Genç kız gözlerini kıvrıldığı hastane koltuğunda açtı. Bir kaç saat önce genç adamı normal bir odaya almışlardı. Yorulduğu için arkadaşının yanında uyuya kalmıştı. Karşı koltukta camdan dışarıya bakan arkadaşını gördü."Gizem.Çok yorgunsun. Biraz uyu hadi.."dedi genç kız. Genç kızın arkadaşı ona baktı ve"Tamam.."dedi. Çünkü çok yorulmuş ve hırpalanmış hissediyordu kendisini.
Genç kız odadan çıktı. Genç adamın annesi doktorla konuşuyordu. Yanlarına gitti ve "Ben lavaboya gidiyorum. Sonra kantine ineceğim. Bir isteğin var mı? Su alabilirim."dedi. Sadece başını evet anlamında salladı genç adamın annesi.
Yorgunluktan ve ağlamaktan gözleri kapanıyordu sürekli. Oğlunun kendine gelmesinden başka bir şey de onu eski haline çeviremezdi.
Genç kız yüzünü yıkamak için lavaboya girdi. Aynada yansımasına baktı. Kötü görünmüyordu. Ama yorgun duruyordu. Üstünde hâlâ eteği ve şık kazağı vardı. Derince iç çekti ve lavabodan çıktı.Kantine inmek için asansöre yöneldi.
Genç adam her sabah olduğu gibi erkenden sporunu yapıp gelmişti. Duştan çıktı ve çalan telefonunun yanına gitti. Adamlarından birisi arıyordu.
"Efendim Kaya?"
"Can Bey, babanız operasyonu gece yarısı başlatmış. Geceden beri hastanede kızı izliyorlarmış. Ve harekete geçiyorlar. Bilmek istersiniz diye düşündüm efendim."
Duyduğu şeyler karşısında kızgınca "Hangi hastane olduğunu bana konum olarak at,hemen!!"dedi ve telefonu kapatıp üstünü giyindi. Umarım geç kalmazdı...
Genç kız suları alıp yukarı çıkarttı. Ama hava almak istediği için bahçeye çıktı. Sabah çok erken olduğu için bahçede kimse yoktu. Sabahın soğukluğu genç kızı titretti.
Biraz bahçede yürümek için bahçeye doğru gidecekken aniden önünde duran siyah araba yüzünden korkarak geri çekildi.
Daha ne olduğunu anlamadan genç kıza doğru koşmaya başladı arabada ki adamlar.
Genç kız onu tutan adamların kollarında çırpındı "Bırakın beni! İmdat! Yardım edin!!"diye bağırdı ve çığlık attı. Ama adamlardan biri gazlı bezi kızın burnuna bastırınca genç kızın bilinci kapandı ve adamların kollarında yığıldı.
Genç kızı arabanın arka koltuğuna yatırdılar ve hızlıca ordan uzaklaştılar. Araba gözden kaybolurken genç adamın arabası hızla bahçeye girdi.
Hastanenin önündeki gazlı bez ve bir tane kolye görünce olanları anlaması zor olmamıştı.
Koylede "İKLİM" yazıyordu. Adının İklim olduğunu genç kızı araştırırken öğrenmişti. Bu onundu.Kolyenin sahibiydi. Yani kızı kaçırmışlardı...
Adamların arkada delil bırakması çok basit bir hataydı. Hemen bezi ve kolyeyi alıp cebine koydu. Hızlıca arabaya bindi. Babasını aradı.
Yaşlı adam telefonu açtı ve "Geç kaldın galiba.Az önce paket bizde diye bir mesaj geldi bana. Kız artık bizde."dedi neşeyle.
Genç adam sinirini yatıştırdı ve "Şimdi daha kolay olucak biliyor musun baba?! Onu kaçırdınız ama daha kolay olucak onu korumam. Çünkü adamlarının hepsine fazla güveniyorsun!"dedi ve telefonu kapattı.
Sonra babasının adamlarından birini aradı ve genç kızı götürdükleri yerin adresini aldı.
Evet, kızı daha bir kaç kez gördü, nasıl biri olduğunu bilmiyordu. Ama artık çok geçti.
Bu garip hissi engelleyemiyordu.
"İyi bir kalbin var. İyi birisin sen...Biliyorum..Daha çok, hissediyorum.."
dedi elinde duran kolyeye bakarken.
Sanki onunla konuşuyordu..Arabayı çalıştırdı ve öğrendiği adrese gitmeye başladı.
Hey... Evimizde ki interneti söktüler ve sanki serumu sökülen yoğun bakım hastası gibi hissettim! Bir haftadır olmayan internetten dolayı çoktan bitirdiğim bölümü atamıyordum...Sonunda oldu, artık mutluyum! :))
Umarım bölümü beğenirsiniz.
Yazım hataları varsa af buyurun.
♣SEVİLİYORSUNUZ♣
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK ADAM
Teen FictionNefret,aşka dönüşebilir. Karanlık ve soğuk bir adam, masum ve saf bir kadında aşık olabilir. Ama o kadın, ondan nefret edebilir. Peki ya karanlık, tehlikeli bir aşık adam, aşkı için ne yapabilir? Bence herşeyi göze alabilir... Can yaptı. Can, istedi...