Ssls& 6

4.7K 365 20
                                    

Baktığı fotoğraflarla içindeki özlem hissi tüm vücudunu sararken iç çekti ve kendi kendine "İnsanlar değişir", dedi Lisa beceriksizce kendini avutmaya çalışarak. "Hayatlarında en değer verdikleri şeyler paramparça olunca değişirler." Lisa, elindeki eski fotoğraf albümünü kapattı ve yanındaki masaya bıraktı.

"Kalbindeki yaralar derinleştikçe, artık insanlar onlara güven vermez."

Çantasından notalarını ve kılıfından kemanını çıkardı.

Korede'ki en pahalı okulun ihtişamlı müzik odasında, kemanı ile birlikte bulabiliyordu en çok huzuru.

Kemanın sesini kontröl etti ve sevdiği bir melodiyi çalmaya başladı narince. Bu sakin melodi kulağına işledikçe gözünü kapıyor ve daha çok hissediyordu müziği.

Fakat, gözlerini kapamasıyla gelen görüntü, titremesine neden oluyordu.

Aniden yanındaki bardağı yere attı ve oturup sayıkladı Lisa, "Lanet olsun..."

Ona sarılan bir vücut ile bilinci geri geldi. Jisoo'ydu bu.

"Yine travman Lisa, korkacak bir şey yok", dedi Jisoo Lisa'ya daha da sıkı sarılarak.

Lisa ise donuk yüzüyle cevap vermedi her zamanki gibi.

"Geçti, bir şey yok, sakin ol Lisa..."

Ayağa kalkıp hızlı adımlarla terk etti Lisa soğuk salonu. Kapıyı çarptı, Jisoo'nun peşinden geleceğini biliyordu, bu yüzden bahçeye çıktı ve okul binasını terketti.

Bankta oturup esen rüzgarın tenine temas etmesini bekledi. Niye boşuna uğraşıyordu ki. O günden beri yaşamak için bir sebepi yoktu. O günden sonra geriye sadece onu parasıyla mutlu edebilecek üvey ailesi ve iki arkadaşı kalmıştı.

Banktan kalktı ve sınıfa geri döndü. Jennie ile Jisoo onu bekliyordu. Lisa'yı gören kızlar oturması için yanlarını işaret ettiler. Onu gören diğer sınıf arkadaşları da sevinçle el salladı Lisa'ya.

"Gülüşler de değişir,", diye geçirdi içinden Lisa.

"artık gülmeyi bıraktığınızda, diğer gülüşlerin de bir maskeden ibaret olduğu gerçeği kaçınılmaz hale gelir." dedi Lisa içinden, karşısındaki gülümsemelere bakarak.

She Smells Like Sugar & Lizkook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin