Mehmet okuldan döndüğünde üstü başı toz toprak içindeydi. Annesi Sevim hanim oğlunun halini görünce telaslanmisti "oğlum ne bu halin yine kavga mi ettin sen? Arkadaslarinla kavga etmemeni soylemiyomuyum sana..."gibi sistemler etti Mehmet'e. Aslında Mehmet, kavgacı bir çocuk değildi,ancak arkadaşları onun babasizligiyla dalga geçince öfkesine yenik düşüp kavga ediyordu. Durumu annesine anlatıyor annesi Sevim hanimda çocukların velileriyle konuşuyordu. Ancak buda çözüm olmuyor du.
Mehmet üstünü değiştirmek için odasına çekildi. Sevim hanimda oğluna yemek hazırlamak için mutfağa geçti.
Saat 22:30
Saatin geç olmasıyla annesine iyi geceler öpücüğü vererek odasına geçti Mehmet. Hemen uyumak dinlenmek istiyordu. Hava oldukça sicakti . Odasının penceresini açtı ve uzandi yatağına. Kısa sure sonrada uykuya daldı.
Saat 03:30
Gördüğü kötü bir rüyayla irkilerek uyandı Mehmet. Derin bir iç çekti yatağında dogrularak "ohh be ruyaymis.!" diye de mirildandi. Alnından çenesine doğru inen ter damlalarını sildi elleriyle. Pencereden içeriye süzülen ay ışığı odasını aydinlatiyordu Mehmet'in. Dışarda esen rüzgar, pencere perdesini içeriye doğru salliyordu şiddetlice. Yatagindan kalkıp pencereyi kapatmak istedi.Üzerindeki battaniyeyi tek eliyle kenara attı ve yatağında dogruldu kalkmak için. Ancak ayak ucunda onu seyreden bir kız çocuğu vardı. Bir anda kendini yatağının başlığına doğru çekti Mehmet. Korkudan tüm vücudu kilitlenmişti sanki. Sesini dahi çıkaramıyor sadece izliyordu.
Yatağın ayak ucu kısmında, saçları altın sarısı, gözleri ay ışığından paril paril parlayan, üzerinde ise beyaz uzun bir kıyafet olan kız dakikalarca öylece baktı Mehmet'e. Mehmet in vücudu zangir zangir titriyordu korkudan. Yatağın ayak ucundaki kız yavaşça pencereye doğru ilerledi. Pencerenin önüne gelince durdu ve Mehmet'e baktı tekrar birkaç saniye. Sonrasında usulca pencereden çıktı ve gitti. Mehmet bir müddet kipirdayamadan öylece kalakaldi. dakikalar sonra Anne diye bagirabildi sadece. Oğlunun feryadını duyan Sevim hanim bir hirsimla yatağından kalktı ve koşarak oğlu Mehmet'in odasına yöneldi. Kapıdan içeri girdiğinde gördüğü manzara karşısında neye uğradığını şaşırdı. Mehmet yatağın basucunda iki büklüm olmuş tir tir titriyordu. Sevim hanim hemen oğlunun yanina koştu ve kollarıyla sıkı sıkı sardı Mehmet'i. "geçti Mehmedim gecti " diye teselli etmeye çalıştı.
Mehmet uyandığında, yaninda uyuya kalmis annesinin kolları arasındaydı. Yavaşça annesini uyandirdi. Sevim hanim uyanır uyanmaz Mehmet'in yüzünü avuclarının arasına alarak "Mehmet im... iyimisin" diyerek tekrar tekrar öptü oğlunu. Mehmet olanları anlatmak istedi ama annesininde korkmasını istemiyordu. Kahvaltı masasında annesinin meraklı bakışları altında yumurtasını yerken sadece "kötü bir ruyaydi anne,sen merak etme ben iyiyim" dedi Mehmet. Kahvaltısını bitiren mehmet annesinin dualariyla okula gitmek için çıktı evinden
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN SAHİPLERi-1-
ParanormalMerhaba...Hikaye Bölüm ler seklinde yazılacak ve okuyucuya sunulacaktir. Hikayemizde anlattigimiz olaylar gerçek olaylardan esinlenerek hazırlanmıştır...13 yaşin altındaki okuyucularin bu hikayeyi okumamalari önerilmektedir.