Yorgunluktan pestilim çıkmış bir şekilde yere yattım. Su şişemin nerede olduğuna bakıp bana çok uzak olduğuna karar verince yatmaya devam ettim. Dans pratik odasının tavanına bakmaya devam ederken aklım Yankı'daydı.
Hala bizi bırakacağını söylediğine inanamıyordum. Onu söylerken gerçekten öyle düşündüğü için söylememiş olabilirdi ama bunun o kadar kolay bir şekilde dile getirmesi..Hatta çekip gitmesi..
Yaklaşık 6 saatir telefonu kapalıydı ve hiçbirimiz ona ulaşamıyorduk. Bende kafamı dağıtmak için buraya gelip , dans ederken yeni kareografiler üretmeye çalışıyordum.
Yattığım yerden kalkıp bir kaç esneme ve ısınma hareketi yaptım , belim çok ağrımıştı.
Müzik çalardan bir parça açtım. Uzun zaman önce yapmış olduğum bir kareografiydi. Yere oturup başlamak için doğru yerin gelmesini bekledim. Çok seksi ve enerjisi yüksek bir danstı.
Kafamdaki siyah şapkanın altındaki siyah saçlarım terden ıslanmış , üstümdeki siyah yarım atlet ve taytım bedenime yapışmıştı.
Şarkı yavaş yavaş hızlanırken bende hareketlerimi hızlandırdım. İşte en sevdiğim yere gelmiştim!
Ayaktayken yere uzandım. Tek ayağımı havaya kaldırıp diğer dizimi büktüm. Kalçamı havaya kaldırıp belimi hareketlendirdim. Sağ elim başımdayken sol elim bacağımdaydı ve nefes nefese kalmıştım. Şu yattığım yerin ne kadar rahat olduğunu düşünürken üzülerek ayağa kalkıp dansa devam ettim. Gözüm aynadaki kendimdeydi ama aklım için aynı şeyi söyleyemezdim.
Gözüm aynadan arkamda bir yere takıldı. Donup kaldım. Müzik devam ediyordu ama ben aynadaki Uğur'a bakıyordum.
Sahiden onun burda ne işi vardı?
Tek omzunu duvara dayamış , kollarını göğüsünde birleştirmiş , yüzündeki sırıtmayla beni izliyordu.
Sonunda şoktan çıkabildiğimde yavaşta arkama döndüm. O da doğrulup ellerini pantalonunun cebine koydu. Müzik çaların yanına gidip onu kapattım ve tekrar Uğur'a döndüm.
''Sen..burda ne yapıyorsun?''
Omuz silkip bir adım attı. ''Bana kahve borcu olan birinden borcumu istemeye gelmiştim aslında..Ama baktım o çok meşgul bende rahatsız etmiyim dedim. İyi demiş miyim?''
''Ne zamandır ordasın?'' Bana doğru yürüyüp önümde durdu. Düşündüğünü belli eden mırıltılar çıkardı.
''Bilmem..Geldiğimde çok yorgun görünüyordun ama dans etmeyi bırakmadın. Bende nereye kadar dayanabileceğini merak ettim.''
Onu dinlerken sandalyenin üzerindeki havluyu aldım. Şapkamı çıkartıp saçlarımı kurulamaya başladım.
''Bugün pek havamda değilim. Başka bir zaman s-''
''Hayır! Bu sefer ertelemek yok. 2 saattir dans ediyorsun 5 dakikanı da bana ayırabilirsin bence. Hem içimden bir ses konuşmaya ihtiyacın olduğunu söylüyor.''
''Off!! Havamda değilim diyorum anlamıyor musun? Gelemem ben eve gidip uyuyacağım uğraşamam seninle.''
Havluyu bir köşeye atıp duş almak için kabinlerin olduğu yere yöneldim.
''Ya kızım , bir dur.'' Kolumdan tuttu. Gözlerimi devirip ona döndüm. Dolan gözlerimi görünce kaşlarını çattı.
Evet aklıma Yankı gelmişti. Ama o bunu bilmediği için kolumu çok sıktığını düşünmüş olacak ki elini çekti. ''Ben..Üzgünüm. Kolunu sıkmak isteme-''
