->bu bölüm Aura'nın ağzından yazılmıştır<-
Ben göklerin tanrısının kızı,siyah kocaman kanatlar,gereksiz zerafet ve lüks içinde yaşamak zorunda kalan sürekli sert görünmek için uğraşan,sim siyah ve uzunca kirpiklere sahip olup fazlasıyla düşünen insan görününümlü bir meleğim.
Uzun bir tabir ama fazlasıyla gerçek.
En iyi arkadaşım Narissa beni şehirlerde yaşatmak için uzun süre uğraştı.Başardı da.
Muhteşem güzellikte bir kuyruğu var,benim aksime sürekli gülümsüyor.
Düm düz saçlarım var ama onun kıvırcık saçları.
Sürekli gülümsüyor.
Oysa ben gülümsemem o kadar çok.
Gök yüzündeki en yakın arkadaşım surea, kendisi annemin çalışanı (yukarda işler bildiğinizden çok daha farklı) bana çok değer verir.
Narissa'yla kaçmama da o yardım etti.
Onu alıp gök yüzünde süzülürken,Narissa'ya küçücük minnacık yalan söyledim.
Su gideceğimiz New York da var aslında.
Ama o hayallerimi süsleyen New York'a gitmek beni mutlu edecek.
İnsanlara doğruyu gösterebilirim belki.
Aptallığın sadece güzelliğe yaradığını,sürekli mutlu olmalarının saçma olduğunu ki artık insanoğlu bunu anlamalı...
Narissa kalbiyle hareket eder,beyni ikinci plana atar.
Onun için aşk,sevgi ve sadakat ön plandadır.
Kıskanıyorum onu bazen kocaman gülümseyebildiği için,olumsuzlukları kenara attığı için, oysa ben hayatım boyunca beyni ilk planda tuttum,o kadar olumsuzlukara takmıştım ki olumlu şeyleri hatırlayamadım.
New York'a geldik yine narissa'nın yüzünde o koca gülümseme,eve yerleştik.
Evi ayarlayan da Surea'ydı, okulu ayarlayan da oydu.
Gerçek genç kızlar gibi yani,beraber kalıp eğlenecektik.
Narissa ve kendime yemek hazırlamak için odasına girdim ve ;
-Narissa!
- Hey Aura!
-Aç mısın?
-Aç değilim.
-Nasıl yani hala sen şu rüya konusunda mısın?
-Aura bu kolay atlatılacak bir şey değil biliyorsun, olay beni çok üzüyor,annem diyemesiğim saniyelere acıyorum ve.. Ve...
-Narissa,hayatım,emin ol geçecek ve o zamana kadar beraberiz,o zaman da beraberiz,üstelik 2 gün sonra lisesli öğrenciler olacağız,şu an babamıza konsantre olmalıyız.Ayrıca ben daha okuldaki seni üzen herkesi döveceğim.Ohoooo işimiz bol!
-Seni seviyorum,kainatın en iyi arkadaşı!
-Ben de kıvırcığım,şimdi sana yemek hazırlayayım ve sen yine bana şu ölümlüden bahset.Neydi ismi?
-Max!
-Aynen ,hadi gel.
-Aura bize tam olarak kim yemek hazırlayacak?
-Kendimiz tatlım.
-Nasıl ya? Ben hiç hazırlamadım.
-İşte gök yüzünde işler farklı,yemek benden,temizlik senden o zaman?
-anlaştık.
-sevindim!
(Aslında temizlik işi bence berbat iyi ki kakaladım,ah benim saf denizkızım hemen de tamam dedi,canım ya.)
Yemek yedikten sonra,bu evdeki boş odaları düzenledik.
İnanır mısınız,salonumuz bile var.
Çalışmak için dövüş odası ve ikimizin özel hobi odası oldu.
Burası bir harika,bolca da paramız var,ev de tamam şimdi sadece normal olup liseye başlamamız gerekiyor.
Arkadaşlar vb edinmeliyiz.
Ah Narissa'mda olmasa asla gelmezdim,iyi ki geldik,şu andan sonra artık tanrı değil,insanız.
Tamam belki değiliz ama onlar gibi yaşayacağız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavilerin Kızları
Teen Fictionİsimleri değişik birçok insan vardır.Aura ve Narissa da onlardan birkaçı.Tek sorun insan olmamaları.Birbirlerini kardeş gibi görmeleri kendilerince sorunları olmadığı anlamına gelmez.Hem onlara sorsanız ikisi de maviydi.Ama biri gökyüzünden biriyse...