Sonsuzluğum Ol

17

*Başak*
Bugün eve geri dönüyordum. Dönmeye normalade pek niyetim yoktu ama annem çok ısrar etti. Galiba, hatta kesinlikle Enes'i özlemesem dönmezdim çünkü o benim nefes alış sebebimdi. Onun da beni özlemiş olduğunu biliyordum şimdi uçağa binecektim normalde Enes'le uçakta cam kenarına oturmak için kavga ederdik ama bugün kavga etmeme gerek yoktu ve ben tatildeyken daha doğrusu dağ evindeyken Enes saçını sarıya boyatmıştı ve Youtube'a daha çok ilgi göstermişti okulada öyle. Yani ben onun bazı şeyleri yapmasına engeldim galiba ben bunları düşünürken uçak çoktan havalanmıştı uçakta uyumayı sevdiğim için gözlerimi kapatım kendimi uykunun rahat kollarına bıraktım.

*Enes*
Başak bugün dönüyordu çok mutluydum onu havaalınında karşılamak istediğim için hemen giyindim ve kahvaltı ettim. Uçağın kaçta ineceğini bilmiyordum ama olsun ben onu bir ömürde olsa beklerdim. Çünkü o benim 'Dünyam' onsuz nefes almaya gerek görmüyordum. O yokken saçlarımı boyatmıştım kesin bana sarı civciv diyecekti artık. Ahh sarı civciv EBS ne harika. Hemen evden çıktım arabaya bindim ve 20 dakikalık yolculuğun ardından iç hatların önünde beklemeye başladım. 38 dakika bekledim ve sonunda Başak'ı gördüm hemen ayağa kalktım bir an bana doğru koştu valizini bıraktı ve dudaklarıma bir buse kondurdu sonrada sarıldı bana çok özlemiştim onu sanki 6 yıldır görmüyordum onu. O da özlemişti belliydi gözlerinden.
B:"Seni özlemişim Sungurtekin!"
E:"Ben daha çok özledim sensiz zaman geçmedi biliyorsun değil mi Karahan?!"
B:"Biliyorum sarı civcivim benim!"
E:"Sarı civciv ne Başak ya!"
B:"Seni sevdiğimi belli ediyorum işte Sungurtekin!"
E:"Sarıl bana!"
B:"Pardon?"
E:"Sarıl  bana Karahan özledim seni!"

Başak biraz durdu sonra sıkıca sarıldı bana bende onu belinden tutup döndürmeye başladım çok mutlu gözüküyordu dinlenmek iyi gelmişti ona rahatlamış gözüküyordu. Onu kucağımfan indirdim ve dudaklarımı dudaklarına bastırdım Başak şaşkınlığı üstünden atınca ellerini boynuma doladı... Biraz öyle kaldıktan sonra ayrıldık Başak yanaklatını saklıyordu çünkü her zaman olduğu gibi kızarmıştı. Onu utandırmak çok eğlenceliydi ve utanınca çok daha tatlı gözüküyordu benim güzel sevgilim. Başak'ı arabaya bindirdim ve önce onların evine gittik ama unuttuğumuz bir şey vardı bugün pazartesiydi ve Başak'ın babası evdeydi bunu unutmamız hiç iyi olmadı işte. Eve geldik Başak'ın kardeşi Ramazan kapıyı açtı ve bizi içeri davet etti girdik ve Başak'ın babası salondaydı Başak babasını görünce odadan beni itti ve kendi odasına götürdü.
E:"Başak beni odana mı atıyorsun!?"
B:"He Sungurtekin babam evdeyken seni eve atıyorum!"
E:"B-Baban mı?"
B:"Enes baban içeride ses çıkarma otur burada tamam mı babam seni yakalarsa topuklarımıza sıkar valla bak!"
E:"Ta-Tamam Başak sende hızlı ol Baturay bizi bekliyor odanı karıştırabilir miyim?"
B:"Tamam ama yatağımın yanındaki çekmecelere bakma lütfen özel hayata saygı kuralı geçerli o çekmeceler için!"
E:"Yoksa orada senin iç ça-"
B:"Enes sussana ya bakma oralara yeter tamam mı?"
E:"Tamam ya hadi hızlı!"

Başak odadan çıkınca etrafı karıştırmaya başladım ve en son gardolabına bakacaktım!

*Başak*
Enes'i odaya tıktıktan sonra dışarı çıktım yüzüme yapma bir gülümseme yerleştirdim ve salona girdim.
B:"Ev halkı biricik kızınız geldi sevinin hemen!"
AK:"Başak canım kızım!"
B:"Annişim!"
GK:"Başak'ım prenses kızım!" (Başak'ın babasının adını bilmiyorum salladım adını Gökhan yaptım!)
B:"Babacığım seni çok özledim yakışıklı kralım!"
AK:"Sen zaten anneni özleme hiç!"
B:"Anneciğim senide özledim tabi ki de!"
RK:"Abla neredesin sen ya!" (RK=Ramazan Karahan)
B:"Buradayım ramo geldim işte!"
RK:"Özledik seni ya!"
B:"Bende özledim ama Azra nerede!"
AK:"Samsun'da!"
B:"Nasıl Samsun'da!"
AK:"Sen yokken teyzen geldi Azra da onunla gitti!"
B:"Demek ablasını bırakıp gitti ha! Hıh kırıldım"
AK:"Seni kim aldı havaalanından?"
B:"Şeyy! Kendim geldim! Sürpriz işte!"
GK:"Bırakın benim melek kızımı!"
B:"Neyse biz yine görüşücez zaten aynı evde yaşıyoruz, ben biraz Handelere gidicem özlemiştir canım kankam, hadi ben kaçtım!"
AK:"Dur bende geçireyim seni kızım!"
B:"Yok! Yok yok! Yani gerek yok annem benim otur sen yorulma!"
AK:"Ne yorulucam kuzum hadi yüü yürü!"

Hemen salondan çıktım ve Enes'in yanına gittim anneme de odada işim olduğunu söyledim o yüzden gelmedi.

B:"Sevgilim!"
E:"Başak!"
B:"Ne oldu sevgilim kuzarnışsın sen!"
E:"Bunlar ne Başak çok kısa bu elbiseler!"
B:"Aaa Enes sen utanmıyor musun bir kızın dolabını karıştırmaya!"
E:"Karşı gelme sevgiline atalım bunları uzun elbise alırım ben  sana!"
B:"Enes Batur Sungurtekin hemen çık dışarı arabada bekle beni ben buralı toparlayıp geliyorum!"
E:"Tamam ama bu konuyu konuşacağız!"
B:"He he he!"

Enes odadan çıkınca hemen etrafı toparladım valizim dedikleri dolaba yerleştirdim sonra yazlık olan uzun bol beyaz bir elbise giydim elbise ince olduğu için sıcaklamıyacaktım, kahverengi sandaletlerimi giydim sade bir makyaj yaptım, saçımı düzleştirdim, büyük bir şapka taktım gözlüklerimi de alıp evden çıktım. Arabaya gelince Enes'e baktım ve yürüyelim işareti yaptım o da arabadan indi kilitledi ve elimi tuttu yürümeye başladık. Böyle giyinmemin nedeni Hande'nin sahildeki evinde düzenlediği Baturay'ın sürpriz doğum günü için oraya gidecektik ama ben önce hediye almalıydım Enes, Baturay'a çok istediği kulaklıklardan aldı bende bir saat aldım Hande'nin doğum günü değildi ama ona da üzerinde 'Baturay' yazan bir kolye madalyon aldım içi açılınca fotoğraftları vardı. Çok güzeldi hemen ödeyip çıktık ve bir taksi çevirdik. Bindik 20 dakika sonra evin önüne gelmiştik hemen içeri girdik parti daha başlamamıştı. Hande beni görünce koşarak yanıma geldi harika görünüyordu mini bol bir beyaz elbise altına sandalet giymişti saçını dağınık topuz yapmıştı ve yokluğumda siyah olan saçlarının uç kısımlarını gri yapmıştı ve gayet yakışmıştı bu model ona. Yanıma gelince sarıldık ve sohbet ettik yarım saat sonra Hande, Baturayla birlikte içeri girdi Baturay'ın gözleri bağlıydı birden gözünü açtı Hande ve herkes 'SÜRPRİZ' diye bağırdı. Baturay şok olmuştu Hande'yr döndü ve 'Seni seviyorum sevgilim' dedi sonra Hande'yi kendine çekti ve dudakları artık birbirine değiyordu Hande biraz öyle kaldıktan sonra geri çekildi o sırada herkes 'Ooooo' diye bağırıyordu. En sonunda herkes susunca Baturay herkesle kucaklaştı. Bizim yanımız geldi ve banada sarıldı. Bende ona 'İyi ki doğdun be Baturay' dedim. O da teşekkür etti ve Enes'e döndü, Enes keyifsiz gözüküyordu. Baturay önce sarıldı sonra 'Ne oldu be kanka!?" dedi. Enes sağ tarafta boş boş bizebakan kızı işret etti 'Ne işi var burada?!" dedi Baturay hızla Hande'ye döndü.
BA:"Burada ne işi var Hande!?" dedi sinirle
H:"Sevgilim eski bir arkadaşınız olduğunu söyledi!"
BA:"Eski arkadaş ha!"
B:"Kim o Baturay!"
BA:"Dur bi' Başak ya!"
B:"Ne demek dur ya sevgilim haline bak ölü gibi nasıl durayım!"
H:"Başak canım gel sakin sakin oturalım!"
E:"Başak gel hayatım!" koşarak Enes'in yanına gittim ve sarıldım.
B:"Senin için endişelendim sevgilim!"
E:"Biliyorum sevgilim!"
B:"Kim o kız Enes, seni neden bu kadar üzdü seni ya!?"
E:"Arzu, adı Arzu!"
B:"Neden üzü-"
E:"Daha fazla soru yok bugün sevgilim sarıl bana, huzuru çek içine, aşkı, mutluluğu, sana olan aşkımı hisset istiyorum şuan!"
B:"Hissediyorum!" dedim gülerek...

Evet... Bu bölüm de bu kadar olsun bakalım... Çok güzel bir bölümdü hatta en mükemmel bölümdü diyebilirim galiba! Oylamayı ve yorum yapmayıda unutmayın lütfen canlarım! Sizi seviyorum! Hoşçakalın!