𝓬𝓱𝓪𝓸𝓽𝓲𝓬 [tamamlandı]
Lalisa ayağa kalktı ve çöpe doğru ilerledi. Jungkook'un yüzüne bakmadan konuşmaya başladı.
"Gülümsememi yok eden de sensin,"
Yavaşça gazoz şişesini çöpe attı ve çantasını yerden aldı.
"Tekrar gülümse diyen de."
Arabada giderken radyoda aniden küçüklüğünüzden bir parça çaldığında içinizdeki o eşsiz his üzerine yazıldı bu süslü kelimeler.
Bazıları küçükken, her şeyden çok sevdiğiniz bir arkadaşınızla yollarınızın zaman ile yavaş yavaş fakat acı verici bir şekilde ayrılmasının o eşsiz döngüsünü tanımlıyor.
Bazıları ise bir küçüklük arkadaşınızla yıllar sonra karşılaştığınızda, onun asla değişmediği ama bir o kadar da değiştiği gerçeğine dayalı.
Küçuklüğünüz onlara sımsıkı sarılsa da, zamanla unuttuğunuz o eşsiz anılarla dolu bu kelimeler.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
She Smells Like Sugar & Bölüm 1 : Diğer Çocuklar
Küçük kız yine oturmuş küçük oğlanı izliyordu. Jungkook ise yine Lalisa'yı bırakmış diğer çocuklarla oynuyordu.
"Jungkook !" diye seslendi küçük kız arkadaşına.
"Efendim Lisa ?" ,dedi küçük oğlan arkadaşlarıyla konuşmasının bölünmesi onu sinirlendirse de.
"Ben gidiyorum, sen oyununuz bitince gidersin evine."
"Tamam." ,demişti küçük oğlan. Ve bu arkadaşının onunla ilgilenmesini bekleyen Lisa'yı hayal kırıklığına uğratmıştı her zamanki gibi.
Küçük kız isteksizce dönüyordu eve. Jungkook, her gün Lisa'yı buraya getirir, sonra da onu bırakıp başka çocuklarla oynardı. Saf Lisa da her seferinde buraya kadar gelir, uzun uzun otururdu.
Lisa, evinin yolunu tutmuştu, yerde bulduğu küçük taşı da götürüyordu ayağıyla gittiği yere.
Sonra bir anda yanında Jungkook belirdi nefes nefese.
"Lisa, özür dilerim, beraber gidelim...", dedi küçük oğlan nefesini düzeltmeye çalışarak.
Lisaçok şaşırmıştı buna, bir anda yüzü tebessümle doldu.
Küçük kalbi ne kadar kırılsa da, bir o kadar da kıyamazdı Jungkook'a.
"Tamam.",dedi sadece, aslında demek istediği o kadar şey vardı ki.
O sırada Jungkook, çantasından bir su tabancası çıkardı ve ıslatmaya başladı Lisa'yı.
"Yaaa Jungkookkkk !!!" dedi lisa çığlık çığlığa.
Ama lisanın da bir hortum bulup Jungkook'u sırılsıklam etmesi çok zaman almamıştı.
Sonra, Lisa'nın hayal meyal hatırladığı tek şey, ikisinin de sırılsıklam olmuş bedenleriyle, kaldırımda gülmekten karınlarının ağrımasıydı.
