6. Bölüm

169 14 10
                                    

Jeffe neden müdürün odasına çağrıldığını sordum bilmediğini söyledi. Bende onunla beraber gittim ama o meşhur kapının arkasına saklandım.

Carlos: Jeff seni kameralarda gizlice müdürün odasını izlerken gördüm umarım iyi bir açıklaman vardır.

Jeff: Açıklamam yok . Şimdi gidebilir miyim ?

Carlos: Aileni çağırdığın zaman istediğin yere gidebilirsin.

İyi de gizlice dinleyen bendim neden Jeff'i suçlasınlarki. Tabii ya Jeff'in hırkası bendeydi. Hay müdür gözünün bebeğini seveyim bare saçlarımdan anlasaydın. Jeffe suç atılmasına izin veremedim. Zaten gitmeleri için her haltı bahane edecek durumdalar. Ve kendime gaz vererek müdürün odasına daldım.

Ben: Müdürüm galiba yanlış görmüşsünüz. Kayıtlarda ki kişi benim.

Carlos: Arkadaşını savunmana gerek yok. Bak bu onun hırkası.

Kayıtları gözüme sokarken içimi çektim. Bu adam harbiden miyop.

Ben: Daha dikkatli bakarsanız. Saçlarımı ve eteğimi görebilirsiniz. Ve amacım sizi dinlemek değildi sadece arkadaşımı bekliyordum.

Ne güzel Kıvırıyorum ama.

Carlos: Ailen burda mı? Onlara anlat.

Ben: Değil. Türkiyedeler.

Carlos: Ne zaman dönerler ?

Ben: Bilmiyorum. Bi hafta sürer heralde.

Carlos: Tamam ailen dönünce bu konuyu konuşuruz şimdi sınıfınıza dönün. He bide bi daha kapı dinlersen sende Türkiyeye dönersin.

Bişey demeden çıktım. Ona cevap verecek enerjim yoktu. Bi de Jeff dalgasını geçti ya günlük limitimi doldurmuş oldum.

Jeff: Kıvırmakta çok iyisin

Ben: Ne demezsin. Bu arada Senin bana teşekkür etmen gerekmezmiydi?

Jeff: Hırkamı giyip beni okuldan postalatman için mi?

Ben: öyle bir amacım olsa sence seni kurtarırmıydım?

Jeff: Neden müdürü dinledin ki ?

Ben: Sana bunları ingiliz çayımızı yudumlarken anlatmak isterim. Yanında da belki Cadılar Bayramı Kurabiyesi.

Sınıfa vardığımız da hoca yoktu. Kate nerde olduğumu sordu.

Kate: Nerdesin sen hoca gelmediği için şanslısın.

Ben: Tuvaletteydim . Çok sıra vardı.

Kate: Bende Tuvaletteydim Courtneyi teselli ediyordum. Seni görmem gerekirdi ozaman.

Ben: Aşağı katın tuvaletindeydim.

Kate: İyide orası arızalı. Doğru söyle Jeffle beraber nerdeydin ?

Ben: Sen beni boşver.  Courtneye noldu? 

Kate: Aldatıldı.

Ben: Courtneyin sevgilisi mi vardı ki ?

Kate: Ugh ! Evet .

Neyseki hoca geldi ve işkenceme son verdi. Gün sıkıcı derslerle birlikte sona ererken Victoria yanıma yanaştı.
Bu halini bilirim kesin benden birşey isteyecekti.

Victoria: Merhaba tatlım. Duyduğum kadarıyla Jeffle aynı mahalle de oturuyormuşsun. Bana onun adresini verirmisin lütfen?

Ben: Sana da Merhaba tatlım. Sürtüklüğünü yapabileceğin o kadar erkek varken sen hâlâ doymadın mı ? Üzgünüm ama senin avlarınla uğraşamam git kendin bul.

Victoria şimdi de Jeffe mi sarmıştı. O sürtüğü kaşıma vakti geldi. Ama bunu yarına saklıycam şimdi sadece dinlenmek istiyorum zaten annemler burda olmadığı için otobüsle gidip gelmekten ciğerim solmuştu. Eve vardığım da duş alıp kendimi yatağa fırlattım ama uykum yoktu öylesine düşünüyordum. Sonra zil çaldı. Kendimi fırlatarak da olsa kapıyı açtım. Jeff önümde elinde bi tepsiyle dikiliyordu.

Ben: şey merhaba tepsi neden acaba ?

Jeff: Annem ailenin evde olmadığını duyunca kurabiye ve senin ingiliz çayların kadar olmasada papatya çayı yaptı.

Ben: Oh. Teşekkürler. Şey içeri geçebilirsin.

O içeri geçerken ben hala şoktaydım.
Ve aslında işin kötü yanı ben papatya çayı içtiğim gibi uyuya kalıyorum.

Jeff: Evet. Neden müdürü dinledin?

Ben: He o konu Liu sana anlatmadı mı

Jeff bunu duyunca gine o korkunç bakıştan attı ve sert bi şekilde Hayır dedi.

Ben: Şey Eva Randy'nin annesi ve müdürde nasıl Liuyu okuldan attırabililer onu konuşuyorlardı.

Jeff: Tamam anladım.

Ben papatya çayını biz sohbet ederken bitirmiştim bile anında uykum geldi ama dayanmaya çalıştım

Jeff: biraz daha çay istermisin?

Ben: ha *esner* Sağol kalsın

Jeff: Tamam ben lavaboyu kullanıp geliyorum. Bu arada lavabo nerde ?

Ben: Merdivenleri çık kapısında Creepy Pasta posterli bi kapı görüceksin onun solunda. Ve sakın posterli kapıdan içeri girme bunun bedelini ağır ödersin.

Jeff: Tamam bana güvenebilirsin.

Ben: Umarım

Ama Jeff gidip gelene kadar çoktan uyumuştum zaten. Uyandığınımda odamdaydım. Aman ne güzel camış gibi uyuyan ben prensesler gibi odama taşınmıştım. Kafamı yastığa gömüp hazırlanmaya başladım. Dün Jeffin dediğine göre bu cuma doğum günüymüş bu gün perşembe olduğuna göre akşam hediyeciye uğramam gerekicekti. Parti yapmayacaklarını söyledi ama olsun ben gine de alıyım. Okula gittiğimde ilk dersimiz resimdi ve bilin bakalım Victoria'ya bi daha kıyafetlerimi parçalayabilecek mi ?

🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪🔪

Ve gelelim 6. Bölümün sonuna bugün bölüm biraz geç geldiği için fazla yazayım dedim. Bu arada karakterlerin neye benzediğini görmek istiyorsanız önceki bölüme bakın. Yorumlarınızı ve Oylarınızı bekliyorum 7. Bölümde görüşürüz.
♥💙♥

Katilime aşık olmadan önceki hayatım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin