Golden Killer - Bangtan Special

"Sadece bir gün..."

Jungkook'tan
'Sadece bir gün...' Diyebilirim sadece. Bugün, uzaklarda bir yerde, yani kalbimde bir kıvılcım oluştu. O duyguyu hayatımda hiç hissetmemiştim. O, o çok garip bir duygu idi. Dedim ya, ilk defa hissediyorum. O yüzden adını da bilmiyorum...
Bugün sınıfa Min Lee adında bir kız girdi. O, işte o kız çok güzeldi. O ateşli bakışları, ince dudakları ile çok masum duruyordu. Onun da benden hoşlandığının farkındayım. Ama onunla birlikte olamam. Babam, benimle evlenecek kızı seçti bile. O kızdan nefret ediyorum. Benden 2 yaş büyük. Fakat onunla evlenme lazım...
Min Lee sınıfa girdiğinde ilk bana baktı. Ve göz kırptı. Anladım ki aramızda çok derinden bir şeyler oluyor. Benim yanıma oturdu. Elim ayağım birbirine girdi. Ne yapacağımı şaşırdım. Bana gülümsedi ve 'Olmaz, benim bir eşim var.' Dedi. İşte o an sanki biri beni kalbimden vurdu. Kanlar yavaş alıyordu sanki ölmeyeyim canım acısın diye. Bende ona evet anlamında başımı salladım. Teneffüste Yoongi yanıma geldi. Sırtıma vurdu ve "Ne oldu lan aşık mi oldun?" Dedi komik bir sesle. Normalde buna gülerim fakat o kadar incinmişim ki onu hızlıca duvara yasladım ve yakasından tuttum. " Bir daha benimle dalga geçersen ağzını yırtarım!" Dedim hızlı bir şekilde. O da geç kalmadı ve bana büyük bir yumruk attı. Ve bir küfür patlattı. Ne dediğini dinlemedim için hatırlamıyorum. Zaten çantamıza aldığım gibi üniverteden dışarı çıktım. Bir çete beni gördü. Ve çantamıza aldı. Bende onlara küfür ettim. Onlar da kaşımdaki kestiği gördüler ve bu dayak yemiş dediler. Sinirlerim alt üst oldu. Cebimden silahımı çıkarttım ve onlara doğru tuttum. Yüzünü pek göremediğim birine yanlışlıkla vurdum. Ondan sonra hatırladığım şey hastanede olmam. Vurduğu kişiden özür dilediğini çeteye söyledim. Fakat onu tanımafıkşarını söylediler. Hemen onun kaldığı odaya girdim. Bir de ne göreyim. O bizim Seokjin idi! Hemen özür diledim. Bana salak olduğumu söyledi. Bende kabul ettim. Fakat affetmiş gibi duruyordu. Polisler yanına geldiler ve ona benden şikayetçi olup olmadığını sordular. Şikayet etmedi. O sırada hayretler şaştı! Ona binlerce kez teşekkür ettim. Fakat beklemediğim bir şekilde bana "Bunu aramızda kanlı da olsa halledeceğiz!" Dedi kızgın bir şekilde. Dediğim gibi... Belki yakında ölürüm.