Selam, bişey sorabilir miyim?

1.3K 37 11
                                    

Kimse bulamaz, dünya dokunamazdı bize.
Kumdanmış kalelerimiz...
Ne yeminler etmiştik oysa birbirimize..
Hükümsüzmüş sözlerimiz.

İnanç Şanver "Gölgeler" 

Herkese merhaba ben ruhunda hayallerini kalbinde vatanını yaşatan genç bir polis adayıyım. İstedim ki hayallerim mısralarda hayat bulsun. "Alo 155: Aşık oldum! " hayattan, sizin içinizden bir hikaye. Keyifli okumalar diliyor okuyan ve destek veren herkese sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.. :)

*Selin

Odamın kapı ziliyle irkildim. Kapıyı Teen Wolf posterleriyle kaplamam yetmezmiş gibi birde antika kitapçıları andıran bir zil takmıştım.

"Selin, sıcak çikolata getirdim kızım"

Gözlerimi laptop'tan kısa bir süreliğine ayırdım ve kapıdan giren anneme gülümsedim. "Bir tanesin biliyorsun dimi? " Saçlarını eliyle havalandırıp "biliyorum tatlım." dedi gülerek.O çıkınca iki adımda ayağa kalkıp komodinin üzerindeki kupayı aldım.  Kış mevsiminde bayıldığım bişey varsa bu kesinlikle sıcak çikolataydı. Mevsim aklıma gelince gözlerimi hüzünle takvime çevirdim. Ygs' ye sadece Ocak ve Şubat kalmıştı. Kendimi 'aralığın birindeyiz, aralığı da kat' diyerek tatmin etmeye çalıştım.

Çalışmadığımdan değil tam anlamıyla hazırdım ama ygs sonrası olacak Polis Okulu mülakatları ve yazılı sınavı beni korkutuyordu. Bu benim en büyük hayalim. Kendimi tanıtmadım değil mi? Bu aralar fazla unutkanım. Adım Selin , koyu bir Teen Wolf hayranıyım. Aslına bakarsanız birsürü yabancı diziyi bir arada izliyorum. Ve en büyük hobilerimden birisi de senaristlere sövmek. Örneğin 2 Broke Girls' te neden Max'e kalıcı bir sevgili bulamıyorlar yahu?.. Yada How IMet Your Motherın bitmesi... Aklıma gelince gene üzüldüm ve sıcak çikolatamdan bir yudum aldım. Hiçbirsey o dizinin yerini tutmuyor cidden.

Kapattığım laptop'u tekrar açtım ve facebook profilimi tıkladım.  Anasayfadan polis olmak istiyorum. com'a girdim. Buraya günde birkaç defa giriyorum çünkü sürekli güncelleniyor ve yeni duyurular yapılıyor. Saçlarım gözümün önüne gelince pes ettim ve kalkıp dolabimin önüne geçtim. Sıkı bir topuz işimi görürdu. Saçlarım belimden biraz yukarda hafif dalgalıydi ve gözlerimle aynı çikolata kahvesi rengiydi. Ama sınav telaşı yüzünden epey yıpranmıştı. Tarakla hepsini önüme doğru taradım ve elimdeki tokayı geçirip bir iki defa döndürdüm. İşim bitince yaptığım modele gururla baktım. Sonra tekrar yatağa zıpladım ve bağdaş kurdum. Kazananlar yorum yapmıştı. Bakarken derin bir iç çektim. Bu konuda aklıma takılan birsürü şey vardı, içlerinden birini eklersem belki sorularımı cevaplardi. Belki..

Elimi mouse'un üzerinde gezdirirken kupada kalan son çikolatayı da içtim. Birkaç kişi bulmuştum ama hepsi tekinsiz tiplerdi ve polis olacağım derken başıma bela almak en son isteyeceğim şeydi. Sadece bir kız vardı kazandım yazan.  Onu ekledim ve sonra altındaki profil dikkatimi çekti. Balıkesir pmyo yazmıştı. Tanrım, benim istediğim okul! Bir süre gözlerim ekranda takılı kaldı ve sonra profiline tıkladım. Bulut Altınay. İsmi dikkatimi çekmişti. Umarım yardımsever'dir diye düşünerek ekleme tuşuna bastım.

"Selin!"  annem muhtemelen yeni aldığı bir aksesuarı gösterecekti. Aceleyle laptop'u kapattım ve odadan çıkıp koşarak annemin yanına gittim.

*Bulut

"Kimin yeğeni be!"

"Kanka üniformayla poz vermezsen daha da konuşmam."

"Çarşı izinleri akarrr. "

Kalabalık başımı ağrıtmaya başlayınca müsade istedim ve evin önüne çıktım. Merdivenlere otururken istemsizce gülümsedim. Küçüklük hayalim gerçek olmuş ve polis okulunu kazandığım bu yaz açıklanmıştı. İlk senem gayet rahat geçiyordu. Dersler, arkadaşlar... Balıkesir pmyo hayallerimin şekil almış şekliydi. 15 günlük iznimi kullanıp İstanbula ,evime dönmüştum. Akrabalar ve arkadaşlar evi basana kadar gayet iyi hissediyordum aslında. Güldüm. Birkaç  tane baş belası arkadaşım da gelmişti.

Şaka maka ilkokuldan beri beraberdik ve kardeş gibi olmuştuk. Berk üniversite kazanamamıştı tekrar hazırlanıyordu. Tunç Makine Mühendisliği okuyordu ve Mehmet babasının yanında çalışıyordu, lise terkti yani. Ama o da polislik istiyordu ve şakasına bana devrem olarak seslenir hala. Ha bu arada devrem bizim buralarda aynı dönem polislere denir. Birde badi var tabi. Aynı yataklı ranzayı paylaştığın kişi. Kafama bir kep gelince dönmemle üzerime iki kişinin atlaması bir oldu.

"Yavaş olun oğlum." güldüm ve berk'i üzerimden çektim. "Neyin var birader senin için geldik" Mehmette başıyla onayladı. Başımı salladım. "Sağolun da yorgunum herhalde, daha bugün geldim." gülümsedim. O sırada  telefonumdan gelen melodi dikkatimi dağıttı. Çıkarıp kilidi açtım. Facebook'tan 6 mesaj 22 bildirim ve 1 de arkadaşlık isteği vardı. Gözlerim ağrıyordu, bakmadan kapatmaya karar verdim.

"Oğlum baksana mesajlara, bahse varım hepsi kızlardandır. " Mehmet sırıtınca berkte ona katıldı. Omuzlarına vurdum ve mesajları açtım 4'u kızdı 2'si erkekti. İsimlere bakıp bildirimleri açtım. Sadece sonra diğerlerine eklenmesin diye bakıyordum. "Oha!" başımda Tunç'un sesini duyunca dönüp ona baktım ve güldüm.  "Noluyor lan" "Abi kepli fotoğrafını 188 kişi beğenmiş. " Gözlerimi devirdim.

"Bende önemli bişey zannettim." Tunçta berk'i itti ve yanına oturdu. "Pekala." dedim ve kilide basarken mehmet aldı elimden telefonu. "Arkadaşlık isteği var abi."

  Üç tane cin gibi arkadaşınız olunca dinlenemiyordunuz. "Gördüm aç önemli bişeyse eklerim, bazen pmyo devreler falan ekliyor." Önümdeki yapraklardan birini elime aldım. Sonbahar yeni bitmişti. "Kız..."  "Sil" dedim beklemeden. Ekleyen kızlar yüzünden arkadaş listem 800'u geçmişti. "Bu kız önemsiz mi yani?" deyip telefonu gözüme soktu Mehmet. Ekleyen Selin Göker isimli bir kızdı. Profil fotoğrafı açılınca bir süre baktım. Sonra onayladım. "Sil" diye taklit etti berk. Mehmetle Tunç da kahkaha attı. "Ne var oğlum." dedim gülümseyerek. "Noldu abi, kızı görünce onayladın" omuz silktim. "Kendi işinize baksanıza siz."

Profil fotoğrafı çok güzeldi evet. Uzun kahverengi saçları ve siyaha yakın gözleri olan bir kız vardı ve sanırım sinemada çekilmiş bir fotoğraftı. Ama dikkatimi çeken kapak fotoğrafıydi. Ekranda duran benim okulumun resmiydi ve 'Amaçlara ulaşmak için ilk adım hayal etmek'  yazıyordu. Akrabalar evden çıkmaya başlıyordu. Çocuklarla beraber ayaklandık ve eve yürüdüm. Herkesi ugurladıktan ve sözlerini aldıktan sonra geriye bizimkiler kalmıştı. "Yarın 10'da kapındayız" Tunçla Berk böyle derken Mehmet "Kanka bende isterdim de iş.."dedi. Babasına yardım etmesi gerekiyordu. Ufak bir bakkal dükkanları vardı ve tek geçim kaynakları orasıydı.

"Hey daha 14 gün burdayım önemli değil." dedim ve elini sıktım. Hepsi uzaklaşırken arkalarından baktım ve eve doğru yöneldim. Odama girerken telefonumu fırlatmamla flaşının yanıp sönmesi bir oldu. Tişörtümü çıkarttım ve telefonu elime aldım. Parlak ekranda bir cümle yazılıydı sadece.

"Selam, bişey sorabilir miyim? "

Bölüm sonu :) Yorum ve voteleriniz benim için çoook önemli wattpad ailesine katıldığım için çok mutluyum! ^-^

Alo 155: Aşık oldum!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin