Benim Sevgilim Katil

Roma

Multi=Roma aşk çeşmesi
Ebrar'dan
Sabah gözlerimi açanda Umut banyodan çıkmıştı gülümseyerek
"Günaydın gidiyor musun" dedim bana yaklaşıp anlımı öpüp
"Sanada günaydın evet çıkıyorum" dedi o odadan çıkınca bende banyoya gidip rutin işlerimi hallettim üstümü değiştirip aşağıya indim Umut'da o sırada çıkıyordu seslendiğimde durdu ve bana baktı
"Umut bekle" dedim ona doğru yaklaştım bana merakla bakıp
"Ne oldu" dedi ona bakıp
"Şans öpücüğü almadan mı gideceksin" dedim utanarak gülümseyende hafif yükselip yanağını öptüm bana bakıp
"Bu mu şans öpücüğü" dedi anlamsızca bakıp
"Evet beğenmedin mi" dedim sırıtarak
"Beğenmedim" dedi ve dudaklarımızı birleştirdi ayrılıp
"İşte şimdi şans öpücüğümü aldım" dedi ve çıktı bende arkasından aptalca sırıtarak kapıyı kapatıp kahvaltı masasına geçip kahvaltımı yapmaya başladım

Kahvaltımı bitirende yukarı odadaki telefonumu almaya çıktım telefonu alanda çalmaya başladı Umut arıyordu
"Efendim Umut" dedim
"Ebrar yarım saate kadar benim valizimi ve kendi valizini hazırla 1 haftalığına Romaya gidiyoruz" dedi heyacanla cevapladım
"Tamam hazırlıyorum bay" dedim ve telefonu kapattım Roma benim hayallerimi süslerdi hep Oray'a gitmek isterdim ikimizin valizlerini hazırlamaya başladım belki iş yemeği olur diye üç tane elbise koydum valizler hazırdı şimdi aşağıya indirmek vardı ama önce yüzümdeki morlukları kapatmak lazım morluklar geçmişti ama hafif vardı hafif kapatıcı sürüp valizleri indirmeye başladım valizler ağırdı ve karnıma sancı girmişti ikinci valizi indirirken son basamakta dengemi kaybedip düştüm yere düşmeyi beklerken Umutun kucağına düştüm bana sinirli bakıp
"Çetin'e deseydin o indirirdi" dedi ona Şirince sırıtıp
"Tamam abartma ben indirdim işte" dedim başını havaya kaldırıp sabır dileyip bana baktı
"Hadi gidelim 10 dakka sonra uçak kalkacak" dedi merakla
"Neden Romaya gidiyoruz" dedim beni indirip
"İşlerim için bir hafta kalmasaydım tek gidecektim ama bir hafta kaldığım için senide götüreyim dedim" dedi gülümseyerek arabaya bindik ve havaalanına yol aldık
Havaalanına gelende biraz bekledik beklerken bir tane kız gözüme çarptı gizlicene Umutun fotoğrafını çekiyordu bir dakka bir dakka kız Umutun fotoğrafını mı çekiyor oturduğum yerden kalkanda Umut bana bakıp
"Ne oldu" dedi ona bakıp
"Sadece bir işim var halledip geliyorum" dedim ve kıza doğru yürüdüm kız beni farkedende
"Bakar mısın sen benim kocamın fotoğraflarını mı çekiyorsun" dedim kız yalandan şaşırmış taklidi yapıp
"Nerden çıkardınız hanımefendi" dedi Umut yanıma gelip
"Gel karıcım biz yerimize geçelim" dedi ona dönüp
"Bir dakka kocacığım" dedim ve kıza dönüp
"Bana bak anlımda salak mı yazıyor benim o Zaman ver telefonu bakayım" dedim herkes bize bakıyordu ama umrumda değildi
"Aa ne münasebet" dedi hızla elindeki telefonu alıp bakanda tahmin ettiğim gibi Umutun fotoğrafları vardı kıza gösterip
"Hani çekmiyordun sürtük seni" dedim hızla fotoğrafları telefondan yok ettim ve kıza okkalı bir tokat atıp
"Bir daha göreyim seni gebertirim sürtük" dedim Umutun elinden tutup yerimize geçtim Umut alayla
"Seninde gözünden hiç birşey kaçmıyor" dedi sinirle ona bakıp
"Evet hep senin fotoğrafın vardı bir iki tane gülümsediğin fotoğraf vardı" dedim alayla ellerini kaldırıp
"Benim bir ilgim yok ben bilmiyordum fotoğrafımı çektiğini" dedi sinirle koluna vurup
"Geç sen dalganı geç" dedim bana sarılıp
"Oy benim KARIM kıskanç mı ama elin ağır" dedi ondan ayrılıp
"Umut" dedim gülerek bana sarıldı anons geldi ayağa kalkıp uçağa doğru yol aldık

Uçağın inmesiyle etrafın güzelliğine baktım Romaya gelmiştik Umut bana bakanda
"Beğenirsin umarım" dedi ona bakıp
"Merak etme ben burayı seviyorum" dedim bana şaşkınca bakıp
"Geldin mi" dedi gülümseyerek
"Hayır ben kendimi bildim bileli Roma hakkında araştırma yaptım eğer birgün buraya gelirsem diye" dedim bana bakıp
"İşte o gün bugün" dedi uçaktan inende bir Ada'm geldi
"Umut bey arabanız anahtarı bu kaldığınız otelin adresi" dedi Umut başıyla onaylayıp arabaya doğru ilerledik

Bir otelin önünde durduk çok güzeldi ben otele bakarken Umutun sesiyle irkildim
"Beğendin mi" dedi ona bakıp başımı salladım
"Çok güzel" dedim arabadan inip otelin içine girdik her yer güzel bir dizayn edilmişti Umut beni bir yere çekiştirdi asansöre binip 3. kata çıktık en baştaki odaya girdik etraf çok güzeldi ben dolaşırken Umut ellerini belime sarıp
"Gel sana gezdireyim etrafı" dedi başımla onaylayıp etrafı gezmeye başladık
Odayı gezdikten sonra aşağıda yemek yemeye başladık az be az İngilizce biliyordum ben konuşamasam Umut tercüme ediyordu Umutun telefonu çalıp uzaklaşırken bende etrafa bakmaya başladım erkeklerin hepsi taş gibiydi ama benim sevgilim daha taştı telefonum çalanda Buse arıyordu
"Alo aşkım ne yapıyorsun" dedi ben cevap verende Tahayla konuşuyordu Taha ona aşkım kim diye soranda Busede beni söyledi onların konuşması bitende ben konuştum
"İyi sen be yapıyorsun balayı Nasıl gidiyor" dedim
"Valla Nasıl gitsin iyi sen nerdesin bu kalabalık ses neyin nesi" dedi merakla
"Canım biz Romadayız Umutun işi için bir haftalığına geldik" dedim
"Vay canısı gören diyecek biz evlenmedik yeni siz evlendiniz" diye sitem etti
"Tamam Can'ım neyse ben sizi sonra ararım" dedim
"Vay öyle olsun dönende hesabını ödersin" diye trip attı
"Tamam bay canım" dedim
"Bay"diye telefonu kapattı telefonu masaya koyanda Umutta yerine geçti
"Kimdi" diye soranda cevap verdim
"Kim olacak Buse aradı trip atıp kapattı" dedim gülerek o da gülümsedi
"Bugün biraz gezelim istersin" dedi heyacanla
"Bugün sadece aşk Çeşmesine gitsek" dedim oda heyacanlandığımı anladığında başını salladı hızla yemeğimizi yiyip arabaya ilerledik ve arabaya binip aşk Çeşmesine doğru yol aldık

Çeşmenin Oray'a gelende ele ele Çeşmeye yaklaştık çok güzeldi sessizce fısıldadım
"Çok güzel" dedim Umutta yanağımı öpüp
"Sende daha güzelsin" dedi ona dönüp sarıldım Çeşmeye gelip suya elimi uzattım serin su elime çarpıyordu Umutun elini tutup suya soktum o da benim gibi gülüyordu sonra para alıp Dilek diledik ben Umut'dan bir daha ayrılmama ve güzel bir evladımız olmasını diledim ama kız diledim kızım olursa onun saçlarını örüp tarardım Umut bana dönüp
"Ne diledin" dedi merakla ona bakıp
"Üzgünüm söylemem yoksa kabul olmaz" dedim ben bir sefer ona merakla baktım
"Ya sen" dedim o da sinsice sırıtıp
"Birisi bana 'söylemem yoksa kabul olmaz' dedi" alayla gülende bende trip attım biraz daha gezdikten sonra otele döndük Umut bana dönüp
"Giyin seni yemeğe götüreyim" dedi ona bakıp başımı salladım o odadan çıkanda bende güzel bir tane elbise giydim gözlerime dumanlı makyaj ve kırmızı mat ruj sürdüm saçlarımı dağınık topuz yapıp ayağıma topuklu giydim içeri Umut girende bana büyüleyici bakarken bende ona baktım takım elbise saçları doğal olarak bırakmış yakışıklı olmuştu yanıma yaklaşıp
"Harikasın o yüzden çıkar pantolon ve bluz giy seni bekliyorum" dedi sinirle ona bakıp
"Hayır o Zaman sende çıkar çok yakışıklı olmuşsun" dedim ve devam ettim
"Hem merak etme ben seninim" dedim muzip bir şekilde sırıtıp
"Pek öyle değil ama olsun bakalım" dedi neyi ima ettiğini anladım sonuç olarak haklıydı hiç yakınlaşmamıştık sadece beni dudaklarımdan öpmüştü düşüncelerimden sıyrıldım çünkü Umut elini belime koyup beni kendine çekti
"Gidelim" dedi ve otelden çıkanda Umut etrafa ölümcül bakışları atıyordu
Şık bir mekana geldik içeri girip masaya oturup yemek spariş ettik Umut kendine şarap isteyende bende ona eşlik ettim ne kadar istemesede ben yinede bir kadeh içtim mekandan çıkanda otele döndük odaya girende Umut dayanamayarak benim dudaklarımı öptü bende ona karşılık verdim nefes nefese ayrıldık gözleri farklı bakıyordu
"Ebrar" dedi ve devam etti
"İzin veriyor musun" dedi neyden bahsettiğini anladım utanmama neden olurken artık beklemenin bir lüzumu yoktu yavaşça başımı salladım
"Emin misin istersen fazla ileriye gitmeyiz" dedi ona bakıp
"Artık ne olacaksa olsun" dedim utançla o da başını salladı sevdiğim adamla sevdiğim bir yerde birbirimizin olacaktık
Arkadaşlar bu bölümü beğenirsiniz yazım yanlışları varsa kusura bakmayın bu bölüm hakkında düşüncelerinizi yoruma yazın ve oylarınızı esirgemezseniz sevinirim😘😘