"I don't need your money"(L.S)

6.

Zayn

"Vay canına resmen yer ayaklarımın altından çekilmiş!"

Deli gibi çığlık attıktan sonra kendi etrafımda dönmeye yeltenmiştim ki salak gibi kendi ayağıma takılıp kendimi yere uzanmış bir şekilde buldum,uf kafamı çok kötü çarpmıştım sanırım.Nazik bir şekilde yerden kaldırıldım ve anında neon ışıkların altında fazlasıyla etkileyici duran kahverengi gözlerle karşılaştım.

Yanlış hatırlamıyorsam adı Liam'dı.

Güzel bir adamdı ama onunla bir şeyler düşünemezdim,Tanrım ben kimseyle bir şeyler düşünemezdim.Göz ucuyla baktığımda Harry ve Louis'in derin sohbete daldıklarını Niall'ın ise Shaw'la seksi bir şekilde dans ettiğini gördüm.Ne ara Shaw'ı çağırmıştı ki?

Ve Scott eğer Harry ve Louis'i bu kadar yakın görseydi Louis'i kesin öldürürdü.

"Az önce başını çok kötü çarptın sanırım seni buradan çıkarmamı ister misin?"Kafamı sallayarak onu onayladım ve farkında olmadan elini tutup beni insan kalabalığının arasından sürüklemesine izin verdim.Hala el ele tutuştuğumuzu fark edince anında elimi çekip kaldırıma oturdum ve çarpmanın etkisiyle çok fen ağrıyan başımı ovmaya başladım.

Hiçbir şey demeden yanımdan uzaklaşınca kalbimin burkulduğunu hissedip başımı öne eğdim.Şaşırmıştım aslında,saygın bir iş adamı neden benim gibi bir serseriyle uğraşsındı ki,hem de ben bu kadar kaba ve umursamazken.Canım sigara çekince paketi almak için elimi cebime atmıştım ki önüme konulan buz poşetiyle kafamı kaldırıp kimin geldiğine baktım.

"İçeriden gidip başına iyi gelmesi için buz aldım,seni fazla beklettiysem kusura bakma"Hafif tebessüm edip buz poşetini kafamın ağrıyan bölgesine koyup onunda yanıma oturması için kaldırımda yana kaydım.Oturmayıp öylece bana bakmaya devam etti."Ah yoksa pahalı takım elbisesinin kirlenmesini istemiyor musun?"

Sırıttıktan sonra cebinden bir kart çıkardı."Bu bar ve lokanta bir otele aitler,bende sana başının ağrısı geçene kadar dinlenmen için bir oda tuttum,bence bu kaldırımda oturmak yerine yukarıda yatakta uzanabilirsin"Ne diyeceğimi bilemezken ona öylece bakmaya devam ettim,benimle neden bu kadar ilgiliydi ki?

Hafif eğilip kolumdan tutup kaldırımdan kalkmama yardımcı oldu."Pekala sen susup bana öylece bakmaya devam et,bende sana odanı gösteriyim"Onun adımları eşliğinde içeri girdiğimizde bir kaç kişinin onu hayranlıkla süzdüğünü fark ettiğimde ona daha çok yaklaşma gereği duydum,baya beğenilen biri olduğu belliydi.

Asansörü beklerken ortamda gergin bir sessizliğin olduğunu hissedebiliyordum birbirimizle her göz göze geldiğimizde başka yerlere bakıyor ardından tekrar birbirimize bakıp yeniden göz göze geliyorduk,onu baştan aşağıya inceledim,çarpıştığımızda Louis'le beraber boynundaki beniyle dalga geçmiştim ama şuan o kadar çekici geliyordu ki...

Ben neden böyle şeyler düşünüyordum ki,kafamı çarpmanın etkisiyle düşüncelerim değişmiş olamazdı değil mi?

Asansör geldiğinde önden geçmem için sırtımdan hafif itekleyerek beni bindirdi ve arkasından kendisi de bindi.Bu otel kaç katlıydı böyle,amma çok düğme vardı.Gideceğimiz kata tuşladığında kapı kapandı ve ben asansör gelmeden önce yaptığım işe yani onu incelemeye geri dönmeye karar vermiştim ki ona dönmemle gece boyunca sayamadığım kez tekrar göz göze gelmiş olduk.

Pekala...

Ne yaptığımın farkında olmadan ona yaklaştım ve elimi yanağına koyup fısıldadım."Yardım ettiğin için teşekkür ederim"Sıcak nefesini yüzümün her yerinde hissederken elini düğmelerden birini götürdüğünü fark ettim.Ah sanırım içerisi çok sıcak olduğu için havalandırmayı açacaktı.

Stop düğmesine basmasıyla yanıldığımı gördüm ama bunu neden yaptığına anlam veremedim.Bir dakika!

Yakalarımdan tutup beni kendine çekti ve dudaklarıma kapanmadan önce fısıldadı."Odaya çıkmayı bekleyemeyeceğim"Hızlı bir şekilde dudaklarımı öpüp ellerini vücuduma sardığında elimdeki buz poşetini yere atıp ellerimi ensesinde birleştirip vücudumu tamamen onun vücuduna yapıştırdım.Daha önce tonlarca insanla öpüşmüş olmama rağmen sanki ilk kez bu deneyimi yaşıyormuş gibi içim kıpır kıpırdı.

