Bölüm 2

404 35 0
                                    


Araba son hızla gecenin zifiri karanlığında ilerliyordu. Aile olarak aylar sonra geçirdikleri ilk akşamdı. Herkesin neşesi yerindeydi. Efil ailesine bağlı bir çocuk olmuştu. Onu çok seven anne ve babası onu her ne kadar şımarık yetiştirmiş olsa da Efil şımarık bir kız olamamıştı. Anne ve babası arabanın içinde şarkılar söyleyip eğlenirken Efil'in onların neşesini izliyordu. Gülümsüyordu. Bu kadar şanslı olduğu için Tanrı'ya şükür etti. Efil'in kısa bir süre gözlerini kapadı. Kendisini hasta hissetmesine rağmen ailesine belli etmemişti. Yoksa bu güzel akşam yemeği ve bu güzel anlar ertelenebilirdi. .

Kısa bir süre sonra fren sesleri kulakları sağır edercesine çınladı.

Mutlu ailenin kahkahaları tam da o anda yarıda kesilmişti...

***

Karanlıkta duyabildiğim siren sesleri kulaklarımı sağır ediyordu. Gözlerimi açmak istedim. Göz kapaklarıma ağırlık çökmüştü.

Dudaklarımda ki metal tadına yüzümü buruşturdum.

Nefeslerim derin ve yavaştı.

Gözümü açabildim. Kanlar içinde yatan anne ve babamı gördüm.

Çığlık atmak istedim. Bağıramamıştım. Bize doğru koşan insanlar vardı.

''Acele edin. Çabuk olun'' birbirlerine bağıran insanlar...

O insanlar arasında annem ve babamın sesi yoktu.

''Baba ben-i duyuyor musun?'' Sesimi kendim zor duymuştum. Babam sessizdi. Kanlar içerisinde derin bir uykudaydı. Uyuyordu. Hareket edip kalkmak istedim. Üzerimde ki ağırlık beni özgür kılmıyordu.

Annemin hareket ettiğini gördüm. Başını yavaşça çevirdiğinde yüzü kanlar içinde kalan annemin gözleri kapalıydı.

Siren seslerine ve tüm gürültüye rağmen

''Efil, kork-ma'' Sesinde ki acı...

Sonrası karanlıktı. Sonsuzluktu. Ölüm böyle miydi?

Bana yabancı bir ses kulaklarımı sağır edercesine bağırdı.

''Kız yaşıyor!''

Sonrası derin bir sessizlikti...

Kiralık MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin