkasını dönüp giderken, Barış önüme geçti ve boylarımızın eşitlenmesi için eğildi.

"Kural 1 ağlamak yasak" dedi ve elleriyle gözlerimi kuruladı.

"Barış son kez ona sarılabilir miyim?"

Kafasıyla onayladı ve bende hızla koştum sanki bacaklarım onun yanına ulaşmaya yemin etmiş gibi tüm gücümü vererek koşuyordum, en sonunda Ali'yi gömleğinin arkasından tuttum kendime çevirip sıkıca sarıldım.

"Hoşçakal Gamzeli Kahramanım bu Küçük Aptal Titan senin canını yaktıysa özür dilerim ama benim mutlu olduğumu hatırla hep her nereye gidersen git seni her zaman en sevdiğim arkadaşım en değerli kardeşim gibi görüyorum hoşçakal Gamen seni seviyorum ama kalbim Barış'a ait"

Gözyaşlarımızı salmıştık ikimizde, yağmur yağmaya başladı o sırada Ali kollarını benden çekti bana baktı.

"Bu havalarda bana gelme dememiş miydim sana Küçük Titan?" dedi gülümseyerek gamzesine parmağımı soktum sonra ona özür dilercesine baktım.

"Artık ona gitmem gerek hoşçakal Ali"

Arkamı dönüp yavaş adımlarla Barış'a ilerledim bana ağlamak yasak dediği için gözlerimi kuruladım, sonra elini tutmaya utandığım için serçe parmağımı onun serçe parmağına doladım.

"Artık derse mi girsek?" dedi bana bakarak, kafamla onayladım arkama baktım tekrar Ali gitmişti...

"...Belki derste seni sözlüden kurtaracak kadar fedakar bir Ali olamayabilirim ama galiba çalışmana yardım edebilirim Amazon Kızı" dedi gülümseyerek sonra okula girdik.

BÖLÜM SONU