Bölüm 3

417 43 15
                                    


Kâbus 'tan uzak bir uyku uyumamıştım. Yine aynı kâbus, yine aynı acı beni bu sabahta yalnız bırakmadı. Gözlerimi açmadan, yatakta uzanıp gördüğüm kâbusun gazabından kurtulmaya çabaladım. Başarısızdım.

Yıllar geçse de belki ben her sabah bu kâbusların etkisinde kalacaktım. Avuçlarımı sıktığımı son anda fark ettim. Gözlerimi aydınlığa açıldığında alçak tavanın duvarlarına baktım.

Pişmanlıklarım vardı. Pişman olduklarım, zamanı geri alabilsem bir daha yapmayacaklarım.

O gece hasta olduğumu anneme söylemiş olsam, evden hiç çıkmazdık.

O gece arabada gözlerimi kapatmasam belki anne ve babamı daha çok görebilirdim.

O geceyi haftalar önce planlamasaydım.

O lanet kaza olmazdı.

Pişmanlıklarım bana sonsuz acı armağan etti. Ailemi benden kopardı. Dudaklarımı sıktım. İçten içe çığlık atmak istiyordum. Ağlama isteğimi bastırmadım. Gözyaşlarım sessiz aktı. İki tabuta birden sarılmak için küçüktü kollarım, karanlık sonsuzluğa gömdüler. Yanımda bana destek olmak için bulunan samimiyetsizlik kokan insanların acımalarına dayanamıyordum.

Bana acımalarına ihtiyacım hiç olmamıştı.

Annemin son sözüydü. Korkma...

Oysa onlar benden koparıldığı günden beri korkuyordum. Kimsesizdim. Yalnızdım...

Uzandığım yataktan kalkıp oturdum. Gözyaşlarım dizlerime akıyordu. Tanrım, küçük omuzlarım için bu acı çok ağırdı...

''Efil'' Carl'ın sesini duyunca başımı geriye çevirip ona baktım. Uyku mahmuru olan Carl'dan gözyaşlarımı saklayamamıştım.

''Kötü bir rüyamı gördün?''diye sordu. Cevap vermedim. Ellerimle yanaklarımda ki gözyaşlarını sildim. Carl yanıma gelip boynuma sarıldı. Sessizdi. Acımı dindirecek bir cümle bulamıyordu.

''İstersen bugün başlama işe dinlen, kursta yok nasıl olsa'' Carl kollarını benden ayırdı. Gözlerime baktı. Cevap bekliyordu. Boğazımı temizledim.

''Hayır, evde kalmak istemiyorum'' kısa bir cevap verdiğimde Carl gülümsedi. Moralim bozuksa toparlamasını bilen insandı.

''Süper, o zaman ben kahve yaptım. Hadi gel'' Elimden tutup beni oturduğum yatağımdan kaldırdı.

''Ne kadar hızlısın'' Kendimi gülümsemeye zorlarken birlikte mutfağa geçtik. Ben mutfakta ki küçük masada ki yerimi almıştım. Carl kahveleri fincana koyarken onu izledim.

Bu aralar Carl'da durgundu. Sadece bana belli etmiyordu. Sevgilisi tarafından aldatılmış olmasını bile umursamıyordu. Ya da acısını kendi içinde yaşıyordu.

''İşe gitmeden önce ne yapmak istersin'' diye sordu. Kahve fincanları ile masaya oturdu.

''Hiç bir şey''

''Hadi ama Efil, biraz canlan'' dedi. Kahkaha attı. Kahkahasında acı sezmiştim ya da ben yanlış sezmiştim. Kahvesinden bir yudum aldı.

''Hava ne kadar karamsar olsa da sen canlı ol'' dedi. Benim gerçekten iyi olmama isteyen Carl'ın yüzüne gülümseyerek baktım.

''Teşekkür ederim Carl'' Carl ne olduğunu anlamayan gözlerle yüzüme bakmaya başladı.

''Yaptığın her şey için Carl, teşekkür ederim'' Yüzümde tebessüm belirdi. Carl'ın bir ara gözlerinin dolduğunu görmüştüm. Ya da ban öyle gelmişti. Carl sıcacık gülümsemesi ile yüzüme baktı.

''Her zaman Efil, her zaman yanındayım. Yeter ki gül'' Mutfak masasın da yarım saat oturup kahvelerimizi içtik. Tek kahve ile yetinmeyip kendimize bir fincan daha sade kahve daha yaptık. Birlikte sohbet ederken Carl bana çalıştığımız yerle ilgili detayları anlattı. Oldukça kalabalık ve Londra'nın sayılı gece kulüplerinden biriymiş, Türkiye adımımı bile atmadığım kulüplerden birinden çalışacaktım. Üstelik bir barmen olarak...

Tanrım...

Param bitmiş olmasa böyle bir işe tenezzül etmezdim. Annemlerim bana bırakmış olduğu sigortadan aldığım para ile sadece sekiz ay idare edebilmiştim. İstanbul'da ki ev adıma kalmıştı. Satmamış kiraya vermiştim. Kira geliri burada ki ihtiyaçlarıma her ne kadar yetse de çalışmak zorundaydım. Bir zamanlar ailem ile yaşadığım evde bir başka aile yaşıyordu. Doğum evde bizden başka bir aile...

''Efil iyi misin?'' diye sordu.

''İyiyim, bir şey düşünüyordum.'' Onu inandırabilmek adına gülümsedim.

''Tamam, hadi hazırlanıp erkenden gidelim. Seni diğer çalışanlarla tanıştıralım''dedi. Birlikte hazırlanmak için odalara çekildik. Dolaptan elime gelen ik kazağı üzerime geçirdim. Dolaptan çıkardığım kot pantolonu giyindim. Carl odaya girdiğin de bana gözlerini devirerek baktı.

''Ne oldu?'' Soruma karşılık güldü.

''Bu gün başka bir Efil görmek istiyorum. Kot giymeyen''

''Dolabımda iş için sadece bunlar uygun elbise giyilmez ki'' Ciddiyetle söylediklerime aldırmayan Carl bana aldırış etmedi. Dolabıma yöneldi. Özenle giysilerimi incelemeye başladı. Bir dakika boyunca bekledikten sonra dolaptan çıkardığı Türkiye'den aldığım krem rengi, diz üzerinde biten elbiseyi çıkardı.

''Onun iş için uygun olacağını düşünmüyorum. Carl'' İtiraz dolu sesime aldırış etmeden elbiseyi üzerime tuttu.

''Sen benim öyle sıradan giyinip baktığıma bakma Efil, yıllardır orda olduğum için artık pek umursamıyorum. Ama senin ilk iş günün''dedi. İtiraz etmemem için, yüzünde gülümsemesini yaydı.

''Hem bakarsın bahşişler de bol olur''dedi. Göz kırptı.

''Çok kötüsün Carl''
''Biliyorum'' Elbiseyi elime tutuşturdu. Ve odadan çıktı.

Bir elimde ki kıyafete bir aynada ki yansımama baktım. Elbiseyi yıllar önce aldığımı anımsadım.

***

Carl ve Efil evden oyalanmadan çıkmışlardı. Carl'ın tüm ısrarı üzerine giydiği elbise Efil'i rahatsız ediyordu. Elbisenin ucunu kaçıncı çekiştirişi olduğunu sayamamıştı. Carl Efil'in gözlerine 'Yapma artık' der gibi bakıyordu. Efil sonunda pes etmiş, elbisenin kısalığı ile uğraşmayı bırakmıştı. Londra geceye hazırlanırken iki genç kız barın yolunu tutmuştu. Hava hafif rüzgarlıydı. Efil üzerinde ki deri çeketi giymiş olduğuna şükür etti. Carl ise gecenin ne kadar yorucu olup olamayacağını hesaplamaya çalışıyordu. Kendince...

Taksi barın önünde durduğunda Efil binanın ne kadar görkemli olduğuna hayretle bakakalmıştı. Burayı küçük minik bir yer sanıyordu. Hayallerinde canlanan mekan balon misali patlamıştı.

Carl kapıda ki görevlileri başı ile selamlamak ile yetindi. Carl'ın beni rahatlatmaya çalıştığını anlayabiliyordum. Koca gri kapıdan içeri beraber girdiğimiz ortalık sakindi.

Bu gece yeni başlıyordu. 

Kiralık MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin