8.BÖLÜM

52 3 0
                                    

Herkese selaaamm:) Biliyorum uzun süredir ara verdim belki  hikayeyi unuttunuz ya da unutmadıysanız bile umudunuzu kestiniz ,kütüphanenin en derinliklerin de kaldı...Unuttuysanız  bu bölümü daha iyi anlamanız adına sizden 7 bölümü tekrar okumanızı rica ediyorum...Umarım bu bildirim yüzünüzü güldürmüştür..Bana kızgınsınız ama üniversite sınavıydı,kurstu,dershaneydi,performansıydı,sınavıydı,sorumluluklardı derken elim erişmedi...Neyse ki üniversite sınavını atlattım karşınızdayım:) Açıkçası okul dışında birde içimden bir süre  yazmak gelmedi bende isteksiz yazmak istemedim.Derken bir bakmışım 2 yıl geçmiş..İnanamıyorum daha dün gibi..Bu arada içimden geldikçe buralara yine dönerim hobi olarak seviyorum yazmayı ,zorunluluk haline gelince zevki kalmıyor...O yüzden arada bildirim gelecektir yeni bölüm geldi diye bilginiz olsun:) Buraları ,bölüm yazmayı özlemişim yahu...Kalemim paslanmış olabilir o yüzden şimdiden sorry..:) Neyse çok uzattım size iyi okumalar...

YAMAN

Karşımdaki duran konak bana eski bir şeyleri hatırlatıyordu...Hani sanki o kelimeyi bilirsiniz dilinizin ucundadır da bir türlü çıkaramıyormuşsunuz gibi olur ya benim de şuan bu ev bilinçaltımın derinliklerinde bir şeyi çağrıştırıyor,bir şeyler hatırlatmak istiyor gibiydi.Buraya gelme amacımı 'elimdeki çizdiğim Mira'nın projesini' görmemle kafamdaki çıkaramadığım düşüncelerin orada kalması belki de daha doğruydu.Kafamı sallayıp kendime geldim ve karşımda duran heybetli konağın ziline bastım.Aklımda tek bir şey vardı ; sabah ki onca sakarlığım ve aptallığım sayesinde mahvettiğim  Mira'nın ,projesini çizdiğimi gördüğünde ne tepki verecekti?

MİRA

Haftalardır üzerine uğraştığım projeye canım(!) Yaman sabah kahve döktüğü için tekrar çizmek zorunda kalmıştım.Evde pembe tek boynuzlu atlı pijamalarımı ve pembe pofuduk terliklerimi giymiş ,saçlarımı da en tepeden toplayıp klasik bir ev topuzu yapmıştım. Sabahtan beri elime kağıt alıyordum tam başlıyordum ama istediğim eski çizim gibi olmuyordu işte! Her olmayan kağıdı sinirle buruşturup yere atıyordum.''Evet yine olmadı sende git ! '' Ve bir kağıt daha yere attım.Sinirle kafamı kaldırıp tavana baktım, 'derin derin nefes al Mira sakin ol' desem de kafamın içinde sanki boğalar güreşiyordu kendime hakim olamıyordum...2 günüm vardı ve elimde şuan çizimi bırak tek bir çizgi bile yoktu..'Çok sağol Yaman ya' diye içimden bildiğim bütün küfürleri saydım.Çalışma masamdan kalktım ve tahmin ettiğiniz gibi ayaklarımı mutfağa sürükledim.Sinirimi ancak serotin hormonu azaltabilirdi...Dolaptan bir kalıp antep fıstıklı çikolata çıkardım ve ısırmaya başladım.Bir ısırık daha alacakken bu eşsiz anı çalan kapı zili bozdu şuan daha da sinirliydim ! Koşar adımla kapıya yöneldim ve hışımla kapıyı açtım.

''Size bugün çöpüm yok beni rahatsız etmeyin diye kaç kere söyleyeceğim'' diye yüzüne bakmadan açtığım kapıyı, suratına kapatacakken kapının önünde duran kişiyi görmemle gözlerim fal taşı gibi açıldı...KARŞIMDA YAMAN VARDI!  Ve beni bu halde görmüş olamazdı değil mi?

YAMAN

Kapı aralandığında karşımda pembe tek boynuzlu at pijamalı,saçını ev topuzu yapmış,ağzının kenarlarına çikolata olmuş Mira'yı görmeyi beklemiyordum...Açıkçası dışarıda onu böyle görmediğim için şaşkındım onun da Yüz ifadesine bakılırsa o da beni gördüğüne şaşırmıştı...Bu haliyle bile o kadar masum ve tatlıydı ki...Sarışın olduğu için pembeler onu daha da açmıştı ve kızaran yanaklarıyla pijaması aynı tondu...İkimizde birbirimize bakakalmıştık ikimizden de ses çıkmıyordu.O çizgi filmlerde herkes sessizken çevreden çıkan cırcır böceği efekti verilseydi harika olurdu şuan ki halimiz tam da öyleydi..Sessizliği bozup

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 17, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AŞK TESADÜFLERİ SEVERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin