3

141 3 1
                                    

John

******

Evet okul denen yer burasıydı...

Tanrım, ne kadar çok insan vardı.Serge benimle birlikte müdürün odasına çıktı.Bir prens olduğumu sadece Müdüre Brianna biliyordu.Kapısının önüne geldiğimizde bizi biraz beklettiler.O sırada etrafımı inceledim.Bir sürü genç ortalıkta koşturuyordu.Burası çılgın bir yerdi.Üstelik güzel kızlarla doluydu.

"Serge burası cennet gibi"

Serge'te her zamanki duygusuz ifadesiyle

"Evet majesteleri " dedi.Hayranlıkla insanların neler yaptıklarına bakıyordum.Kimileri sınıfa giriyor,kimileri koridorda muhabbet ediyor ve şakalaşıyorlardı.Onlardan biri gibi olmak için can atıyordum.

Üzerimde kot pantolon ve koyu yeşil renkli bir tişört vardı.Omzuma bir sırt çantası almıştım.

Müdüre Brianna'nın sekreteri içeri girebileceğimizi söyledi.

İçeri girdiğimizde Müdüre Brianna çalışma masasında oturmuş bize gülümseyerek bakıyordu.Orta yaşlı ve işinde usta olduğu anlaşılan bir kadındı.Döpiyes etek ve ceketini giymişti.Tüm okulu çekip çeviriyordu.

"Hoşgeldiniz Prens John sizi okulumuza almak bit şereftir " diyerek oturmamız için önündeki koltukları gösterdi.

Yapmacık bir gülümsemeyle oturdum.Serge'te karşıma geçti.

"Pekala Prens, öncelikle burası saygın bir eğitim kurumu bazı kurallar çerçevesinde burada okumanız mümkün..."

Kurallar kurallar...Tanrım, neden sürekli gittiğim yerlerde kurallar olmak zorunda,kadın okul kurallarıyla ilgili pek çok şey anlatmıştı.Hiçbirini dinlemedim.

Sonra sınıfımın yerini öğrendim.Serge daireye geri dönmüştü.Müdüre Brianna önde ben arkada sınıfa doğru ilerliyorduk.Koridorlar boşalmıştı belliki herkes dersteydi.

Uzun koridorun en sonundaki sınıfa girdik.Müdüre Brianna benim yeni öğrenci olduğumu söyleyerek herkese tanıttı.

Kalabalık bir sınıftı.Herkes bana bakıyordu ve bu oldukça gergindi.Tüm bu insanlarla nasıl arkadaş olmalıydım ? Daha sonra müdüre Brianna arka tarafta bir öğrenciye seslendi.

********************

Denise

********

Herkes yeni gelen çocuğa bakıyordu.Megan'ın gözleri faltaşı gibi açılmıştı.Aslına bakarsanız oldukça yakışıklı bir çocuktu.Tüm kızlar çocuğun üzerinden gözlerini alamıyorlardı.

Kumral ve mavi gözlüydü.Fit bir vücudu vardı.Ne futbolcular kadar kas yığını ne de sırık gibi çelimsiz.Yüzünde mahçup bir gülümsemeyle sınıfı tarıyordu.Gergin olduğu her halinden belliydi.Çok hoştu.

"Denise bir saniye benimle dışarı gelir misin lütfen ?"

Düşüncelerimden sıyrılıp , müdüre Brianna'nın adımı söylemesiyle irkildim.

"Ben mi?"

"Burada başka Denise göremiyorum." dedi.

Alex ve Fred'le birbirimize baktık.Kuşkuyla ayağa kalktım.Müdüre ve yeni çocukla sınıfın kapısının önüne çıktım.

"Bu Denise , okulumuzun parlak öğrencilerinden..."

Gülümseyerek başımı salladım.O da karşılık verdi.Gözleri yakından daha etkileyiciydi.

"Denise bir süre,yani John alışıncaya kadar ona okulu tanıtıp yardımcı olur musun?"

Bir an durdum, yeni gelen biriyle uğraşmak istemiyordum.Zaten son sene üstesinden gelmem gereken pekçok sorun vardı.İtiraz ettim.

"Ama Bayan Brianna şey ben ...bu işi Megan yapamaz mı ? yani bende çok isterim ama derslerle çok meşgulum ve..."

"Ah Denise , sen bu konularda iyiysin lütfen biraz yardımcı ol sadece sana güvenebilirim..."

Anlaşıldı kurtuluş yok biraz katlanmalıydım.Hem belki eğlenceli olurdu.

"Tamam" dedim en sonunda.

"Harika siz sınıfa girin, başarılar bay John"

Sınıfa girdik ve John bizim sıralara yakın bir yere oturdu.Alex kulağıma yaklaşıp fısıldadı.

"Noluyor? Kim bu ? Çok yakışıklıymış..." dedi hayretle.

"Bilmiyorum yeni çocuk işte okula alışana kadar ona yardım edicem." Alex'le arkamızı döndük.

John bize gülümsedi ve bizde karşılık olarak gülümsedim.

"Çok eğlenicez galiba " diye fısıldadı Alex...

Asil BelaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin