01.15.1997
Doğmak ister misin ? Diye sorsalar hayır derdim kesinlikle. Kaza kurşunu gibi düştüm şu dünyaya, belki böyle düşünen başkaları da vardır. Annem henüz 17 yaşın da bi kadın kadın demek ne kadar doğru buna siz karar verin. Daha sorumluluğumu alacak kadar bile olgun değil görücü usulu ile evlendirilmiş bir kız ama çok güzel ve bir o kadar da alımlı. Babam ise evlendiğinin bile farkında olmayan bi adam. Annem gece 23'30'da sancılanmış. Hastaneye gitmişler doğum uzun sürmüş bu sıra da bazı aile fertleri hastanedeymiş tabii. Babam duş alıp traş olmak eşya almak vb. işler için eve gideceğini söylemiş.
Tabii doğum bitmiş normal doğum olduğu için anneme çıkabilirsiniz demişler biraz geçince ama babam ortada yokmuş eve gitmiş ve uyuyup kalmış doğacağım , için hiç heyecanlamamış sevinmemiş yada üzülmemiş yani bildiğiniz hissiz o kadar değersizmişim. Üzülmüyorum desem yalan adımı bile halam koymuş, oda babannemin ismi zaten. Doğduktan sonra kendimi bileceğim zamana kadar ne yaptıklarını bilemiyorum. Ama dört yaşıma geldiğimde kesinlikle çok akıllı bir çocuktum. Herşeyin farkın da olduğumu düşündüm en azından daha fazla büyüyüne kadar..
Çocukluğum boyunca yaşadıklarım çok alışık olduğum şeyler haline gelmeye başladı bir kere bile saçımı okşamamış bir baba,sürekli sinirli bi anne vardı hayatım da kardeşimi başlarda kıskanmışım öyle diyorlar ama kıskandığımı hiç hatırlamıyorum.
Çocukluğum boyunca yokluk görmedim. Ama manevi yönüm eksik değil resmen yoktu. Çok üzülüyordum mutlu çocuklara çok özeniyordum. Ana sınıfına yazılana kadar ki dönem de annem her gün gözümün önünde dayak yedi. Hemde her gün. Çok acı çekiyordum Bana dokunmazdı babam yalan değil fakat annem meleğimdi benim ve günden güne hem kalbi hem canı yanıyordu ona destek olan bi ailesi yoktu ve tutunacak bir dalı. Onu daha fazla üzen düşünce buydu sanki. Düşünsenize anneniz babanız kardeşleriniz hatta size değer veren tek bir arkadaşınız yok nasıl hissederdiniz?
Annem de öyle hissediyordu eminim. Babam annemi her gün dövüyor eve para bırakmak isterse bırakıyor istemezse bırakmıyordu. Annem bi şekil de ev geçindirmek için elinden gelen herşeyi yapıyordu. Babama sinirlenip beni çok dövüyordu ama onu herşeye rağmen seviyordum. İnsan annesini sevmez mi?
Döverse dövsün diyordum. Ama zaman geçtikçe sıkıldım. Babannem ve dedem annemle babamı kavga ettirse de beni çok severler ve her istediğimi alıp yaparlardı. O yüzden oraya kaçmayı çok severdim. Anasınıfına yazıldım ama bir tane bile arkadaşım yoktu ve okula gitmekten nefret ediyordum herkes bana ezik diyordu öğretmenlerim arkadaşlarımla kaynaşmamı çok isterdi ama hiç bir değişiklik göstermez hiç kimseyle konuşmazdım hep bi yerler de yanlız başıma oynar yada uyurdum. Geceleri altımı ıslatırdım. İçine kapanık bi çocuktum ne çocukluğumu yaşıyordum ne de hayatın bir güzelliğini görüyordum. Aşırı derece de mutsuzdum..