Reverse Falls

Öbür Boyuta Geçiş

Pacifica'nın ağzından

Sabah olmuştu bile, zar zor uyuyabilmiştim dün gece Dipper beni öpmüştü hala inanamıyordum o kaba, kalpsiz gibi görünen kişi bana aşık olmuştu ve sanırım bende ona. Yatağımdan doğrularak saate baktım saat 9.47 'di üstümü değiştirip aşağı indim herzaman olduğu gibi giden benden önce uyanmış kahvaltı yapıyordu gidip gideon'nun yanına oturdum beraber kahvaltı yapmaya başladık. Ben kahvaltımı bitirmiştim tam masadan kalkarken içimi tuhaf bir his kapladı bu hissi önceden hissetmiştim. Bu his Dipper ile portal bulmaya çalışırken ortaya çıkmıştı, postala yakın bir yerde olduğumda içimi bu his kaplamıştı ama esrarengiz kulübede bir portal olabilir miydi? Kapının çalınma sesiyle düşüncelerim sona ermişti gerçek dünyaya gelmiştim. Kapıya doğru ilerliyordum kapıdaki adam ne saniye daha hızlı kapiyi çalmaya başlıyordu. Kapıyı yavaşça açıyordum "bağım, kapıyı bu kadar hızlı çal... Dipper?" Karşımda dipper ve Mabel vardı şaşırmıştım ikisinin burda ne işi vardı, Dipper'in gözlerinin içine baktığımda korkmuş görünüyordu "Pacifica tehlikedesin" dedi sadece Dipper o an bende korkmaya başladım kapıyı biraz daha açıp içeri girmelerini söylercesine el işareti yaptım. Babam müşterilerle ilgilenirken Dipper'in dediğini duymuştu, içeride 2-3 tane müşteri vardı onları dışarı çıkartıp kapıyı kilitledikten sonra tabaleyı kapalı olarak çevirip yanımıza geldi şu an salonda gideon,mabel,dipper,soos, babam ve ben herkes birbirine bakıp duruyordu. Ilk söze giren Dipper oldu ve bana balo gecesi anlattıklarını herkese anlatmaya başladı (portallar, will, bill, boyutlar) herkes susmuş Dipper'i dinliyordu. Dipper boyutları fln anlatmayı bitirince şunu ekledi " esrarengiz kulübede bir portal açıldığını düşünüyoruz ve o portalın  yerini sadece Pacifica bulabilir, öbür boyutlarla bağlantısı olan tek kişi o" şu an herkes bana bakıyordu. Bir süre sonra hepimiz ayağı kalktık ben portalı bulmak için kulübeye geziyordum Dipper da benim peşinden geliyordu o portalı bill bulmadan önce bulmaliydık. Kulübenin her yerini dolaşmıştım ama portalı bir türlü bulamıyordum en sonunda durup kendimi içecek makinasına yakaladım Dipper benim durduğunu görünce o da durmuştu sanırım portalı bulamadığımı o da anlamıştı elini omuzuma koydu sanki yanındayım der gibiydi, yüzümü kaldırıp ona baktım yüzünde güven veren bir gülümseme vardı içimi sımsıcak yapan bir gülümseme. Bi anda içimi tuhaf bir his kapladı yüksek bir sesle bağırdım "s...sanırım buldum" bir dakika içinde herkes olduğumuz yere gelmişti gözlerimi içicek makinesinden ayıramıyordum Mabel şaşkın bir ifadeyle "yani portal içicek makinesi mi?" Hayır der cesine kafamı salladım "hayır portal içicek makinesinin arkasında" herkes şaşkın, şaşkın suratıma bakıyordu. Babam bi şey demeden soos'u alıp ıçecek makinesini ittirmeye basladilarm doğru söylemiştim portal içicek makinesinin arkasındaydı. içicek makinesini çektiklerinde duvarda kapı şeklinde boşluk vardı uzun bi koridora bağlanıyordu. Ben babam, dipper, mabel vi gideon koridora girmiş yürüyorduk soos ise dışarıda kalmış etrafı gözetliyordu. En sonunda bir yere varabilmiştik önümüze bir asansör çıkmıştı hepimiz içeri bindikten sonra ben 3. Kata bastım yavaşça aşağı doğru iniyorduk. Asansör kapısı gıcırdıyarak açılmıştı hepimiz indikten sonra etrafı inceliyorduk sanki burası bir laboratuar 'dı ve tam karşımızda da tuhaf bir makine vardı hemen makinenin karşısına geçtim neredeyse 4metre uzunluğundaydı. Herkes yanıma toplanmış makineye bakıyordu ve benim ağzımdan sanki kazanmışız gibi "bulduk" dedim. O an çok mutluydum daha bill portalı bulamamıştı ve sadece şu makineyi yok etmemiz gerekiyordu ama bi sesle içimdeki bütün mutluluk sönüp gitmişti "way wayy demek portalı buldunuz özellikle sen Pacifica sen olmasan asla portalı bulamazdım sadece sizi takip etmem gerekti ve şu an portalın oradayım" herkes korkmuş bir biçimde Bill'e bakıyordu, Bill o portala girmemeliydi yoksa felaket yaşanabilirdi. Hemen Dipper, Will'i çağırdı ama artık çok geçti ne yazık ki bu savaşı kaybetmiştik Bill gözle kaş arası portala girmişti bile. Hepimiz şu an salonda oturmuş plan düşünüyorduk Mabel şu anki planımızı açıkladı "ne yazık ki bill portaldan girdi ama bir planımız daha var. 2. Kitap hala bizde 3. Kitap ise öbür boyutta eğer Pacifica öbür boyuta girip 3. Kitabı alıp bu boyuta dönerse bill ile eşitlenmiş oluruz sadece 1. Kitabı bulmak kalır ve sonra bütün kitapları yok edip bu savaşı kazanırız" bu iyi bir plandı ama tek sorun benim öbür boyuta gitmemdi. Öbür kişilerinde böyle düşündüğü çok belliydi herkes üzgün bir biçimde bana bakıyordu. Ama bunu yapmam lazımdı ayağa kalkıp tamam şeklinde kafamı salladım bi anda babam olmaz diye bağırdı "Pacifica başına bir şey gelebilir" babamı yalnız kalabileceğimiz bir odaya götürüp konustum en sonunda geri dönüceğime söz verip ona sarıldıktan sonra Dipper ile asansöre binmiş aşağı doğru iniyorduk. Ikimizde portalın önünde durmuştuk hala çok korkuyordum orda tek başıma bilmediğim bir boyutta olacaktım. Ikimiz birbirimize baktıktan sonra portala doğru ilerliyordum portala çok yaklaşmıştım portalın içine giricekken Dipper beni kolumdan tutmuştu bi anda kendine doğru çekti ve bana sarıldı, yüzünü göremesemde onun ağladığını duyabiliyordum "Pacifica nolur gitme sana bir şey olmasına dayanamam" benimde gözlerinden yaşlar dökülmeye başlamıştı portala girmek istemiyordum ama yapmak zorundaydım "Dipper bana bir şey olmayacak ve söz geri döneceğim" ona sarılması biktım şu an gözlerimizi silerken ikimizinde yüzünde üzgün,acılı bir gülümseme vardı ondan ayrılıp portala doğru yaklaştım ve içine girdim

Off bu nasıl bi bölümdü yazarken öbür bölümler için düşünüp durdum sizce mutlu son ile mi? bitireyim yoksa üzücü son ile mi? Çok kararsız kaldım