"Çok güzelsin"Nefes almak için geri çekildiğinde tahrik edici bir şekilde fısıldayıp elini tişörtümden içeri gönderip göğüs uçlarımla ilgilendi,sırtımı sertçe asansörün aynasına dayayıp kollarını iki yana açtı ve alnını alnıma yasladı,o kadar çok terlemiştik ki kendimi banyoya girmiş kadar ıslanmış hissediyordum.

"Seni gördüğüm ilk andan beri çok istiyorum,senden çok fazla etkilendim"Gülümseyip elimi saçlarının arasına daldırdım ve minik saç tutamlarıyla oynamaya başladım."Öyleyse istediğini gerçekleştirmek için ne bekliyorsun?"Hızlıca boynumu öpüp geri çekildi."Dinle bak...ben...tek gecelik bir şey istemiyorum,seninle sadece cinsel anlamda beraber olmak istemiyorum,seni...."daha fazla konuşmasına izin vermeden dudaklarına yapışıp kaldığımız yerden devam etmeye çalıştım,elimi kaslı göğüslerine koyduğumda spor salonlarına iyi yatırım yaptığından emin olmuştum.

Onu öpmeye ve etkisinde kaybolmaya devam ederken hafif kendimden uzaklaştırıp stop düğmesine basıp asansörün yukarıya çıkmasına izin verdim ve elimi kumaş üzerinden sertleşmeye başlayan penisine götürdüm.Aman Tanrım büyüklüğünü pantolonun dışından bile hissedebiliyordum.

Ben onun pantolonu üzerinden penisini okşamaya devam ederken o yüzümün her tarafını öpücüklere boğuyordu.Asansör kapısı açıldığı an elinden tutup etrafta kimse var mı diye baktıktan sonra hızlı adımlarla kartın üzerinde yazan oda numarasını bulmaya çalıştım.Odayı bulduğum an zevkten dolayı titreyen elimle kartı anca girişe sokup açabildim ve içeri girdikten sonra kapıyı ayağımla kapatıp onun ceketini çıkardım.

Beyaz gömleği terden üstüne yapıştığından biçimli göğüsleri iyice meydana çıkmıştı ve bu muhteşem görüntü alt tarafıma hiçte yardımcı olmuyordu."İçime girmen için sabırsızlanıyorum"onu yatağa atıp üstüne çıktım ve gömleğindeki düğmeleri kopararak üstünden çıkardıktan sonra sertleşen göğüs uçlarını yalamaya koyuldum."S-siktir,dilin sıcacık"

Çevik bir hareketle beni altına aldı ve bir çırpıda bütün üstümdekilerden kurtuldu,alt dudağını dişlerinin arasına alıp dövmeli vücudumu inceledi."Sen tam bir sanat eserisin resmen"Kendi üstündekilerden kurtulunca onu çıplak görmenin etkisiyle derince inledim,bunun üzerine kulak mememe doğru eğildi."Dur daha başlamadık güzelim,mükemmel sesini hemen harcama"

Vücudu dünyanın sekizinci harikası gibiyken sesimi harcamamam imkansızdı.Normalde üstte olan taraf ben olurdum ama bu adamın içine girerek ona haksızlık etmiş olurdum resmen,penisini hemen içime sokmazsa delirebilirdim,dayanamayacak hale gelmiştim.Beklemediğim anda içime girmesiyle kafamı arkaya atıp ellerimi sırtına koydum ve boğukça inledim,sikeyim çok acımıştı ama öylesine zevk veriyordu ki acıyı hissetmiyordum bile.

Eğilip yüzlerimizi aynı hizaya getirdi ve gel gitlerine devam ederken kafasını boynuma gömüp fısıldadı."Kokuna aşık oldum"Ah bu bana aşık olmasından iyiydi.Bu işte o kadar iyiydi ki sabah olana kadar yorgunluktan öleceğimi bilsem bile onunla beraber olurdum.Hayatım boyunca hiç böylesine mükemmel bir seks deneyimi yaşamamıştım.

"Tanrım harikasın!"yaklaşmanın etkisiyle çığlık atıp saçlarını çektim ve boşalırken gözlerimi kapayıp hep bu anda kalmayı diledim.Dudaklarımı öptüğünde gözlerimi açıp bende kıpkırmızı olmuş yanağını öptüm."Bu..."diye başladı söze ama nefes nefese kaldığından devam edemeyince ben tamamladım."İnanılmazdı"

Sırıtıp başını salladı."Kesinlikle öyleydi bebeğim"

Bebeğim mi?

Alnımı öptüğünde romantik bir anın içine girmekten korktum."Bence bir gün randevuya çıkmalıyız"Farkında değildi ama bu cümleyi en söylememesi gereken insana karşı kurmuştu.Yüzünü inceledikten sonra ortamdaki gereksiz romantikliği dağıtmak için alaylı bir şekilde cevap verdim.

"Ben randevuya çıkmam,kucağa çıkarım"