Chanyeol
Bir harikaydın sevgilim
Bir melek gibi süzülüyordun
Tüm gece ağzım açık seni izledimBaekhyun
Beni utandırmayı kes..
Ve iltifatlarını da
Öyle olmadığını biliyorsunChanyeol
Alakası bile yok
Ben gerçekleri söylüyorum
Kusursuzsun bebeğim
Kusursuzluğun belki de tek kusurun
Ama o kusurun bile kusursuzBaekhyun
Abartılı konuşma
Mübalağa yapıyorsun resmen
Ah... Bu utanç vericiChanyeol
Elinden tutup seni sahneye çektiğim o an var ya...
Nefesim kesildi...
Beyaz takımın içinde bir melek gibi parıl parıldadın gökyüzümBaekhyun
Chanyeol-ah
Böyle konuşma lütfen...
Tanrım nefesimi kesiyorsunChanyeol
Böyle konuşmam gerekiyor çünkü bu bir teklifin başlangıcı sevgilim
Ve şimdi dışarı gelmenin tam zamanı
Haydi sevgilim
Bekliyorum seni***
Baekhyun mesaja baktı ve gözlerini kocaman açtı. Bu deli adam üzerindeki pijamalarla aşağıya gelmesini mi istiyordu? Ah... İstemese bile gitmek zorundaydı. Onu bekletmeyi sevmiyordu.
Üzerindekini umursamadan aşağıya indi ve onun için hazırlanmış mumlarla çevrili alana bakıyordu. Yerlerdeki gül yaprakları tek bir kişi gösteriyordu; Park Chanyeol.
Ona bakarken önünde bir mikrofon vardı. Arkalara baktığında orada bir müzik seti görmüştü. Uzun olan ona gülümsedi ve birkaç el hareketinden sonra şarkı başladı.
"Spent twenty four,
I need more hours with you,
You spent weekend,
Getting even, ooh"Dediğinde gülümsemişti, Baekhyun. Bu şarkıyı seviyordu ve Chanyeol şimdi karşısında Adam Levine'den bile derin olan boğuk sesiyle ona bu şarkıyı söylüyordu. Hayali gerçek oluyordu.
"
We spent the late nights
Making things right, between us
But now it's all good baby
Roll that Backwood baby
And play me close.
"
Bunu dediğinde Chanyeol, minik çocuğu kendine çekmiş ve gözlerinin içine bakarken şarkıyı söylemeye devam etmişti. Bir yandan da ellerinden birini onun beline koymuştu.
"'Cause boys like you
Run around with guys like me
'Til sundown, when I come through
I need boy like you, yeah yeah"Dedikten hemen sonra Chanyeol'ün kaydettiği kısmı girmişti arkada duran Sehun ve Jongin. Çünkü şu anda Chanyeol ona hayranlıkla bakan çocuğu öpüyordu, delilercesine.
***
Sonunda aşkla dolu öpücükler sonlandığında Chanyeol, cebinden biriktirdiği tüm parayla özenle seçerek aldığı Cartier'in Sonsuzluk Şeridi adı verdiği ve çevresinin gökkuşağı rengindeki değerli taşlarla süslenmiş evlilik teklifi yüzüğünü çıkardı. Ve tek dizinin üzerine çöktü.
"Tek taş almak isterim ama hepsi fazla kadınsıydı. Ben de ikimiz için bu derin anlam barındıran yüzüğü seçtim sevgilim. Lütfen, tıpkı bu Sonsuzluk Şeridi adındaki yüzük gibi benimle sonsuz olur musun, Mon Ange?"