you make me wanna live

1.4K 149 129
                                    

Artık bitmişti.

Bunu fark etmiştim Louis.

Artık gülümsemelerin zorlamaydı.

Beni sevmeyi bıraktığını düşünmeye başlamıştım.

Etrafta yürüyen bir ölü gibi dolaşıyordun.

Çok yorgundun Louis, bunu gözlerinden anlayabiliyordum.

Fiziksel olarak değil ama olaylardan dolayı çok yorulmuştun.

Bunu anlamıştım çünkü ben de aynı durumdaydım Louis.

Ama sen benden de çok yorgundun değil mi?

Benim canım yanmasın diye tüm yükü üstüne aldın Louis.

Daha yeni fark ediyorum, özür dilerim.

Yönetim sahte bir bebeğinin olması gerektiğini söylediğinde bir süre bir noktaya bakıp ardından "Tamam." demiştin.

Bense böyle bir şey olmayacağını, zaten yeterince şey yaptıklarını söyledim.

Ama benim sözümü dinlemediler Louis.

Gözyaşlarıma aldırmadılar.

Endişeyle yaptığım tehditlere kulak asmadılar.

Yavaş yavaş ölüyor olduğunu ve kendilerinin bu süreci hızlandırdıkları gerçeğini görmezden geldiler.

Briana'yla bir gece fotoğraflandın.

Ve aylar sonra ise bom.

Louis Tomlinson baba oluyor.

Sen bilmiyorsun çünkü sana üzgün olduğumu hissettirmemeye çalıştım ama ben çok ağladım Louis.

Bu sefer kendim için değil, senin çektiğin acıyı düşünerek ağladım.

Gittikçe artan kesiklere ağladım.

Elimden hiçbir şey gelmemesine ağladım.

Çok ağladım ama hiçbir şey düzelmedi.

Yine bir gün sen evde değildin ve ben çok ağlıyordum.

Kapı açılma sesini duyunca hızla gidip elimi yüzümü yıkadım.

Ağladığımı görüp bir de buna üzülmeni istememiştim Louis.

Canının yanmasını hiç istemedim.

Yatağa girip uyuyor numarası yapmıştım çünkü gözümdeki kızarıklıklar geçmemişti.

Sendeleyerek odaya girdiğini duydum.

Sarhoştun. Yine.

Kendini yatağa attın ve derince bir nefes aldın.

"Harry,"

Ses vermedim ve uyuma taklidi yapamaya devam ettim.

"Uyanık olduğunu biliyorum."

Hafifçe kıkırdadın.

"Sadece nefes alış verişinden nasıl bir duygu hali içinde olduğunu bile anlıyorum Haz, uyumadığını anlamamamı beklemiyordun umarım."

Gözlerimi yavaşça açarak arkamı dönüp güzel gözlerine bakmıştım.

Tanrım, Louis sadece gözlerin için koca bir kitap yazabilirdim.

"Özür dilerim sadece-" diyecekken duraksadım.

"Sadece ağladığını görmemi istemedin." diye devam ettirdin.

Hafifçe başımı salladım yeniden dolan gözlerimle.

Ayrıca konuşmandan çok sarhoş olmadığını fark etmiştim ve bu güzeldi, sarhoşken biraz huysuz olabiliyordun.

Gerçi o halin de çok güzeldi.

Senin her halin güzeldi Louis.

Doğrulup oturur pozisyona geldiğimde sen de aynı hareketi yaptın ve yüzümü ellerin arasına alıp biraz hüzünle ve çokça aşkla yüzüme baktın.

İşte o zaman nasıl bana olan sevginin bittiğini düşünebildim diye kendime kızdım.

Bizim aşkımız özeldi Louis.

Bizim aşkımız sonsuzdu.

"Sana da acı çektirdiğim için özür dilerim, elimden geleni yapıyorum." demiştin hüzünle.

"Şşşş öyle deme Lou. Elinden geleni yaptığını biliyorum. Ama ben kendim için üzülmüyorum ki. Sen çok acı çekiyorsun Louis, ve ben bunu hissediyorum. Benim de canım acıyor."

Yalan değildi Louis.

Senin canın yanarsa benimki de yanardı.

Çünkü unuttun mu, biz ruh eşleriydik.

"Bunlar zor zamanlarımız ama birlikte atlatacağız Louis, bunu biliyorsun değil mi?"

Bir kedi gibi bana sokulup, başını omzuma yaslayıp sıkıca sarılmış ve bir süre öyle kalmıştın.

Sonrasında kendini biraz çektin ve gözlerimin en derinlerine baktın.

"Yaşamak istememe neden oluyorsun Harry." diye fısıldadın.

"Yaşamanı istiyorum Louis." dedim karşılık olarak.

"Hep yanımda olmanı istiyorum." diye devam ettim.

"Seni o kadar çok seviyorum ki, senin için yaşamayı deneyeceğim." dedin buruk bir gülümsemeyle.

"Seni seviyorum." diyip gülümsedim ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

Yatağa uzandığımızda hafifçe kıkırdadın.

"Yaşlandığında nasıl olurdun hayal edemiyorum Haz."

Bunun üzerine kahkaha attım.

O gece boyunca saçma sapan şeyler hakkında konuşup gülüşmüştük.

Bir anda bu kadar mutlu olmana anlam verememiştim.

Ama çok üstünde durmamıştım çünkü uzun zaman sonra ilk defa gerçekten eğleniyorduk.

Sabaha karşı gözlerinin kapanmaya başladığını fark ettiğimde küçük bedenini kollarım arasına aldım ve tüm sevgimle kocaman sarıldım.

"Seni seviyorum Lou."

"Seni seviyorum Haz."

normalde hikayeyi yazarken pek bir şey olmazdı ama bu bölümü yazarken ciddi anlamda nefes alamadım ve bir ara durup ağlamak zorunda kaldım 🤷🏻‍♀️

not: ya multiye eklediğim video çok alakasız ama bir izleyin bence çoook güzel.

Sizi seviyorum 💐 🌈

always in my heart |l.s.|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin