Don't need you anymore•Fack

Eleven

Jack ve Finn in o mükemmel gününden yaklaşık 3 gün geçmişti. Jack ile Finn beraber yaşamak isteselerde bu çöplük gibi evde bırak iki kişiyi, bir kişi bile yaşayamazdı.

Jack ile Finn arsızca yiyişirken Finn nefessiz kaldığı için dudaklarını çekti.
"Jack, seni çok seviyorum. Ama bu evde yaşayamayız. Gel bir iş bulalım, aileminde yardımıyla güzel bir eve geçelim."

Jack biraz düşündü. "Bunu sonra düşünürüz Finn. Beni çok azdırdın, bana bir sakso borçlusun bebeğim" derken ciddi bir şekilde Finn e bakıyordu.

Finn's POV

Jack in dediği şeyle gözlerim pörtledi. Bu kadar açık konuşması hala beni şoke ediyor. 1 senede ne kadar değişti, ama neyse ben onu seviyorum o da beni. Tek isteğin bu olsun Jack. Doğrusu pasif taraf ben olsam bile bende istiyorum bunları. Bir şekilde kandırıp bana işi çevirmeliyim..

Finn Jack in dediği şeyle arsızca sırıtarak pantolonuna dokundu. İçindeki şeyi sıkarken kendiside çok mutluydu. Jack dayanamayıp Finn i tek hamleyle koltuğa yatırdı. Öpüşmeye başlarken sanki Finn düşmanıymış gibi öpüyordu. Galiba Finn in dudağı patlayacaktı. Jack pantolonunu açarken elinden geldiğince hızlı olmaya çalışıyordu. Finn çıkan şeyle şok oldu. Kocaman bir sertlik vardı ve Jack onu indirmesini istiyordu. Hemde ağzıyla?

Jack oturur pozisyona geçti. Finn koltuktan kalkıp dizüstü Jack e yönelirken Jack sırıtıyordu. Finn ilk başta sertliği eline aldı ve çekiştirmeye başladı. Jack in inlemelerini duyunca daha çok azan Finn, sonunda Jack in penisini ağzına aldı. Bir yandan yalayıp diğer yandan ağzıyla gitgel yapan Finn, en az Jack kadar azgındı. Artık hızlanmıştı. Jack elini Finn in başına koydu ve sonuna kadar soktu.

Jack inlemeleriyle karışık onun çok iyi gittiğini söylerken hala boşalmamıştı. Finn elinden geleni yapıyordu ancak Jack e bu galiba yetmiyordu.

Finn kalktı ve üstünü giyindi. Odadan gözleri yaşlı çıkarken Jack hala ne yaptığını düşünüyordu.