medyanın güzelliği kalp ben
bu arada kapağı değiştirdim
nasıl olmuş?
-----------------------------------------------------------
billie eilish - six feet under
|< || >\
-----------------------------------------------------------
***-Shawn-
Birden kollarımın arasına yığılan bu bedenle ne yapacağımı bilemez durumdaydım, sadece onu kendime yaslayabilmiş ve endişeyle yüzüne bakıp ismini mırıldanabilmiştim.
Bir elimi yanağına koyup tekrar mırıldandım. "Liora?"
Liora'yı kucağıma alarak okul kapısından bahçeye çıktım. Bulduğum ilk banka Liora'yı oturttum. Önünde hafif çömelip yüzüne bakarken kalbimde inanılmaz bir acı vardı. Bir şeyler batıyor gibiydi.
Uyanması için hafif sarsarken onu daha detaylıca inceleme fırsatım oldu. Yorgun ve bitkin duruyordu. Fakat bunlara rağmen çok güzeldi. Titrek bir nefes aldığım sırada başımda birinin durduğunu hissettim. Arkama dönüp baktığımda bunun Alyssa olduğunu görmüştüm.
Ona olan nefretimi ikinci plana atıp, elindeki suya bakarak konuştum. "Suyunu versene."
Alyssa ise, yalnızca Liora'nın yüzünde duran ellerime dik dik bakmakla yetinmişti.
Sesimi yükselttim. "Alyssa!"
Sıçrayıp gözlerini bana çevirdi, suyu işaret ettiğimde şişeyi bana uzatıp gitmişti. Elimdeki şişenin kapağını açıp elime biraz su döktüm ve Liora'nın yanaklarını ovuşturmaya başladım.
Gözleri ağır ağır, yarım açılır gibi olduğunda suratımı onunkinin dibine yaklaştırdım.
"Liora? İyi misin?"
Bir şey söyleyememişti. Şuan daha çok neler olduğunu idrak etmeye çalışıyor gibiydi.
Bir elini yüzünü avuçlayan elimin bileğine sargığında ürperdiğimi hissetmiştim. Liora'nın gözlerine bakmaya devam ettim.
Liora gözlerini kırpıştırdı. Sessiz ses tonuyla. "İyiyim."diyebilmişti.
"Eve gitmek ister misin? Biraz dinlenmeye ihtiyacın var. Yüzün bembeyaz olmuş."
Liora yutkundu. Yine aynı kısık ses tonuyla "Bu gerçekten iyi olur."
Liora bileğimde ki elini çekti. Ben de ellerimi onun suratından çektim.
"Arabaya kadar yürüyebilir misin?"
Liora başını olumlu anlamda salladı. Ayağa zorda olsa kalkabilmişti. Hafif sendelediğinde onu tuttum. Yürüyemeceğini anlamıştım.
"Liora bu böyle olmayacak. Bir dakika."
Ardından o küçük bedeni kucağıma aldım. Arabaya kadar taşıyacaktım. Liora ilk önce buna şaşırsa da daha sonra ellerini boynuma sardı, başını göğsüme gömdü.
Arabanın önüne geldiğimde Liora'yı yere indirdim tek kolumla onu tutarken bir yandan da kapıyı açmıştım. Liora'nın başı ise hala göğsümdeydi. Yüzüne baktığımda uyuduğunu farkettim. Bu hali küçük bir bebekten farksızdı. Yavaşça onu arabanın ön koltuğuna koydum. Hafifçe hareket edip burnunun ucunu kaşıdı. Gülümsedim. Kapıyı kapatıp şoför tarafına geçtim. Arabayı çalıştırdığımda Liora'da gözlerini açmış elleriyle gözlerini ovuşturuyordu.
"Shawn."dedi. Sesi biraz daha iyi çıkıyordu eskiye göre.
"Efendim? Biraz daha iyi misin?"
"Evet iyiyim teşekkür ederim. Fakat yanımda evimin anahtarı yok Mia'da kaldı."dedi biraz mahzupça.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmeyen | Shawn Mendes
Short Story"Hadi pes atalım" dedi Matthew. Hemen karşı çıktım. "Hayır olmaz." diye bağırdım. "Daha önemli işlerimiz var. Pesi sonra da atarız." Hepsi bana anlamayan gözlerle bakıyorlardı. Bu nedenle açıklama yapmam gerekiyordu. "Bilinmeyeni bulacağız."