"I don't need your money"(L.S)

7.

Shaw ve Niall sarmaş dolaş dans etmeye devam ederlerken etrafıma bakınıp Zayn'i bulmaya çalıştım ama ona benzer herhangi birini ya da direk olarak onu göremeyince üfleyip pantolonumun arka cebinden telefonumu çıkardım.Sonuna kadar çaldırıp en sonunda telesekreter çıktığında sinirle dişlerimi alt dudağıma geçirip aramayı sonlandırdım.

Harry meraklı bakışlarıyla beni süzerken stresle gülümseyip barmene içkimi yenilemesi için işaret verdim.Barmen yeni bardağı önüme koyduğunda az önce bardakları sildiği havluyu omzuna atıp bana tezgahın arkasından yaklaşabildiği kadar yaklaştı."Seni buralarda yeni görüyorum,adın ne?"Ona kendi adım yerine başka bir ad söylemeyi düşünürken Harry bana kalmadan lafa başladı.

"Sadece gidip kendi işine bak bence,o benimle birlikte"

Ha?

Ona doğru dönüp anlamsızca sinirle bakan yüzüne baktım."Bak bu yaptığına gerek yoktu,ben kendim halledebilirdim,neden bir şeyleri kendi başıma halledebileceğimi düşünmüyorsunuz"Tek kaşını kaldırıp omuzlarını dikleştirdi."Seni kötü hissettirmek için yapmadım,belli ki sana asılıyordu ve rahatsız olacağını düşündüm,ayrıca az önce neden çoğul eki kullandın,tabiki de kendi başına bir şeyleri halledebilirsin,öyle düşünemeyen kim var ki"

Niall bana uzaktan el sallayıp anında Shaw'ın dudaklarına yapıştığında yüzümü buruşturup tekrar Harry'e döndüm."Scott,yani sevgilim,aslında neyim olduğundan şu an bende emin değilim"Harry'nin cümlem bittiğinde anında suratı asıldı."Erkek arkadaşın olduğunu bilmiyordum,yani şey şaşırdım doğrusu"Yutkunduğunda boynunu inceleyip sebepsiz yere beliren damarlarına dokunmak istedim."Bir erkek arkadaşım olamayacak kadar çirkin olduğumu mu düşünüyorsun yoksa?"

Alayla konuştuğumda ciddi bir sesle karşılık verdi."Hayır tam aksine çok güzel olduğunu düşünüyorum"Niall gelip beni dürttüğünde bunu yapması iyi olmuştu yoksa söylediği cümle yüzünden uzun bir süre kıpırdamadan durabilirdim."Hey bence artık gidelim,hadi Zayn'i de çağır"Niall'dan gelen ağır alkol kokusuyla ondan biraz uzaklaşırken telefonumu elime alıp salladım.

"Şey kendisini bin kere aramama rağmen ulaşamıyorum,hangi cehenneme kayboldu"Niall sırıtıp Shaw'ın koluna girdi."Bence belli etmek istemiyor ama zengin sikik züppeler diye belirttiği kişilerin mekanına bayıldı ve buralarda dolaşmaya çıktı sanırım"Niall sözünü bitir bitirmez Harry'e dönüp muzipçe gülümsedi."Şey dostum zengin sikik züppeler derken seni dışında tuttum,alınmadın değil mi"

Harry kahkaha atıp başını hayır anlamında salladığında onun kahkahasını telefonumun melodisi böldü."Kesin babacığın Scott arıyordur"Shaw şakayla karışık konuştuğunda ona ölümcül bir şekilde bakıp telefonu elime aldım ve gördüğüm isimle gözlerimi devirdim."Efendim Scott"Harry gergin bir şekilde elindeki bardağı sıkarken Scott yüksek sesle bağırdı."Derhal eve geliyorsun,seni Harry Styles denilen o adamla bir barda samimi bir şekilde görmüşler,beni çıldırtmaya mı çalışıyorsun"

Gözlerimin dolduğunu hissederken Harry telaşla bana yaklaşırken elimde ona durmasını işaret edip arkama döndüm."Sadece iki dakikalığına sakin olmayı deneyemez misin,kim ne söyledi bilmiyorum ama göründüğü gibi değil,onunla karşılaştık sadece"

"Karşılaşınca adamın ağzının içine düşmen gerekmez,eğer adama karşı bir ilgin varsa çok kötü olur Louis!"İması karşısında daha fazla dayanamayıp hem ağlayıp hemde bağırmaya başladım."Sen ne dediğinin farkında mısın,beni neyle itham ediyorsun,seninle beraberken bir başkasına ilgim olsaydı yanında iki saniye bile durmazdım zaten!"Histerik bir şekilde güldü."Zaten şu an yanımda değil o siktiğimin herifinin yanındasın Louis,canın bir anda para mı çekti yoksa!"