Harry ile yaklaşık dört aylık bir ilişkimiz süregelmekte. Dört aydan beri arada tek tük, büyük olmamak şartıyla ufak tartışmalarımız olmuştu fakat hiçbir zaman bu tartışmalar büyük sorunları doğurmamıştı.
Harry'nin kıskançlık sorunları vardı. Yani demek istediğim; beni her yaştan cinsiyeti erkek olan varlıktan kıskanıyordu. Bu aslında hoşuma gitse de, Harry bazen aşırıya kaçabiliyordu.
Yarım saat önce mağazadan aldığım çeşitli iç çamaşırlarını dolabımın en üst kısmına düzenli bir şekilde yerleştirdim. Renk renk, çeşit çeşitlerdi. Harry'nin de beğeneceğinden emindim.
Daha dün beraber olmamıza rağmen onu özlediğimi hissedip Harry'e mesaj atmaya karar verdim. Fakat önce güzel bir duş almalıydım.
Zaten odamın içerisinde olan banyoma girip küvetin dolması için sıcak ve soğuk suyu aynı dereceye getirip küvetin suyla dolmasını bekledim. Dolduğunda üzerimdekileri çıkarıp kirli sepetinin içerisine attım.
Küvete sağ ayağımı soktuğumda suyun dayanılabilecek sıcaklıkta olduğu kanaatine varıp küvetteki yerimi aldım. Duş jelleri, şampuan ve küvette oyalanmak derken bir saati arkamda bıraktığımı farkettim.
Küvetten çıkıp havluyu zarif bedenime sardım. Odama girdim ve mağazadan geldikten sonra telefonumu üzerine bıraktığım yatağıma oturup telefonumu elime aldım.
Telefonun tuş kilidini açtığımda Harry'den gelen iki cevapsız aramayı gördüm. Ona mesaj atma fikrim cevapsız aramaları görünce onu arama fikrine dönüştü.
Harry yazısının üzerinde parmağımı sağa doğru kaydırıp telefonu kulağıma götürdüm. Telefon çalarken yatağımın yanındaki iki çekmeceli minik dolabımdan vücut kremimi çıkardım. Kapağını açıp, açıkta olan bacaklarıma masaj yaparak kremi tenime yedirmeye başladım.
Hattın diğer ucundaki Harry'nin boğuk sesi kulağıma doğru hücum etti.
"Victoria"
İsmimi onun ağzından duymak ayrı bir zevk veriyordu bana. Sağ elimle tuttuğum telefonu kulağım ve omzum arasında sıkıştırıp kremi bacağıma iki elimle sürmeye başladım.
"Hey, Harry."
"Güzelim seni aradım ama açmadın. Nerede, ne yapıyordun?" Harry'nin gereksiz kıskanç tutumu karşısında beni göremeyecek olsa bile gözlerimi devirdim.
"Mm.. Evde, esmer bir yakışıklıyla takılıyordum, bebeğim." Bu cevabımın onu kudurtacağını biliyordum! Ne yapayım, o da bu kadar paranoyak olmasaydı. Sinsice gülüp cevap vermesini bekledim.
Cevap vermeyince telefonu kulağımdan çekip ekrana hala hatta olup olmadığını anlamak için baktım. Hattaydı fakat bir şey söylemiyordu.
"Harry?" Ardından konuşmayı sonlandırdığına dair sesi duydum. Telefonu yüzüme kapatmıştı!
Tamam.. Sanırım onu biraz sinirlendirdim. Onu tekrar arayıp, sadece bir şaka oldugunu, öyle bir şeyin olmadığını söylemeliydim.
Tanrı aşkına, onu evime çağırmak için aramışken ne olmuştu!
İsminin olduğu kısma gelip isminin üzerinde parmağımı bir kez daha sağa doğru kaydırdım. Telefonu kulağıma götürüp aramayı kabul etmesini bekledim. Bekledim.. Bekledim..
Onu tam dört defa aramama rağmen aramalarıma yanıt vermedi. Telefonu hışımla yatağa fırtalıp üzerimi giyinmek için dolabıma doğru adımladım.
En üst rafı kendime doğru çekip, bugün aldığım pembe iç çamaşırlarımı çekmecenin içinden çıkardım.
Yatağımın üzerine pembe takımlarımı koyup boy aynasının karşısına geçtim. Havluyu gevşetip vücudumdan düşmesini sağladım. Arkama dönüp yatağın üzerindeki takımlarımı alıp giydim. Sütyenimin kopçasını zorlukla bağladıktan sonra derin bir nefes verip aynadaki yansımama baktım. Hem seksi hem şeker olmuştum. Harry.. Ah her neyse, kendi kaybederdi!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Shots [One Direction]
FanfictionTek bölümlük kısa Zayn, Harry, Niall, Louis, Liam hikayelerinden oluşan bir kitap. 1.Bölüm: Kıskanç (Harry Styles) 2.Bölüm: Sürpriz (Zayn Malik) 3.Bölüm: Ceza (Niall Horan) 4.Bölüm: Ev Arkadaşım (Liam Payne) 5. Bölüm: Akşam Yemeği (Louis Tomlinson) ...