Dış görünüşüyle insanı büyüleyen evin zili de kendisi kadar şıktı. Parmağımla zilin düğmesine baskı uyguladıktan sonra geri çekilip kendime çeki düzen verdim. Bu ulu ev Styles Holding'in sahibi Harry Styles'ın eviydi. Gerçi villa görünümlü bu yapıta ev demek bile hakaret sayılırdı..
Üzerinde detaylı işlemelerin bulunduğu kapıyı, takım elbiseli, kıvırcık saçlı, yaklaşık yirmilerinde olan biri açtı. Muhtemelen Harry Styles'ın oğluydu. Bakışlarını üzerimde gezdirdiğinde kıpırdandım. Bakışlarını gözlerimde sabitleyip ukala bir tavır takınıp konuştu,
"Cassandra Wood?" İsmim dudaklarından yavaş bir şekilde dökülmüştü. İnce dudağını hafif yana doğru uzatıp söylemişti ismimi. Boğuk sesi, bir daha duymaya değerdi. Ağır bir İngiliz aksanı vardı. Fazla bekletmeden onu onayladım,
"Evet, Efendim. İsmim Cassandra Wood. Temizlik için çağırılmıştım." Dudağının kenarı yukarı kıvrıldı. Kenarı çekilip içeri girmem için mesafe tanıdı. "İçeri gel, Cassandra." İçeri doğru adım attım. İki katlı olan ve dışarıdan çok büyük görünen yapıtın içi de en az dış görünümü kadar güzeldi. Duvarlara beyaz renk hakimdi, ki bu da asil bir hava katıyordu.
Harry Styles'ın oğlu olduğunu tahmin ettiğim kişiye döndüğümde, elindeki iş çantasını vestiyere koyuyordu. Çantasını koyduktan sonra uzun silüetini haraket ettirip yanıma geldi. Takım elbisenin içindeki yapılı vücudu onu çekici kılıyordu. Önümde durup elini bana doğru uzattı. Sağ elimdeki çantamı seri hareketlerle sol elime alıp genç adamın elini sıktım.
"Harry Styles." Kendini tanıtma amaçlı ismini söylediğinde büyük bir hayrete uğradım. Styles Holding'in sahibi Harry Styles bu kadar genç miydi? Gelmeden önce en azından ufak çaplı bir araştırma yapmalıydım. İçimden kendime sövüp ardından kendimi tanıtım.
"Cassandra. Cassandra Wood. Tanıştığıma memnun oldum, Efendim." Elimi elinden çekip sıyırdığımda dudağını hafif yana doğru uzatıp, yavaş ve ağır aksanıyla konuştu, "Ben de, Cassandra." Gözlerini gözlerimden bir süreliğine ayırmadı. Lakin ben karşılık verememiş bakışlarımı onunkilerden kaçırmıştım.
Yüzü kusursuzdu. Koyu yeşil gözleri, dik burnu, ince fakat şekilli dudakları, koyu renk kıvırcık saçları bir erkek için fazla zarifti.
Parmağıyla omzumun üzerinden arka tarafı gösterdi. "Gel, Cassandra. Sana giyeceklerini gösterelim." Bay Styles'ın arkasından yürüyüp onu takip ettim.
Açık kahve tonuna sahip olan tahtadan yapılmış kapıyı açıp içeri girdi. Ben de onu takip edip aynısını yaptım. Köşede duran büyük dolabı açıp içerisinden beyaz ve siyah renklerine hakim olan uçları dantelli yaklaşık kalçalarımın altında bitecek klasik bir hizmetçi elbisesi çıkardı. Eğilip dolabın altından siyah bir çorap ve yine siyah bir ayakkabı aldı ve bana uzattı.
"Bunları giydikten sonra başlayabilirsin." Uzattığı eşyaları elinden aldım. "Teşekkür ederim, Efendim." Bana son bir kez bakıp odadan çıktı. Fazla nefes kesiciydi. Seksi görünmek için neler yapılması gerektiğini çok iyi biliyordu; bakışları, konuşması.. Aklıma gelen bin türlü cinsel düşünceyi başımı iki yana sallayarak unutmaya çalıştım. Fakat bu pek mümkün gibi gözükmüyordu.
Üzerime verdiklerini giydikten sonra boy aynasından kendime baktım. Bir temizlikçiden çok daha fazlası gibiydim. Tek parça, etek kısmı hafif kabarık siyah-beyaz kıyafet tamda tahmin ettiğim gibi ancak kalçalarımı kapatıyordu. Siyah çorap diz kapağımın biraz üzerinde bitiyordu ki böylelikle kıyafet-çorap arasındaki çıplak tenim fazla göze çarpıyordu. Bunun yanında topuklu giymeye alışkın değildim, ki buda günün sonunda ayaklarımın çığlık atacaklarının bir göstergesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Shots [One Direction]
FanficTek bölümlük kısa Zayn, Harry, Niall, Louis, Liam hikayelerinden oluşan bir kitap. 1.Bölüm: Kıskanç (Harry Styles) 2.Bölüm: Sürpriz (Zayn Malik) 3.Bölüm: Ceza (Niall Horan) 4.Bölüm: Ev Arkadaşım (Liam Payne) 5. Bölüm: Akşam Yemeği (Louis Tomlinson) ...