9(Final)

388 13 23
                                    

En son 4 gün önce yb atmışım hiç uyarmıyosunuz.

Jungkook

Arabama atlayıp sürmeye başladım sevdiğimin evine. Nasıl özlemiştim kokusunu.

Çikolata ister miydi? Gül? Çiçek beklerdi,  belki de.

Pasta mı alsaydım yoksa?

Eli boş gitmek olmazdı.

Şansıma yolun karşı tarafında,  bir çiçekçi teyze vardı. Arabamı kenara çekip park ettim. Hızla karşıya geçerek teyzenin yanına gittim. Jimin, orkide severdi.

"Nonna, bir buket orkide verir misin?"
"Sevdiğine mi götüreceksin, oğlum?"
''Evet nonna, ona götüreceğim."
"Anlat bana bakalım, sevdiğin kızı."
Kız değildi. Erkekti. Olsundu.
"Sapsarı saçları var nonna. Kahverengi gözleri var. Okyanus gibi. Kahverengi okyanus gördün mü hiç sen? Öyle güzel ki. Teni bembeyaz. Bulut gibi. Kalbi... Öylesine temiz ki nonna. Bir bebek saflığında."
Gözleri bana dikti çiçekçi teyze.
"Min Neul."
"Hı?"
"Adım. Min Neul. Sen abayı yakmışsın. Al bakalım. Bu aşk için para istemiyorum."
Gülümsedim. Önünde 90° eğildim.

"Teşekkür ederim, nonna."
Gülümsemekten küçük olan gözlerim, iyice küçülmüş, etrafı görmemi engelliyordu. Eğer hep gözlerimi kapattığımda Jimin'i görecek olsaydım, kör olmak isterdim.
O karanlığımı aydınlatıyordu zaten.

Gözlerimi açmakta çok geç kaldığımı, duyduğum korna sesi ile anladım.

Özür dilerim sevgilim, belki ki bu çiçekleri sana veremeyeceğim.

Park Jimin, özür dilerim. Gözlerimi açmalıydım.






















Pjm

Hızla uykumdan uyandım. Jungkook yanımda çiçeklerle dikilmiş korkuyla bana bakıyordu.(feyk attım zaaa)
"Sevgilim ne oldu? Kan ter içinde kalmışsın."
Hızla yataktan kalkıp sevgilime sarıldım. Özlemiştim. Tenini özlemiştim. Sesini ve kokusunu özlemiştim. Onu özlemiştim. Özlemle dudaklarına yapıştım.

Yatağa çekiştirdiğimde hızla iktirdi. Şaşkınlıkla ona bakakaldım. Ne olmuştu? Yalnış bir şey mi yapmıştım?
"Gel benimle."
"Nereye?"
"Soru sorma Jimin. Gel."

5 saat sonra (eheueheheyey)

Uçakta, bulutların üstünde, Jungkook'un yanında.

Nereye gittiğimizi bilmiyordum. Sorun değildi. Yanımdaydı. Beni korurdu. Huzurla sevgilime sarıldım.

Karanlık...

Ne oluyordu?
Jungkook'un sesi, nefesi hemen yanımda. Kulağımda..
"Korkma sevgilim."
Kafamı aşağı yukarı salladım.
Heycanlıydım. Bir  sürpriz beni bekliyordu anlaşılan.

Uçak yavaşça yere indiğinde Jungkook elimi tutarak beni bir yere sürükledi. Gözlerime az biraz vuran ışığın yok olmasıyla gece olduğunu anladım.

Biraz yürüdük.

sesimi çıkartmadım. Büyülenmiş gibiydim.
Jungkook ne yapacağını bilirdi.

Burnuma dolan deniz kokusunu da eklemeliydim, pek tabii.

Elimi bıraktı. Anında panik duygusu sardı bedenimi. Jungkook olmadan güvende değildim.

"Aç gözlerini , Jimin"
Gözlerimi açmamla, bir iskelenin ucu gül yapraklarıyla doldurulmuş, önümde gözleri parlayan ve elinde alyans olan bir Jungkook beklemiyordum açıkçası.
"J-Jungkook?" dolu olan gözlerim, dayanamadan bir damla yaş akıtı verdi göz pınarlarından.
Ellerimle yüzümü kapattım. Beni ağlarken görmesini istemezdim.

"Aç yüzünü Jimin-ah"
Ellerimi yüzümden çektim. Tam gözlerinin için baktım. Nasıl da güzel parlıyorlardı öyle.

"Jimin. Benim olur musun? Sana Jeon Jimin dememe izin verir misin? Evde yaptığın yanmış yumurtanı yememe izin verir misin? Seninle büyümeme izin verir misin? Benimle ölür müsün Jimin?" (aklıma valla bu geldi daha güzelini isterdim ama özür dilerim)

Ağlıyordum. Güzelliğine ağlıyordum. Sevmesine ağlıyordum. Ona ağlıyordum. Sadece ona ağlıyordum.

"Seninle ölürüm, Jungkook."
"Benimle yaşa, Jeon Jimin."
Parmağıma alyansı taktı. Hiç çıkartmayacaktım. Ayağa kalktı yavaşça. Gözlerimiz parlıyordu.
Ruhumu vermiştim ona. Az geliyordu. Sevgim çoktu. Bütün gün onu düşünüp bu kadar sevdiğim için kızardım kendime, daha çok sevmeliyim diye. Dudaklarımız buluştu. Yetmiyordu.
Az geliyordu dudakları. Sevişmemiz az kalıyordu, sevgimin yanında.
Çok seviyordum. Seviyorduk.
Birbirimize aittik.
Dudaklarına gülümsedim.
"Seninim Jeon Jungkook. Ölene değil, sonsuza kadar seninim. Bu aciz sevgim, az geliyor Jungkook. Sana aşığım"

Ben Jeon Jimin.
Jeon Jungkook'a aşığım.





Böylede musmutlu bir final olsun muu?  Olsun. Çok uzatmayı sevmem bilirsiniz.

Ehehe bunu da angst yapacaktım ama feyk atıp vaz geçtim ehu.

10 bölümlük kısa bir ficti. Hadi yeni kurgularda görüşmek üzere.

Umarım kızmamışsınızdır.
2 tane kadar özel bölüm yayımlayacağım. Sürpriz yapçaktım da kıyamadım dmdfkfjmfm.






INSTAGRAM/ KOOKMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin