Hogwarts Kızları

2. BÖLÜM: MİLYOR MİLYAR GALLEON

Evet.
Neden 2 saniyede bir bölüm geliyor?
Tabi2 HermioneGranger257 yüzünden.
Beni gaza getirdi yazıyorum.
Medyada Milyar Milyor var. Başını izleseniz yeter anlarsınız. Skdnskdnkandsjnd.
O zaman başlayalım. Hem de bizim tarzımızla.
🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬🌬

CUMARTESİ 12.30
İki saatte hayatım değişti aq. Şimdi Hogwarts'ta yolumuzu kaybediyoruz. Ve evet;
Kayboduk!
"Başak ben sana dedim sola dönmemiz gerek MacGonnagall'ın odası için diye."
"Selena dönen merdivendeydik."
"Yani?"
"Mediven sola doğru dönüyordu."
"Sonuç olarak?"
"Sonuç olarak sola döndük zaten. Asıl ben sana dedim MacGonnagall'ı Dumbledore'un odasının önünde bekleyelim diye."
"Off. Hayırlısıyla derslerimizi seçebilseydik iyiydi." Nilsu oturduğu merdiven basamağında artık uzanmış yatıyordu resmen. Bense onların bu haline gülüyordum.

"Ahhh ah! Bir yılımız da böyle geçecek demek." Neyse ben yine efkarlandım. Hikayeye dönelim.

"Bugün de Alara için yakıyoruz."
"Kahverengi kes sesini!"
"Kırmızınınnnn dayanacaaaaak gücü kalmaaaadı."
"KES SESİNİ"

Evet. Bu olayı hemen açıklıyorum. Ben böyleyim. İçimde farklı renkler farklı şeyler söylüyor. Ben de artık hangisiyle ilgilenirsem... Biz genelde pembeyle takılırdık.
Pembe neşeli,
Kahverengi efkarlı,
Mavi sulugöz,
Kırmızı sinirli,
Mor ise genç kız tarafımdı (birilerine aşık olan, tirip atan, hormonların en çok etki ettiği renk bu)
Evet şimdi hikayeye dönüyoruz.

BİRKAÇ DÖNEN MERDİVEN, BİRKAÇ "AFEDERSİNİZ MACGONNAGALL'IN ODASI NEREDE" VE BİRKAÇ "PARDON YANLIŞ KAPI" SONRA...

Profesör'ü sonunda kapıya yakın bir yerde bulduk. Bize "Sonunda!" der gibi baktı ve perşomenleri bize dağıttı. Biz ise kehanet dersini işaretlemediğimizi iki kere kontrol ederek ona geri verdik.

DİAGON YOLU 13.30

"Omen Tonrem! Diagon Yolundayız!"
"Kızlar Ollivander sağda." (Herkes birbirine bakatı. Çünkü Selena'nın sağına ve soluna hakkında olan derslerini almışlardı.)
"Aman Selena sen bize yön gösterme."
"Aynen..."

OLLIVANDERS 13.40

"Kızım senden sonra dükkan bir hafta tamirat için açılmayacak."
Evet sabahtan beri "BANA AİT ASAYI" bulmaya çalışıyorum. Ve her seferinde ortalık darmadağın oluyor. Selena tekte buldu zaten. Başak 3. seferide buldu. Nilsu ise 4. denemede buldu. Ben hala asasız, ben hala yalnız...
"KAHVERENGİ SUS!"
"Tamam, önemli değil." dedi Ollivander şevkatle. Arkaya gidip bir kutu daha aldı. Yanımıza gelip asayı tanıtmaya başladı.
"Kiraz ağacı, 24 santim, unicorn at kılı. Deneyin bakalım."
Asayı tutup odada tek sağlam kalan eşya olan vazoya doğrulttum ve hafifçe salladım. Asa yumuşak bir ışıkla parlamaya başladı.
Ben şok!
"Ben de bim dksndjsnfjdn." (Bu da yeşil. Benim soğuk esprilerimden sorumlu olan renk. Maaaaalesef benim bir yeşilim de var!)
"Ah, Harika!" dedi Ollivander. Ve o acı sözleri söyledi.

"Borcunuz 4000 Galleon."

"Oha!" Başak dellenmeye başladı.
"Ama Milyar Milyor Gallon sen n'apacaksın?" (Söyleyene bak dükkanı yıktı ama "reparo" deyince düzelebilen bir dünyadayız unutmayın.)
"Aynen. Anka kuşu teleğini 100 galleona mı satıyor?."
Veee Nilsu Lafa girdi;
"Bilimsel olarak hayvanlardan topladığın mazemer için hiçbir para ödemiyorsun. Sadece oyma işine gereken mazemelerdem 3 galleon, emeğinden dolayı 2 galleon, topan 5 galeon vermemiz gerek.
Bu kazıklamaya ve kandırmaya meğilli bir hareket Bay Ollivander, muggle dünyasında Tüketici Haklarıyla ilgili birsürü kurum ve grup var, büyücülerdede olduğuna eminim. Sizin sadece "reparo" diyerek düzeltecebileğiniz birşeyden dolayı bizden bu kadar galleon istemeniz bencilce ve fazlasıyla haklarımı çiğneyen bir davranış. Ya bize bu asayı maksimun 7 galleona satarsınız, yada hiçbir çıkar sağlamazsınız. Eğer indirim yapmayacağım diyorsanız; zaten asayı öğrendik başka bir asa satıcısına söyleriz ve daha düşük bir fiyata alabileceğimizden eminim. Bu yasadışı davranışınızdan vazgeçmezseniz; sonu kötü olur bay Ollivander. Son kararınız nedir?"

Hepimiz Nilsu'ya "Kız sen kahvaltıda ne yedin?" bakışı atıyordu. Nilsu Ollivander'a döndü
"Evet?"
Ollivander fare gibi deliğine kaçmıştı. Önünde ise 4 tane her türlü büyüyü yapabilen 4 aslan vardı. Ve biri şu anda kükremişti.
"İ-istediğiniz asa olsun canım." Kendini toparladı ve zoraki bir gülümsemeyle devam etti.
"O zaman 28 galleon. Asa başına 7."
Paramızı ödedik ve Nilsu sayesinde cebimizdeki paraları şıkırdatarak Hogwarts'a geri döndük.

🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤
Tekrar merabaaa!
Evet bu bölüm biraz kısa oldu ama devamını ayrı bir bölüm olarak yazacağım. Bir sonraki bölüm genel olarak HermioneGranger257 için yazılmış bir bölüm olacak. Şimdilik bunu Helena_Malfoy a ithaf edelim.
BYE!!!!🌸🌬