Yorgunluktan depoya kendimi attığım gibi uyumuşum. Dükkana adımımı atmamla şok geçirdim. •La bu ne ya ben depoya giderken kimse yoktu. Ya şimdi yer kalmadığı için paket alıp giden bile var çüş•
Şaşkınlıktan açık kalan ağızımı elimle kapattım ve hiç birşey yokmuş gibi müşterilerileri hoşgeldiniz diyerek yavaş yavaş Sanem ve Defnenin yanına kaçtım.'Hah! Ece iyi dinlendin mi?'
*Dinlendim dinlemesine de ben yokken siz birşey mi yaptınız ne bu kalabalık?*
"Yok valla gelen senin yemeğine geldi. Sanem oradan bir porsiyon çikolata topu daha."
Gün sonunda kızlarla bir masaya geçtik ve günün hasılatını saydık. Sonuç olarak mahalledemizdeki dükkanlardan bile fazla kazandık. Defne yerleri Sanem de masaları sildi bana da haliyle bulaşıklar kaldı. Aramızda kararlaştırdık o paradan sadece bir kısmıyla yorgun olduğumuzdan dolayı yemek yedik kalanı dükkanın kasasına kilitledik.
Günler geçtikçe müşterilerimiz arttı hatta bir tur rehberi dostumuz oldu arada bir dükkana gezdirdiği kafileyi getiriyor o da bize yardımcı oluyor. Sanem ve Defne iş arkadaşlarını geriyordu. Tek başıma dükkana yetemediğim için Roma'yı gezerken tanıştığım iki kimsesiz çocuk vardı onlar da ayanımda çalışıyor ders saatleri gelince okula gidiyorlar.
Taa ki o malūm güne kadar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇiRKiNE
Spiritual[Bu kitap hayatımı ve hayallerimi kapsamaktadır. Hayatımın son zamanlarından kesitler alıp başıyla karıştırıp kabul etmediğim teklifi kabul ettiğimi hayal edip ortasını anlattığım hayat serüvenimin garip bir karmaşıklığı. Tabi en feci olanları yazma...