atelier

262 19 6
                                    

Hepinizi çok seviyorum ve yıllar sonra ben geldim.

Dami,tüm fotoğrafları mesaj yoluyla kendine attıktan sonra Taehyung'un geldiğini gördü ve telefondan mesajları silip geri yerine koydu.Hızlı adımlarla yerine oturan tae hemen eline telefonunu almıştı,tedirgindi.

"Telefonuma baktın mı Dami" donuk bir ses tonu ile söylemişti.
Ne diyeceğini bilemeyen Dami,düşündü.aklındaki fikire uygulamalı mıydı?evet.
"Hey Taehyung-shi " Dami eline telefonu aldı ve Jinin fotoğrafını Taehyunga gösterdi.
"Eğer bunu bu tatlı çocuğa göstermemi istemiyorsan,benimle çıkarsın.Ha eğer istersen bende herkese bunu yayarım güzel sevgilim"
Dami bunu hızlı bir şekilde söylemişti,me yaptığını kendide bilmiyordu ama işi güzel gidiyordu.O yandan Taehyung ise...o çaresiz ama bir o kadarda sinirliydi şuan onu öldürebilirdi,tek bir saniye bile düşünmeden hemde.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen"Sinirle Dami'ye baktı.

"Ne mi yapıyorum"diğer fotoğrafı gösterdi,Jinin odasında çekilmiş bir fotoğraf.
"Hiçbir şey yapmıyorum sadece küçük bir sürpriz yapayim dedim sana yakışıklım" Dami elini Taehyung'un boynuna koydu ve hafifçe okşadı.Sinirden deliren Taehyung'un kendine hakim olması gerekti çünkü o öfkesini kontrol edemeyen biriydi.
"B-Bak Dami eğer bir şey yaparsan seni sikerim tamam mı sürtük kız!"Taehyung ,Daminin kulağına fısıldayıp sandalyeyi düşürerek hızla resim odasına yönelmişti.Sinirini üç şey geçirebilirdi çünkü:'O'nun mezarına gitmek,Jin ve resim yapmak...
Taehyung hızla merdivenleri çıkıyordu.Herkes görebilirdi ama Jin'in görmemesi gerekti ve Dami ilk başta ona göstericekti,bunu biliyordu.Her ne kadar umursamasada içindeki Jin'in onun yüzüne bakmayacağı korkusunu anlatamıyordu.Eline kalem alıp sayfalarca resim yapmak ve çöpe atmak istiyordu.
Güzel sanatlar fakültesine vardığında içeride birisinin olduğunu gördü onu kovarım mantığıyla içeri girdi ama karşısında ağlayan bir Jin görünce planları Yok olmuştu.Yanına yavaş adımlarla gitti kötü çocuk Kim Taehyung.Elini yavaşça masum oğlanın omzuna koydu.
"İyi misin Jin?"
Jin irkilmişti.Kafasını çevirdiğinde Tae'yi görünce şaşırmasına engel olamamıştı.Ama gelmesi iyi olmuştu onun için,belki de en çok ihtyaç duyduğu zamandı.
"İ-iyim,saol?Senin burada ne işin var"
Eliyle yanaklarından akan yaşları sildi ve buruk bir gülümseme sergiledi.Taehyung bu cevapla tatmin olmamıştı Jin'in yanına oturdu ve tüm kötü duygularına bir kenara bırakıp odaklandı bu saf varlığa.
"Anlat bana Jin.Her an kadar aramızda bir şey olmasada anlat.Ben sana yardım etmek her şeyden çok istiyorum."Jin,karşısındakinin gerçek Taehyung olmadığını düşünüyordu çünkü onun tanıdığı Tae kaba ve serttir.Jin sandalyede dikleşti ve elinden kalemi bırakıp yanındaki adama döndü.
"Taehyung ne yapacağımı bilmiyorum.O nasıl gider aklım almıyor.Ben inanamıyorum Taehyung inanamıyorum..."Jin'in göz yaşları tekrardan gelmeye başlamıştı.
Anlamamış olan Taehyung elini Jin'in yüzüne koydu.Bu cesaretli hareketten dolayı kendine sövüyordu ama bir yandanda tebrik ediyordu.

"Kim gitti Jin" Jin,Tae'ye yaşlı gözlerle baktı.
Jin cümleleri kafasında toparlamaya çalıştı.
"kuzenim ,benim bir parçam olan kişi"
Jin'in ağlaması artmıştı ve devam etti.
"Onu öldürdüler,Tanrı onları kahretsin"
Taehyung,Jin'in yüzünü okşadı.Gözlerini açıp kendisine bakan bir Jin buldu.
"Jin eğer sen istersen " elini okşar. "Onu öldürebilirim "










Hello...
sınavlardan dolayı hep offlineım
ama cidden girmeye çalışıyorum
sizi seviyorum~~

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 14, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Love Me Like An Angel | Taejin •Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin