Önce karşımdaki çocuğun yüzüne ardından elinde duran kolyeye baktım . Bu çocuk nasıl oluyorda her başım sıkıştığında yardım edebiliyordu bilmiyorum ama bundan şikayetçi değildim .
''Çok çok teşekkür ederim.''
Hızlıca kolyeyi elinden aldım ve parmakalrımla okşadıktan sonra taktım . Gözünün yüzümde olması beni kassa da sesimi çıkarmadım . Karşımdaki çocuk çok garip ve sessizdi . Aynı zamanda uzun süredir hiçbir erkekte göremediğim bir utangaçlık taşıyordu üstünde . Kafasını eğip gülümsemesi , göz göze gelince gözlerini kaçırması ımm ... aslında tatlıydı.
''Bu arada ben Mia.''
''Jhon.''
Gülümsedim ve yavaşça yerimden kalktım.
''Ben gidiyorum , görüşmek üzere ıııı Jhon.''
Arkamı döndüğümde daha bir kaç adım atmamıştım ki tekrar ona baktım.
''Dylan'dan uzak durmalısın.''
Ah Dylan. Benim ona gittiğim filan yoktu aksine o gelip bana yumruk atmış, ben bir şey demeden laf söylemelere başlamıştı. Ona yaklaştım ve tek dizimin üstüne çöktüm.
''Baksana sende onun peşinden ilerleyen basit çocuklardansın değil mi?''
Bir an irkildi . Bakışlarını yere çevirdi ve çimleri izlemeye başladı . Vazgeçtim utangaç filan değildi daha çok kendine güvensiz birisiydi .
''Elbetteki hayır aksine onu sevmiyorum yalnızca uzak dur ondan Mia . Zarar göreceksin.''
Büyükçe bir nefesi dışarıya bıraktım.
''Sence de fazla klişe olmadı mı? Okula yeni gelen kız ve kötü bir çocuk . Bir klişe daha , kıza söylenen ondan uzak dur cümleleri . O yalnızca arkadaşlarıyla güçlü Jhon . Onu destekleyen yandaşları olmadan oda basit bir çocuk . Ondan korkmuyorum , o gelirse ben ondan kaçacak değilim.''
''O basit bir çocuktan çok daha fazlası.''
Diye mırıldandı . Kafamı sağa sola sallayıp ayaklandım . Tabiki de bu dediğine katılmıyordum . Buradaki herkes gibi Dylan da bir öğrenciydi tek farkı sarsılmaz egosu ve havasıydı . Benim gözümde ne çizdiği imaj gibi kötü bir çocuktu ne de yaratılan tek yakışıklı çocuk .
Binaların arasından çıktım ve az önce oturduğumuz banka yürüdüm . İkisi de hala orada duruyordu. Üzerlerinde sessizlik hakimdi.
''Hadi gidelim.''
Dedim neşeyle. İkisi de önce yüzüme ardından boynuma baktılar.
''Bulmuşsun.''
Diye zıpladı birden Amelia . Gülerek kafamı onaylarcasına salladım . Birden gelip üstüme atladı ve sarılmaya başladık . Neden sarılırken sağa sola sallandığımızı bilmiyordum ama Amelia her sarılışımız da bunu yapıyordu . Bir kaç saniye sonra iki güçlü kolda bize katıldı ve biz aptal görüntümüze aldırmadan sarılmaya devam ettik. Sonunda aralarında kalmış ve nefes alamaz olduğumda yavaşça kollarının arasından fırladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mühürlü Melek
FantasiaBen kimdim? North London Lisesinin sıradan bir öğrencisi mi yoksa çikolata bağımlısı bir kız mı? Ah kimi kandırıyorum benim hayatım hiç bir zaman normal bir kız gibi olmadı. Ben bir mühürlü melektim. Diğer yarısını arayan ve bulduğunda mühürden kur...