Sonsuzluğum Ol

27

*Şeyda*
Başak uyuduktan sonra Hande ve ben de markete gidip ev için malzeme aldık. Eve girdiğimizde Başak'ın elinde bira vardı ve onu kafaya dikiyordu, sehpanın üstünde 2 boş bira şişesi daha vardı. Başak daha önceden hiç içki içmemişti bu ilk ve son olucaktı. Üçüncü Bira şişesinide bitirip sehpaya koydu. Biraları biz evde yokken marketten sipariş etmiş olmalıydı, sonra eline Enes'le olan fotoğraftlarını aldı ve bakıp ağladı biz ise kenarda sessizce onu izliyorduk. Başak tam Enes'le olan fotoğrafları yırtıyordu ki son anda koşup elinden aldım.

B:"Ne yapıyon lan sen puşt!!"
Ş:"Başak sarhoş olmasan kafanı duvara sürterdim ama dua et sarhoşsun!"
H:"Off Başak leş gibi içki kokuyorsun!"
B:"Sana ne lan hizmetçi kılıklı eski kaşar!!"
H:"Başak kendine gel arkadaşın var senin karşında Hande ben hatırladın mı?"
B:"Hamde kim ya!"
Ş:"Başak ya bize böyle hakaret etmeye devam edersen.. Enes'i ararım!!"
B:"Ara gelsin yüzüne tükereyim o namussuz şerefsiz haysiyetsiz puştun!!"
H:"Sen o sövdüğün adama aşıksın!"
B:"Depilim!"
H:"Yalan söyleme Başak sen hep bana gelecek hayallerinden bahsederdin ve bu hayallerin en başında. Enes'le evlendiğin mutlu bir yuvan olduğunu, bir kız bir erkek 2 tane çocuğunuz olduğunu hayal ettiğini söylerdin. Her gün, her saat, her dakika, her saniye ve her salise. Ona aşık olduğunu söylerdin. Bir günde silemezsin onu. Onun açıklamasını bile dinlemedin daha!!"
B:"Gidim basımdam! Uyamak iştiyam bem!"
Ş:"Baturay ve Enes'i aradım geliyorlar Allah'tan Enes sarhoş değilmiş!"
H:"Gelsin bakalım bir de olayı ondan dinleyelim!"

Yarım saat sonra Enes ve Baturay geldi Hande onları karşıladı ve içeri davet etti. Girince Enes hemen koltukta sızmış olan Başak'ın yanına koşuyordu ki onu durdurdum!

Ş:"Geri bas!!"
E:"Şeyda 2 gündür görmüyorum onu izin ver bir kez sarılayım uyurken!"
H:"Olmaz! Asla olmaz! Suçsuz veya suçlu olduğun ortaya çıkana dek olmaz!!"
BA:"Kızlar abartmayın adam sevdiği kız-"
H:"Sevdiği için mi aldattı Baturay, sen beni seviyorsun. Yani sen de mi aldatıcaksın beni, sonuçta seviyorsun. Başak uyanık olsa evin yanından bile geçirmezdi onu dua etsin sızdı koltukta!!"
Ş:"O yüzden ona sarılmaz,  dokunamaz, elimizde olsa görmesine bile engel olurduk ama, dua etsin acıdık ona!"
E:"Bu acımış halinizse acımamış halinizden korkuyorum!!"
H:"Kork bence de!"
BA:"Hande abartıyorsun!"
H:"Abartmıyorum!! SİZ BENİM ARKADAŞIM NE KADAR AĞLADI BİLİYOR MUSUNUZ!!? ŞU BİRALARIN HEPSİNİ O İÇTİ!!"
E:"Başak içki içmez ki!"
Ş:"İçti işte!!"
H:"Nasıl canını yaktıysan artık! Sen düşün!"
E:"Ben, izin verin anlatayım her şeyi!"
Ş:"Dinliyo-"
H:"Ruz!"
BA:"Aynen kardeşim anlat artık, ağlamadan. Hıçkırmadan!"

