Bir.

53 7 6
                                    

"Şimdi ne kaldı geriye?"

"Anılar."

"Bunlar yetecek mi?^"

"Hayır."

"Neden gidiyorsun öyleyse?"

"Kalp ağrısı, fazla katlanılmaz."

"Benim için katlanamaz mısın?

"katlanırsam seni sevemem ki."

...

Oğlan artık yalnızdı. Yalındı. Efsunkâr gecenin en ıssız sokağında, elinde kalan, bitmekte olan sigarası ve sırtındaki gitarı ile. Ölesiye yalnız...

Ne bir renk vardı, ne tebessüm, ne yalan bir sevinç, ne de bir kuş cıvıltısı. Geriye taş bir kalp ve boş sözler kalmıştı. Neye yarardı? Fazla güçlüydü "Acı". Onları güçlendirenlerden değil, yıkan acılardandı. Ne yazık ki her acı güçlendirmiyordu insanı.

En ufak bir mum ışığına aldanırdı oğlan şimdi. Göz yaşlarıyla kızı yâd ediyor, sözleri ile kendini hırpalıyor ve hüzne şiir yazıyordu. Geleceği ve geçmişi ıslak bir kibritle yakmak gibiydi bu gece. İntihar gibi. Soğuk, ancak cazip. Ölümle eşdeğerdi o bakışlar. Belki yazması gereken tek şey, bugün, bu gece, pastasında kalan son mumu üflemekti.

Etrafının biraz daha soğuduğunu hissedince ceketine daha sıkı sarıldı. Ayakları üşüyordu. Kalbi buz tutmuştu. "Şimdi kız olsaydı ah!", Ah olsaydı kız şimdi... omzuna yatardı. Minik bir melodi rica ederdi. Dinlerken kapanıverirdi gözleri. 

Zamansız espriler üşütmüştü oğlanı.

Ya İntihar Bir Mucizeyse? [YunoKen]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin