TESADÜF

Bayan Geveze

Bölüm açıklaması sonda. İyi okumalar:Dd

Bu bölümü bana bu hikayeyi yazmamda gerek karakterler, gerek senaryo konusunda destek veren ve yardım eden Ezgi' ye ithaf ediyoruuuum. Çok saol bbqw, her şey için.

Bölüm Şarkısı: Iggy Azalea-Fancy

Gözlerimi açtığımda aşağıdan hafif bi müzik sesi geliyordu. Yattığım yerden doğruldum. Hiç tanımadığım bir yerdeydim. Üzerimde dün geceki elbiselerim vardı. Makyajım dağılmıştı. Ah, hayır. Ben neredeydim böyle? Yataktan hafifçe doğrulup ayağa kalktım. Başım resmen çatlıyodu. Of olamaz nasıl bi ağrıydı bu böyle? Sanırım fazla alkolün etkisiydi. Dün geceyle ilgili en son hatırladığım şey kustuğumdu. Yanımda o bardaki çocuk vardı. Ve sonra... Olamaz hiç bi şey hatırlamıyordum. Nerede olduğuma dair de bi fikrim yoktu. Harika. Gerçekten, harika.

Ürkek adımlarla merdivenlerden aşağı doğru indim. Hiç bilmediğim bir yerde, bu halde ne kadar cesur olabilirdim ki zaten? Aşağı indiğimde televizyonda bir müzik kanalı açıktı ve salonda hiç kimse yoktu. Sessizce mutfağa doğru ilerledim. Kahvaltı masası ve 2 tane servis vardı. Masada oturan kim miydi dersiniz? Dün barda üzerime şarap döken çocuk. Ve aslında bunun dışında da dün geceye dair hatırladığım son kişi.

"Oooo, sonunda uyanmışsınız Bayan Geveze."

"Ya sen naptığını sanıyorsun? Benim senin evinde ne işim var? Sarhoş halimden yararlanıp zorla getirdin beni dimi? Sen ne pislik birisin ya. Çabuk söyle neredeyiz biz, gidicem ben. Telefonumu ver çabuk arkadaşımı arayacağım. Kaçırdın dimi beni zorla?"

Bunları söylememe rağmen, hiç bir cevap vermeyip gülmeye başladı bay sapık. Evet, gülüyodu. Hatta kahkaha atıyordu. Yüzünde resmen alaycı bi ifade vardı. Ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk böyle gerçekten hiç bir şey anlamıyordum.

"Sen keşke hep uyusan ya ne güzel hiç sesin çıkmıyor öyle. Şimdi uyanır uyanmaz başladın konuşmaya. Öncelikle Bayan Geveze: Ben senin sarhoş halinden yararlanmayacak kadar zevkli bir adamım. Birinin sarhoş halinden yararlanacak olsam, inan bu sen olmazdın. Üstelik seni buraya getirdim çünkü dışarıda kalma gece diye. Kustuktan sonra yere yığıldın ve uyuyakladın. Zaten kör kütük sarhoş olduğun belliydi. Seni yanına bırakabileceğim kimse de yoktu. Ben de o yüzden seni evime getirdim. Oldu mu? "

Benimle ilk defa bu kadar uzun süre ve sert konuşmuştu.

"İçeriye baksaydın belki arkadaşıma beni bırakabilirdin. İlle de evine getirmen gerekmezdi yani. Neyse yine de saol ne diyeyim ki şimdi. Ha bu arada alttan alttan laf soktuğunu fark etmediğimi sanma canım."

"Alttan alttan değil, bildiğin direkt laf soktum canım. Ben zevkli biriyimdir."

"Egoist"

"Geveze"

"Her neyse, istersen duş alabilirsin bir de. Üstün başın berbat halde gözüküyor. Sonra da seni evine bırakırım hem kurtulurum çenenden."

"Aman istemez giderim ben böyle. Hem zaten giyecek bir şeyim de yok. Ayrıca sana meraklı falan da değilim. Evime gidip kurtulmak istiyo.. ağğğhhhh!"

Of olamaz, başım çatlıyordu. Feci bir ağrı saplanmıştı.

"Neyin var, noldu?"

"Sana ne?"

"Sana söyle, dedim. Bi şey mi oldu? "

Sanki gözlerinde telaşlanmış bir hal vardı. Endişeleniyor muydu? Benim için? Yok daha neler.