*Başak*
Uyandığımda karşımda. Enes'i, Baturay, Hande ve Şeyda oturuyordu. Başımın ağrısını umarsamadım tam yerimde doğruluyordum ki Enes konuşmaya başladı o konuşumca onu dinledim sesini bile özlemiştim. Sonra  beni geren o cümleleri dinlemeye başladım.
E:"O gün Su ile lunaparka gittik, bunu zaten Başak'ta biliyordu. Gezdik tozduk eğlendik sonra Su birden beni öptü ben onu hemen ittim. Sonra Su bana aşık olduğunu ne kadar sevdiğini içeren saçma şeyler anlattı, ben de o cümleleri kaldıramadım ve Su'ya gitmesini söyledim. İşte o gün Şeyda'nın geldiği gündü bu yüzden bana ulaşamamıştı Başak, kafamı toplamak için uzaklaştım biraz. Sonrasını biliyorsunuz zaten!"
Ş:"O gün Su'yun evine gittin mi? Akşam Başak seni kovduktan sonra!'
E:"Evet ilk oraya gittim fotoğraftları sordum ama o, SESSİZ KALDI SADECE SUSTU! Ben de sinirlenip evini dağıttım, o ise sadece 'Seni seviyorum' dedi. Ben de çıktım sahile indim sonra Baturay geldi, öyle işte!"
H:"Peki fotoğraflar?"
E:"En ufak bir fikrim yok! Ama onu da araştırıyorum. Lunaparka gidicem yarın kameralardan kim olduğunu bulucam. Bana onu öldürmem için yalvarıcak, ama öldürmeyeceğim. Süründürücem o iti, sonra da ona fotoğrafları çektiren kişinin götüne sokucam kamerayı!!"
B:"ONUN BURADA NE İŞİ VAR!!"
Ş:"Başak sakin ol Enes her şeyi anlattı bize onun suçu yokmuş!"
B:"DUYDUM ŞEYDA AMA SORUN O DEĞİL Kİ! SORUN, ENES'İN BU OLAY YAŞANDIĞI ZAMAN BANA GELİP ANLATMAMASI. BENİM SİKİK BİR FOTOĞRAFT SAYESİNDE ÖĞRENMEM SORUN!! SİZ BUNU ANLAMIYORSUNUZ İŞTE! ŞİMDİ HEPİNİZ GİDİN! ŞEYDA VE HANDE SİZ DE! ONU EVİME ALMAYACAĞINIZA SÖZ VERMİŞTİNİZ! O YÜZDEN SİZ DE GİDİN HEMEN!!"
H:"Ama Başak bizim ne suçumuz var!"
B:"Sözünü tut saydın böyle olmazdı be Hande. En güvendiğim ilk insan Enes. Beni aldattı. İkinci insan kankalarım bana olan sözlerini tutmadılar! Sırada kim var Annem mi? He, daha kim kaldı sırtımdan vurmayan. Kim kaldı güveneceğim cevap versenize!! Niye susuyorsunuz şimdi. Hande, Şeyda ağlayacağınıza cevap verin bana ya cevap verin! Ya da konuşmayın konuştukça daha da küçülmenizi istemem! Defolun!!"

Onlar evden çıktıkları zaman 2 saate yakın süre ağladım sonra gidip yüzümü yıkadım. Öğrendiğime göre Hande, Baturay, Enes, Şeyda ve Burak kafa dağıtmak için sahilde ki
kafe/bar tarzı yere gidip kafa dağıtacaklarmış. Ben de oraya gidip onlara iyi olduğumu gösterecektim. Kafe/Bar 21:00'da açılacaktı şuan saat 19:38'di hemen gardolabıma koştum ve önünde durdum. İçinden Mavi dizimin 1.5 karış yukarısında olan  eteğimi ve beyaz bluzumu giydim. Hava sıcak olduğu için ceket almak istemedim. Saçımı su dalgası yaptım ve makyaj masama oturdum. Sade bir makyaj yaptım. Ruj olarak ise Golden Rose'un Matte lipstick 9 numaralı ruju sürdüm. (Başak'ım şu aralar en çok kullandığı rujun markası bu) Yanıma siyah el çantamı aldım içine cüzdanımı  telefonumu ve evimin anahtarını koydum ve artık hazırdım. Saate baktığımda 20:37'di hemen aşağı indim kapıyı kitledim ve bahçede uberimi beklemeye başladım 3 dakika sonra uberim geldi. Gideceğimiz yeri söyledim yolda aklıma Savaş geldi telefonumu çıkarttım ve onu aradım.

Savaş aranıyor...
SA:"Alo Başak!"
B:"Savaş naber!"
SA:"İyi sen!"
B:"Ben de iyi, ben sana şey diyecektim."
SA:"Ne diyecektin?"
B:"Benimle sahilde ki yeni açılan kafe/bar'a gelir misin?"
SA:"O-olur tabii!"
B:"Tamam o zaman 21:00'da orda ol görüşürüz!'
SA:"Görüşürüz!"

Enes'i kıskançlıktan delirtme vakti gelmişti hatta geçiyordu bile! Şimdi o korkmalıydı benden. 10 dakikalık yolculuğun ardından oraya varmıştım. İçeri geçtiğimde tek tük kişilerin olduğunu gördüm ve saate bakmak için telefonumu çıkattım saat 20:58'di erken gelmiştim hemen en kenarda denizi gören masaya oturdum. 5 dakika sonra Enes'ler de geldi beni gördüklerine şaşırsalarda belli etmediler, Enes'i görünce içimde ki tırtıllar kozalarından çıktı ve yine kelebeğe dönüştüler, Enes'in bakışlarını üstümde hissedebiliyordum. Bakışlarımı ona çevirdim ve göz göze geldik o sırıtırken ben kaşlarımı çatmış biçimde ona bakıyordum. Kapıda biri adımı seslenince Enes'ten bakışlarımı çektim ve bana doğru gelen Savaş'a döndüm. Enes, Savaş'ı görünce sinirden kaşları çatılmıştı.
B:"Geç kaldın!"
SA:"Özür dilerim pamuk prenses, trafik vardı!"
B:"Affedildiniz!"
SA:"Beni buraya Enes'i kıskandırmak için çağırmadın umarım!"
B:"Geleceklerini bilmiyordum bile bilsem buraya gelmezdim, benden sonra geldi onlar zaten. Neyse boşver biz eğlencemize bakalım!"

Biraz yalandan kim ölmüştü ki sonuçta.

SA:"Öyle olsun Pamuk Prenses!"
B:"Bana neden öyle diyorsun?"
SA:"Annemin en sevdiği hikaye Pamuk Prenses'ti. Hastayken bile onu anlatırdım ona o hikaye onu sakinleştirirdi! Sen de anneme benziyorsun o yüzden öyle dedim."

Savaş'ın yanına doğru gittim ve ellerimi boynuna doladım o da biraz durduktan  sonra ellerini belime sardı ve kafasını boynuma gömdü. Biraz öyle durduk bluzumda ıslaklık hissedince ağladığı anladım, benden ayrıldı ve yüzüme baktı mavi olan gözleri kızarınca değişik görünmüştü biraz yüzüme baktı. Sonra yeniden sarıldı ve tekrar kafasını boynuma gömdü bluzum ıslandıkça ağladığını anlayordum, biraz daha ağladıktan sonra kafasını kaldırmadan lavoboya gitti. Birinin hızla kolumdan tutup beni çekmesiyle kendime geldim, bu Enes'ti ve beni dışarı sürüklüyordu.

B:"Sen ne yaptığını sanıyorsun ya Ayı!! Pardon ayılara ayıp oldu! Sümüklü böcek beyinli!!"
E:"Sen!"

Sakinleşmek istermiş gibi gözlerini yumdu ve geri açtı açtığında gözlerinden ne kadar sinirli ve kırgın olduğu belli oluyordu.

B:"Ben ne!"
E:"BEN SANA DOKUNAMAZKEN O NASIL SARILABİLİYOR BAŞAK!!"
Bağırmasıyla beraber korkuyla sıçradım.
B:"Bana bağırma!"
E:"Cevap ver Karahan!"
B:"Sana açıklama yapmayacağım! Bırak beni şimdi!"
E:"Sen ne dersen de sonunda yine benim olacaksın Başak. Sen beni seviyorsun ben de seni! Sonunda yine birbirimizin olucaz!"
Enes bunları söyleyince dudaklarına doğru yaklaştım son anda dudaklarını es geçerek kulağını fısıldadım. Bu hareketimin onu heyecanlandırdığını biliyordum çünkü kalbinin sesini duyuyordum.
B:"Asla!"

Helööö ben gellldim! Nasıldı bölüm beğendiniz mi? Neyse uzatmiyim. Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın şu aralar okuma sayısı, yorumlar ve oylar iyice düştü.Bir sonra ki bölümlere görüşmek üzere. Hoşçakalın! Bye bye🙋
-Sizi seviyorum okurkuşlarım!