-2-

3 1 0
                                    

-medya Ecem-



  Kız ikide bir kafasını çevirip arka sıraya bize bakıyordu. Çok tuhaftı. Sürekli eli ayağına dolaşıyor heyecanlanıyordu. Hatta bazen eli bile titriyordu. Teneffüste ilk işimiz belli olmuştu anlayacağınız. Dersin bitimine son on dakika kalmıştı. Normalden notlarını güzel tutan bir öğrenciyimdir. Ancak şu kızın hareketlerine bakmaktan yarım sayfadan az not tutmuştum. Kız yine bize bakıyordu. Benim tersleyici bakışlarım üzerine hemen önüne döndü. Ardından küçük bir kağıda birşeyler yazmaya başladı. Yazdığı kağıdı buruşturarak hırkasının cebine attı. Şuan emindim. Emindik. Bu kızda kesinnn birşeyler var. Hem sizcede garip değil mi? Okulların kapanmasına bu haftayı saymazsak bir hafta var ve kız okula yeni geliyor. Fikirlerimi Eda'yla paylaştım. Oda aynısını düşünüyordu. Derken konuşmamızı biyoloji hocası böldü. Sinir oluyorum şu hocaya:

-Evet çocuklar dersin bitmesine 7 dk var. Size bir duyuruda bulunmak istiyorum. Özellikle yeni kız. Doğa mıydı?

-E-eevet hocam. Ben Doğa!

Resmen kekeledi. Allah'ım neler oluyor ya?!

-Sen niye okulların kapanmasına, yani kış tatiline girmesine bir hafta kala okul değiştirmiştin? Ve nereden geldin?

-Şş-şey hocam. Babamın tayini çı-çıktı. Bizde acil buraya gelmek zorunda kaldık. Hem bu okul e-eski okulumdan daha iyiymiş. Onun için. Eğer bi sıkıntı olmazsa babamın nereye tayini çıkarsa çıksın ben buradayım. Bu arada ben Konya'dan geliyorum. Tıp Fakültesinden.

-Tamam oturabilirsin. Duyuruya geçelim. Bi çoğunuz duymuşsunuzdur. Haftaya pazartesi günü sabah deneme sınavı var. Yani 1. dönemin son deneme sınavı. Bu deneme sınavını kazanarak okulda ilk 10'a giren öğrencileri okulumuz hafta boyu kampa götürecektir. Şimdiden iyi şanslar diliyorum.... Zil çaldı çocuklar çıkabilirsiniz.

-Hoca sınıftan çıktığı gibi kızın yanına kelimenin tam anlamıyla uçtuk. Kız yine kekeledi.

-N-nnabıyorsunuz?

-Asıl sen nabıyorsun? Ne çeviriyorsun daha geldiğin ilk dakikadan..? Hayırdır?

-Bisey çevirdiğim yok. Ne saçmalıyorsunuz? Ayrıca ben sizi tanımıyorum bile!

-Niye tuhaf tuhaf hareket ediyon derste? Bak kızım burdan çıkış yok! Anladın mı? Sen bülbül gibi ötene kadar buradayız. Yok yani kaçarın kurtuluşun yokkk!!!

- Bakın benden ne istiyorsunuz hiç bir fikrim yok. Ama şuan acelem var. Bi arkadaşıma bişey vermem lazım. Acil! Lütfen önümden çekilin. Ve şunuda unutmayın. Ben size birşey yapmadım!

Kızın son söyledikleri beynimde yankılanıyordu. Ben size birşey yapmadım. Bu ne demekti? Neyi ima ediyordu? Biz ona saçma sapan tavırlarının nedenini sormuştuk sadece. O ise açıklama yapmıştı. Ben size birşey yapmadım demişti. Ben size birşey yapmadım.

  Eda'nın kulağına yaklaşarak, Seda'nın duyamayacağı sessizlikte "takip edelim!" dedim. Bu kızın üstüne bu kadar düşersek şüphelendiğimizi anlayacak ve hareketlerini düzeltecek tedbirli olacaktı. Bizimde işimiz zorlaşacaktı.

     Eda da benimle aynı düşünmüş olmalı ki tamam diye cevap verdi aynı sessizlikte. Kızı rahat bırakacaktık.

- Ya madem en başından söylesene! Bizde meraklandık sen öyle tuhaf bakıp hareket edince. Başımıza böyle insanlar yüzünden iş gelmişti de. Kusura bakma! Senin vaktini aldık. Hadi şimdi gidebilirsin. Tekrardan özür dileriz.

-Yok önemli değil. Aslında ben sizi birine benzettim de. Hemde aşırı derecede.

   Eda'nın ikna edici konuşmasının ardından kız beni göstererek birine benzettiğini söyledi. Ecem'e benzetiyordur kime benzetcek!

- Kız kardeşim var. İkizim Ecem. Yan sınıfta. O olabilir mi?

-Evet evet aynıydı. Sana çok benziyordu. Olabilir yani. Ve muhtemelen oyduda. Neyse dediğim gibi acelem var şimdi gitmeliyim. Görüşürüz!

-Görüşeceğiz!

Dedim sessiz bir şekilde! Kız koridorun sonuna gelince bizde ilerlemeye başladık. Bahçeye çıkıyordu. Aynısını yapıp takip ettik. Çıkış kapısına yöneldi birden. Sürekli etrafı kontrol ediyor kendini saklıyordu. Sonra şans bizden yana döndü tuhaf bir şekilde. Ve kız elini cebinden çıkartınca o buruşturduğu kâğıtta yere düştü kız güvenliğin yanına gitti. Eda'ya peşinden gitmesini söyledim. Oda gitti. Bende yerden kağıdı aldım ve dikkat çekmeden cebime attım. Kızın güvenlikle konuşurken fotoğrafını çektim. Böylelikle neyle karşı karşıya kalırsak kalalım, elimizde işimize yarayacak deliller bulunacaktı. Kağıdı okumak için sabırsızlanıyordum. Eda'nın yanına doğru ilerlerken birşey farkettim. Seda... Yeni kız... Yeni... Yeni... Güvenliğe birşey veriyordu. Güvenlikte onu dikkatle dinleyip her dediğine başını sallıyordu. Bu güvenliğe verdiği şey, ne bir paraydı, ne de ona benzer birşey. İş gittikçe garip bir hal almaya başlıyordu... Sıkılmıştım... Daha ilk günden ilk saatten... Eda hızla yanıma geldi tam ben onun yanına gidecekken. Aşırı endişeli gözüküyordu. Eda'yla birlikte kantine çıktık. Ve başlattı anlatmaya;

- Bu kız katil! Plan dedi! Ne düşünüyorsun dedi! Yerler mi dedi! Eldiven lazım dedi! Kör noktaları ayarla dedi!

-Eda sakin!







Veee bölüm sonu. Nasıldı bölüm sizce? Yazarken heyecanlandım resmen! Aklımda çok güzel hikayeler var okumaya devam! Bu arada emeğe saygıdan aşağıdaki o küçük yıldıza basarsanız sevinirim. Şikayet, beğeni ve önerilerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın! Hepinizi çok seviyorum! İyi okumalar!

İKİZİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin