SORU: Sübûti sıfatlar ne demektir?
CEVAP : Allah-u Teala'nın zatına nisbet edilen ve O'nun ne olduğunu ifade eden sıfatlar demektir. Bu sıfatlara "Zatiye, Vücûdiye" sıfatları da denilir.
SORU: Sübûti sıfatlar nelerdir?
CEVAP :
1- Hayat: Diri olmak,
2- İlim: Bilmek,
3- Sem': İşitmek,
4- Basar Görmek,
5- Kudret: Güç yetirmek,
6- İrade: Dilemek,
7- Kelam: Konuşmak,
8- Tekvin: Oluşturmak.
Bu sıfatların yok sayılması durumunda onların zıttı olan aşağıdaki sıfatlar lazım gelir.
1- Mevt: Ölü olmak,
2- Cehl: Bilmemek,
3- Samem: Sağır olmak,
4- Amâ: Kör olmak,
5- Acz: Aciz olmak,
6- Kerahiyet: İsteksiz olmak,
7- Bekem: Dilsiz olmak.
Maturidi'ler Allah-u Teala'nın subuti sıfatlarına: "Yapmak, yaratmak ve oluşturmak" anlamına gelen: 'Tekvin" sıfatnı ekleyerek subuti sıfatların sekiz adet olduğunu söylemişlerdir.
Bu Tekvin sıfatı yok sayılması durumunda zıttı olan mana lazım gelmez.
Bu Tekvin sıfatı yok sayılması durumunda zıttı olan mana lazım gelmez.
Zira Allah-u Teala hakkında "Tekvin" (yaratmak, yapmak, oluşturmak) sıfatı düşünülebileceği gibi, yaratmamak, yapmamak da düşünülebilir.
Burada yeri gelmişken Allah-u Teala'nın subuti sıfatlarıyla ilgili bazı açıklamalar yapalım:
1- Hayat (Allah-u Teala'nın diri olması),
Allah-u Teala diridir. Bu diriliği ezdi ve ebedi olup başlangıcı ve sonu yoktur. Hudüs (sonradan olma) yada fena vasfında (yok olacak nitelikte) değildir.
2- İlim (her şeyi bilmesi),
Allah-u Teala yerde ve gökte olan her şeyi bilir, ona gizli ve açık diye hiç bir şey yoktur. Kainattaki yaprakların sayısı, çiçeklerin, tanelerin, kumların adedi ve denizlerin damlaları onca malumdur.
Geçmişi geleceği, insanın kalbine gelen düşünceleri, diliyle konuştuklarını, iç ve dışını çok iyi bilir. 0, hazır (görünen) ler ile gaip (görünmeyen) leri bilir.
Gaybı (gelecekte olacağı) bilen yalnız O'dur, başkası bilemez, bilenler de ancak O'nun bildirmesiyle bilebilirler.
0, unutmaktan, şaşırmaktan beri (uzak) tır. Bilmesi kendinden olup duyu organları ve akıl gibi vasıtalarla değildir.
3- Sem' (her şeyi duyması),
Allah-u Teala semi' (duyucu) dur. Sesli ya da sessiz olan her şeyi duyar. Bir kimsenin kulağına fısıldanıp kendisinin duymadığı şeyleri de duyar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ehl-i Sünnet Ve'l-Cemaat
Random"Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacak, bunların içinden bir fırkası ehl-i necat olacaktır." buyurmuş. Ashab sormuşlar: "Yâ Resûlâllah, o kurtulan fırka hangi fırka olacaktır?" Şöyle cevap vermiş: "Benim sünnetimden şaşmayanlar kurtulanlardan olacakt...