Charlie son zamanlarda kendisi hakkında birşeyler fark etmişti inanması zor şeyler... Sanki düşündüğü şeyler gerçekleşmişti. Aynı zamanda yine hiç yapmadığı şeyler yapmıştı. Asıl tuhaf olan başındaki tekerlek sesleriydi. Ne zaman tesadüf olduğunu düşündüğü tuhaf olaylar gerçekleşse başından tekerlek sesleri geliyordu. Bu olay üzerinde çok fazla kafa yormak istemiyordu. Birden işe gitmek istemediğini fark etti. Hatta kimseyi görmek istemiyordu. Kimseyi yanında istemiyordu kimseyi...
İşe gitmemişti. Koltukta oturuyordu. Canı çok sıkılsa da yapacak birşey bulamıyordu. Kapının çaldığını fark etti. Hiç açmak istemiyordu. Bayağı uzun bir süre zil çaldı. Hiç açmak istemiyordu. Birden zil sesi kesildi. Kapıyı açmaya gittiğinde kimse yoktu. Kendini şanslı hissetti ve tekrar içeri girdi. Uzun bir süre hayatın sıkıcı olduğunu ve yaşamanın saçma olduğunu düşündü ama daha yapacak çok şeyi olduğunu düşünerek ölme isteğinden vazgeçti. O an nedensizce bir sinir geldi. Evdeki heryeri dağıttı. Evde kırılmadık eşya, kirlenmedik yer kalmamıştı. Hâlâ canı çok sıkkındı. Biraz televizyona baktı. Saçma programlardan başka birşeyler aramaya çalıştı. Bir anda birşey dikkatini çekti. Bir kanalda hiçbirşey yoktu. Sadece siyah ekran ve kanal adı vardı. Bir anda siyah ekranın üzerinde bir yazı belirdi. "Neden burada oturuyorsun? Dışarı..." Geri kalan kelimeler görülemeyecek kadar bulanıktı. Sonra bir anda sinyal kesildi. Dışarı çıkmak, kalabalığın arasına girmek hiç istemediği şeylerdi ama o televizyon kanalında birşeyler olduğunu hissetti ve dışarı çıktı. Belki o kanalı izleyen herkes görmüştü ama bunu pek düşünmemişti. Bağcıklı siyah deri ayakkabısını giydi. Merdivenleri hızlıca inerek dışarı çıktı. Evi en işlek sokaklardan birindeydi. Dışarısı çok kalabalıktı. Çok fazla uğultu vardı. Bazıları eve geç gelen çocuklarını azarlıyor, kendi aralarında başkaları hakkında konuşuyorlardı. Bazıları ise iki sokak ötede gerçekleşen bir kazadan bahsediyorlardı. Söylenenlere göre yerde bulunan bir demir çubuk ikinci kat balkonundan düşen adamın bacağından girmişti. Çoğu kişi bunu duyunca korku dolu yüzlerle bakıyordu ancak Charlie hiç umursamadan yoluna devam etti. Etraf hem kalabalık hem gürültülü hem de çok sıcaktı. Herkesin suratından ter akıyordu. Aynı şekilde Charlie'nin de. Charlie yere bakarak yürüyordu. Çünkü kimseyi görmek istemiyordu. Birden bir çarpma hissi hissetti ve yerde bir sürü belge gördü. Kafasını kaldırdığında önünde belgeleri toplamaya çalışan bir adam duruyordu. Ya işinde çok yeniydi ya da çok beceriksizdi. Çünkü yerdeki kağıtların bir sırası vardı. Charlie bunu kağıtları ilk görüşünde anlamıştı. Adam ise hem dağınık hem de sırasız bir şekilde toplamıştı. Belki de gitmek istediği yere gecikmişti. Charlie içinden kesinlikle dışarı çıkmaması gerektiğini düşünüyordu. Birkaç kere içinden kendi kendine küfür ettikten sonra kendini toparladı ve başını kaldırarak yürümeye başladı. Bir an neden başını kaldırmak istediğini anlamamıştı. Bu konu üzerinde pek durmadı. Biraz daha yürüdükten sonra elini yüzüne koyarak başını salladı. Çünkü nereye gideceğini bilmeden dümdüz yürümüştü ve şuan tam olarak nerede olduğunu göremiyordu. Kendini saç telleri arasındaki zıplayamayan pirelere benzetti. Tuhaf bir benzetmeydi ama şuan önemli olan o değildi. Kalabalıktan kurtulması gerekiyordu. "Keşke kalabalık olmasa da hemen sokağın başına gidebilsem." diye düşündü. Bir anda tüm kalabalık kenara çekildi ve etrafına baktığında zaten sokağın başındaydı ve kaybolmamıştı. Neden insanlar onun geçmesi için kenara çekilmişlerdi? Üstelik sokağın başı evine çok yakındı. O kadar az yürümüş olması imkansızdı. Başı ağırmaya başladı. Bu ağrı en son yine bunun gibi tuhaf bir olay olduğunda başına gelmişti. Herşeyi yavaş bir şekilde düşündü. Başı ağrımadan önce herzaman tuhaf bir şekilde aklından geçirdikleri gerçek olmuştu. İlk önce pek umursamamıştı, gülüp geçmişti ama bu kaçıncı. Artık aklından geçtiklerinin gerçek olduğunu düşünüyordu ve bundan emindi. En çok sinirini bozanda kafasındaki sesti. Tekerlek dönüyordu, dönüyordu, dönüyordu...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜMCÜL GÜÇ
Mystery / ThrillerBu kitap herşeyini planlı bir şekilde yapan, tek başına yaşayan, 33 yaşında bir memur olan Charlie'nin yaşadığı tuhaf olayların gelişimini anlatan gerilim dolu bir kitap.