Herkese merhaba yeniden..
Üzgünüm fazlasıyla geciktim ama psikolojim berbat durumda ve kendimi bir türlü toparlayamıyorum..
Üzerimde siyah pantolon ve tae'nin sweettshirt-h 'ü vardı. Hava kararmak üzereydi. İçimden "ah tanrım zaman nasıl çabuk geçti?!"diye geçirirken içeri taehyung girdi. Ve
Tae:acıkmadın mı?
Utanıp önüme bakarak
Yeon doo: ş-şey olabilir.
Yanıma yaklaştı,eliyle çenemi haififçe kaldırarak
Tae: yeon doo. Neden utanıyorsun benden?
Yeon doo:taehyung..! Hala aklım almıyor..yani biz senle?.
Hafif bir kahkaha atarak
Tae:ah yeon do!. Bundan sonra aklında bulunsun o zaman 'BİZ SEVGİLİYİZ' tamam mı?
Başımı onaylar anlamında aşağı yukarı salladım. Elimi tutup odadan çıkardı. Mutfağa gidip önceden hazır alıp beklettiği bi kaç yemeği ısıtıp yedikten sonra masayı toparladım. Saat akşam 08.17'yi gösteriyordu. Salona geçip oturduk,tv'yi açıp öylece oturduk. Bi süre sonra tae boğazını temizledi ve bana baktı
Tae:yanıma gelip otursan?
Hayır diyemeden kalkıp yanına sokuldum. Bi süre sonra esnememle başım tae'nin omuzuna düştü. Gözlerimi kapayıp o anı beklemeyi tercih ettim. Tae'nin ellerini saçlarımda hissetmek içimi huzur dolduruyordu. Omuzundan başımı kaldırıp.
Yeon doo: hadi sen uyu taetae'm. Dinlenmen gerekiyor.
Tae: pekala. Hadi sen benim yatağıma git.
Yeon doo:olmaazz!. Sen git,ben burda uyurum.
Ayağa kalkıp beni kucaklamasıyla şaşkına döndüm. Yukarı kata götürüp kendi yatağına uzandırdı. Fazla itiraz etmenin bir anlamı olmayacağı için iyi geceler dileyip yatağa çekildim. Kapıyı kapattıktan sonra bütün olanlar zihnimden bir bir filtrelenmiş gibi geçmeye başladı. Takıldığım bir nokta vardı ki "jimin,uzun zamandır yok." Acaba ne yapıyor diye düşünürken uykuya dalmıştım.
------------------------_--------------------------
Sabahın ilk saatlerinde uyandım. Kollarımın ve bacaklarımın yara izleri,canımı yaksada yavaş yvaş
Kalkıp yüzümü yıkadım. Komidin üzerindeki telefpnumu alıp, Salona inip tae'ye bakındım. Uyuyordu..
Tıpkı bir meleğin uyuması gibi. Güneşin henüz serin ışığı o pembemsi dudaklarını parıl parıl parlatıyordu. Yanına yaklaşıp çöktüm,elini avucuma alıp öptüm. Kendimce konuşmaya başladım ağlayarak..
"Ben..
Neden mutluyken içim kan ağlıyor benim taetaem? Korkuyorum..çok korkuyorum"
Elini yanağıma koyup gözyaşımı silerek
Tae:korkma..ben yanındayım.
Ayağa kalkıp oturur pozisyona geçti. Gözümün önüne gelen saçlarımı kulağımın arkasına koyduktan sonra mükemmel bir tebessüm kondurdu o narin yüzüne. Günaydın öpücüğü verdikten sonra,sızlanarak kalkıp yüzünü yıkamaya gitti.
Koltuğa oturup ellerimi saçlarımın arasına daldırıp endişelice düşünmeye başladım. Sehpanın üzerinde duran tae'nin telefonuna mesaj gelmesiyle ellerimi çekip telefonu aldım. Bilinmeyen birinden mesaj gelmişti. "Arıyorum.." henüz bunun kim olduğunu düşünürken telefon çaldı. Bilinmeyen numara??
Açıp açmamak konusunda tereddüt ederken tae'nin sesini duyunca numarayı hemen kendi telefonuma kaydettim. Ve yanıma yaklaşan tae'ye telefonunu uzatıp
