Hastaneden çıkış yapmıştık. Eve gitmek için babamla arabaya bindik. Yol boyunca babamla tek bir kelime bile etmedik. Sonunda saraya gelmiştik. İner inmez kimseye bakmadan odama çıkıp kapıyı da kilitledim.Babam kapıyı aç diye bağırıyor du.Ama açmak istemedim.Annem kapıda ağlıyordu. Sırf annem ağlıyor diye kapıyı açtım. Açar açmaz annem üstüme atladı.
-Yavrum seni çok özledim. Niye söylemeden gittin ki.
+sanki söylesem izin vereceksiniz .O yüzden gittim.Lutfen şimdi izin verin de gidiyim. Zaten okula da yazıldım.
-Kızım bunu bana değil babana söyle sen benden izin alsan veririm. Ama baban izin vermeye bilir.Git ve konuş yoksa olmaz.
+Iyi yemekten sonra konuşcam.
Annem odadan çıktı.Ne yapacağımı biliyordum.Yemek vakti gelmişti. Aşağıya indim.Ve yemeği sessizce yedik. Babam bahçeye çıktı bende onun arkasından.
+Bab...
-Ne diyeceğini biliyorum. Ve sana izin veriyorum ama adamlarım seni izleyecek. Haberin Olsun yarın gidebilirsin.
+Teşekkür ederim baba.
Ve boynuna sarıldım. Ve yanaklarından da öptüm.Hemen odama çıktım ve yatağıma yattım biran önce yarın olmasını istiyordum.
Yarın olmuştu hemen kalktım ve fun giydigim eşofmanları giydim.Sacimı taradım ve aşağıya indim.Ve ailecek kahvaltı ettikten sonra anneme ben gidiyorum dedim ve bana sarıldı iyi şanslar bebeğim.dedi ve alnımdan öptü.Artık dışarı çıktım.Ve babamın arabasına bindim çünkü arabam evde kalmıştı.Eve gelmiştim. Arabadan indim ve koşarak eve girdim.Oley artık normal biri olacaktım.Ama şimdi ne yapacaktım ki bugün pazar okulda yoktu.En iyisi alışverişe gitmekti. Zaten buzdolabında birsey yoktu . üstüme
daha düzgün bir şey giymek için odama girdim ve kot ve tişört giydim.Ve kapıdan dışarı çıktım.
Arabama koştum.Kapiyi açıp bindim.Ve ilk gördüğüm markete girdim. Market arabasi aldım ve gezinmeye başladım.Ekmek, süt, mısır gevreği aldım. Başka ne alacağımı bilmiyordum. Ve o sırada Jared'i gördüm. Ve ona doğru yürümeye başladım ama biri kolumdan tuttu ve çekti arkama döndüğümde Gidion'ni gördüm.
+Bırak kolumu ne yapıyorsun?
-Inan seni kurtarıyorum.
+Ne kurtarması ne diyorsun sen?
-Şimdi oraya tekrar bak.
Oraya baktım ve yanında sevgilisi vardı.Kalbim tekrar incinmişti. Gözlerim doldu. Ama burada ağlayamazdim.Sonra Gidion'na baktım.Ve ona sarıldım.Neden böyle yaptığımı bilmiyordum.Ama o an birine sarılmam gerekti. Geri çekildim
+Teşekkür ederim. Şimdi gidebilirmiyim?
-Şey tabi pardon kolunu fazla sıkmışım.
+Saol.
dedim.Ve gittim kasaya parami ödedikten sonra eşyaları arabama yerleştirdim.Ve arabya bindim.ve eve doğru sürmeye başladım evin önüne geldim arabayi park ettim ve evin önünde bir araba vardı.Spor kırmızı bir araba.Bu kimin arabasi diye düşünürken aklıma Prens Charlie geldi.Bu araba onundu. Burda ne işi vardı araba boştu.Herhalde kapıyı çalıyordur şuan.Kapiya gittim ve tahminim doğru çıktı.Orda duruyordu.
-Merhaba Elizabeth.
+Merhaba Charlie.Niye geldin?
-Şey burdan geçiyordum. Sana geliyim dedim. Müsaitmisin?
+Aslında pek değilim sonra gelsen olmaz mı?
-Tabi sonra gelirim görüşürüz.
+Görüşürüz.
Arabasına binip uzaklaştı.Bende tabi poşetleri alıp içeri girdim.Ve mutfağa yerleştirdim. Ve rahat kıyafetler giydim.Sonra koşarak yatağa gittim şuan uyumak istiyordum. Yattım ve yattigim gibi uyudum.
