xest 'vk• [TAMAMLANDI LAN]

•6•

Taehyung koşmaktan dolayı nefeslerini düzenlerken otoparkta arabasının kapısına yaslanıp saatini kontrol eden patronunu gördü.

Adımlarını oraya yönlendirmiş ve patronunun telefonda ki garip halini aklından atmaya çalışmıştı. Birlikte yemek yemek mi? Hah, kaç senedir şirkette çalıyordu ve Bay Jeon'un ilk defa böyle bir teklifte bulunduğunu görüyordu. Birlikte ancak, şirket yemekleri veya akşam yemeğinde yapılan anlaşmalar olunca yerlerdi. Bunu dışında ayrı olarak sadece ikisinin yiyecekleri bir yemek Taehyung'u garip hissettiriyordu.

Patronunun bu garip davranışlarına kafa yormayı sonraya erteledi. Ortada bir neden yokken birden böyle davranmasının tek bir nedeni olabilirdi. Ya patronu dengesizin tekiydi, yada Taehyung böyle şeyleri anormal karşılayan biri olduğu için ona garip geliyordu.

İçindeki ses patronunun dengesiz herifin teki olduğunu onayladı.

Dikkat çekmek için boğazını yalandan temizlemiş ve patronunun bakışlarını kendisine çevirmesine sebep olmuştu.

"Gidelim."

Jungkook beklemeden sürücü koltuğuna binerken Taehyung ne yapacağını şaşırmıştı. Eğer öne oturursa çok samimi olacaktı. Arkaya oturursa da sanki Jungkook ona şoförlük yapıyormuş gibi hissedecekti.

Jungkook'un lüks aracın içinden ona hızlı olması gerektiğini söylediğini duydu. Arkada oturma fikir daha kötü geldiği için kendini öne attı. Jeon'un ne tepki verdiğini bakmak için kafasını ona çevirdiğinde onun normal karşıladığını hatta umursamadan arabayı çalıştırıp otoparktan çıktığını gördü.

Kasılan bedenini gevşetirken eline aldığı dosyaları dizinde tutuyor ve bakışlarını dizlerinden kaldırımıyordu.

Sanki camdan dışarıya baktığı anda veya kafasını kaldırdığı zaman Bay Jeon'un gazabına uğrayacakmış gibi hissediyordu. Değişken ruh hallerinden dolayı korkutuğunu kendine itiraf etmeliydi.

"O elindekiler de ne?..."

Taehyung'un bedeni az da olsa gevşerken dizinde tuttuğu dosyalara bakan patronunu gördü.

"Ah, bunlar Min Ho Bey'in bakmamı istediği anlaşma maddeleri. Hazır boş vaktim varken kontrol etmeliyim diye düşündüm. Ayrıca eğer maddelerde anlaşma koşullarımıza aykırı herhangi bir şeye rastlamazsam yarınki ofis ziyaretinizde size yardımcı olması için Hangsun'a bunları iletebilirim."

Jungkook kavşağı dönerken istemsizce kaşlarını çattı. Taehyung ise patronunun kaşlarını çattığını görünce yutkundu. İşte geliyordu...

"Neden sen gelmiyorsun da Hangsun geliyor?..."

Taehyung gözlerini büyütürken patronunun bu bencil halinden dolayı bıkmıştı. Sürekli olarak her yere Taehyung'u götürüyordu ve ofiste başkasının yapması gereken görevleri bile Taehyung'a vermeye başlamıştı. Taehyung neden buna katlandığını bile bilmiyordu. Hâlbuki e-mail yoluyla bir çok şirketten yüklü bir miktar da iş teklifleri alıyordu. Jeon Holdingten ayrılmak onun zararına değil yararına olurdu.

İçinde yanan alevlere oranla saygısını ve üslubunu takındı ve oldukça sakin bir şekilde Bay Jeon'a döndü.

"Hangsun bu proje için iki ay sürekli olarak çalıştı Bay Jeon. Onun imzasının olduğu projenin anlaşmasını yapmak için ben değil, onun gitmesi gerekiyor. Bu yüzden size eşlik edecek kişi Hangsun olacak efendim."

Jungkook arabayı durdurdu. Ajummanın restoranına gelmişlerdi ve buna rağmen ikiside arabadan çıkmıyordu. Jungkook ölüm yavaşlığında olan bakışlarını Taehyung'a çevirdi. Bencil biri olduğunu kendisi de biliyordu, yine de bu Taehyung'un kendisi ile gelmemesi için bir sebep değildi. Taehyung kendisinin sekreteriydi, böyle önemli bir projede tabiki de onun da gelmesi münasip olurdu. Ekstra olarak Hangsun'un gelebileceğini düşünüyordu.