always in my heart |l.s.|

i'll never leave you hazza

X Factor'ü kazanamamıştık ama bu benim için çok da büyük bir problem değildi.

Ruh eşimi bulmuştum, şöhreti bulamasam da olurdu.

Seni asla bırakmayacaktım Louis, kendi kendime söz vermiştim.

X Factor'ü kazanamamıştık ama Dünya'yı kazanmıştık.

Hayranlarımız bizi asla yalnız bırakmadı ve en tepeye taşıdılar.

Bazen keşke en tepede olmasaydık diyorum.

X Factor'ü kaybettiğimizi duyduğunda çok ağlamıştın Louis.

Keşke tüm acını alabilme yeteneğim olsaydı.

O güzel gözlerinden düşen her damla ölmek istememe neden olmuştu.

Sana sıkıca sarılıp "Her şey güzel olacak Lou." diye fısıldamıştım.

"Seni asla bırakmayacağım."

Ardından hemen eklemiştim "Y-yani grubu asla bırakmayacağım."

Seni sevdiğimi anladın diye ödüm kopmuştu.

Çünkü bana aşık olmayacağına çok emindim Louis, o yüzden bari arkadaş olarak yakınında durabileyim istedim.

Hafifçe gülümsemiştin.

'Tanrım' diye düşünmüştüm. 'Anladı işte. Artık arkadaş bile olamayacağız, benden uzaklaşacak.'

Sen belki görmemiştin ama hemencecik gözlerim dolmuştu Louis.

Seni kaybetme korkusu beni mahvediyordu.

"Ben de seni asla bırakmayacağım Hazza." diye fısıldadın.

İşte o an gözümden bir damla yaş düştü.

O an sana inanmıştım Louis. Ve beni asla bırakmayacağın düşüncesi beni dünyadaki en mutlu insan yapmıştı.

Belki ben çok aptaldım, belki de sen çok iyi bir yalancıydın.

Ama beni bırakmayacağına gerçekten inanmıştım.