Bölüm 4

135 81 16
                                    

  'Bir masal bitti diye üzülme elbet yerine yenisi başlar ! Yeterki umudunu kaybetme..'

   Kapıdan gelen sesle Besmele çekerek kalktı yataktan Aylin. Gecenin kaçı diye ilk once telefonuna baktı ve saatin 02.00 olduğunu görmesiyle gözleri büyüdü. Bu saatte onun kapısını kimse çalmadı ve gelende olmazdı zaten.Kapının bir defa daha vurulmasiyla kalbi dahada hızlı atmaya başladı. Ne yapmalıydı bilemedi.Akli durmuştu sanki. Kardeşinin uyanmamasinı umarak odadan çıktı.

-Sedef !!

  Gelen ses tanıdık tı ama kimdi.Dış kapıya yaklaştığında sessizce başını kapının hemen yanında bulunan pencereden uzattı. Bu kaç gündür evinde bakımını yaptığı gündüz ise patavatsızlık yapan densizdi. Peki neden gelmiş olabilirdi ki ?

   Bir an kapıyı açmayı düşünse de anında def etti kafasındaki düşünceyi. Aklına gelen en mantıklı şeyi yaptı ve polisi aradı.

...

   Cahit ne yaptığını biliyordu nede ne dediğinin farkındaydı. Arka arkaya kapıyı yumrukluyo 'Sedef' diyerek sesleniyordu. Ne sanıyordu ki sarhoş kafayla. Sedefin karşısına çıkacağını mı?
Arkadan gelen polis sreni sesiyle kapıya  vurmayı bıraktı. Yola doğru döndü ve gözlerini kısarak baktı  polislere.O an içini korku sardı. 'Yoksa Sedefine birşey mi olmuştu? '

- Hayırdır Memur bey birşey mi oldu ?

- Evet birşey oldu bizimle karakola geliyosunuz !

Cahit henüz neler olduğunu anlayamadan iki yanından polisler koluna girerek bindirdiler arabaya.Polis merkezine gelene kadar ne oldugunu sormuş bir cevap alamamış tı. Memurlar farkındaydı sarhoş olduğunun. Nezarete atıp sabah ifadesini alacaklardi.

Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerini açtı. Sırtına saplanan ağrı başını seyretmesiyle 'Allah kahretsin ' diyerek söylendi. Aksam kesin cok kaçırmıştı. Gözlerini tavana dikmesiyle yerinden ziplamasi bir oldu.Şaşırdı bulunduğu yere. Parmakliklara koşar adım giderek bağırmaya başladı.

-Neden buradayim ben biri bana açıklama yapacak mi ?

  Sesine kimse bakmıyor bildiğin duymamazlıktan geliyorlardı.

   Geçen beş saat içersinde Cahit bağırmış çağırmış en son avukat istemişti. Avukatı vesilesiyle ifade vermiş hiç birşey hatırlamadığını izah etmişti. Bazen bazi yerlerde para ve çevre işliyordu gerçekten.

Aylin Cahitin avukatının anlattıklarıyla şok olmuştu. Zavalli adam çok zor günler geçirmiş sevdiğinin ölümünü uzerinden atamamış tı. Kendi kapısına gelme sebebide sadece kurtarıldığı için teşekkür etmek , 'Sedef' diye bağırması ise isim karışıklığı idi. En azından Aylin ve yargı öyle biliyordu. Gerçeği söylemediler tabiki.Çünkü Aylin gerçeklerden dolayi Cahitin kendisini tekrar rahatsız edeceğinden korkacak ifadesini geri almayacakti.

  Bu olayı bir şekilde atlatmışlardı. Cahit bir daha içmeyecegine tövbe etmiş Aylinle ise sadece Avukati muhattap olmuştu. Bu saatten sonra kesinlikle görmeyeceğini görürse aklinin karışacak olduğunu sürekli kendisine izah edip durdu.

....

  Aylin gerçekten üzülmüş hatta iki damla gözlerinden akıp gitmişti bile. Eve geldiginden beri suratı hep asık bir cift kelam edemeyecek kadar bitkindi. Kaani bir akrabaya bırakıp iş arayacağını söyledi. Kendisini çok  yorgun hissettigi için başını koyduğu yerde uyyakaldi.

  Cahit eve gelip uzunca bir duşun
ardından uykuya verdi kendisini.

  Aklından çıkaramadığı sevdasına döndü yüzünü koştu koştu ama yetişemedi. Her ne kadar bağırsada duydu duyduda dönüp bakmadi yüzünü. Biran evel sarılmak istedi Cahit. Issız karanlik sokakları nefes nefese bağırarak ayak sesleriyle doldurarak bitirdi.Ulaşamadı ne yazıkki Sedefine. Umutsuz arkasını döndüğü anda karşısında Aylini gördü.

' Ne işin var burada Aylin ?'

  Elleriyle yüzünü avuçlarının arasına aldi Aylin.Elleri yumuşacık ti.Sıcak nefesi adeta yüzünü delip geçiyordu.

' Ben Sedef Cahit sana geldim ben senin olmaya geldim '

' Hayır sen Aylinsin Sedef değil! '

  Ayak uçlarında kalkıp ıslak dudaklarını bastırdı Cahit'in dudaklarına . Cahit ilk olarak donup kalsada oda karşılık verdi sevdiğine. Sonra bir anda itti kendinden.

' Sen Aylinsin Aylin Sedef olamazsın ! '

   Kan ter içersinde uyandı uykusundan. Bu rüyada neyin nesiydi böyle. Aklı ne kadarda karışmıştı genç adamın. Yattığı yerden doğruldu.  Sabah olmuştu bile . Kalkti yerinden lavobada kendisini.Işlerini  hallettikten sonra aynada yorgun yüzüne baktı. Zaman onu neredeyse yaşlı hale getirmişti.  Gözleri çökmüş,  göz  altları kararmış saçlarında tek tük aklar bile oluşmuştu.

  Odasına tekrar döndüğünde çekmecesine eğilip içinden Sedefin fotoğraflarının olduğu minik siyah albümü çıkarttı. Yatağın üzerine oturdu. Fotoğraflara sıra sıra  bakmaya başladı. Gözyaşları o anda hücum etti gözlerine.  Sedefin ilk anından son anına kadar bir sürü fotoğrafı vardı. Eliyle son fotoğrafını oksamaya başladı.

- 'Sedefim kır çiçeğim benim. Sensiz hayat öyle  zor ki. Haram geliyor aldığım her nefes. Şuna  bak hiç dikkat etmemiştim. Ilk fotoğrafından son fotoğrafına kadar gülüşün azalmış  benzin solmuş.  Seni kanser bitirmiş sevgilim.

Beni de şimdi senin hasretin gün  ve gün solduruyo. Ne farkı  varki kanser ile hasretin.  Seni seviyorum biricigim ve her zaman bekleyecegim sana geleceğim günü. Eminim ahirette buluşacağı z. Şimdilik o güne kadar seni kalbime gommem gerek. Olmuyo bitiyorum hasretim. Hayata dönmeyi bekleyen o kadar insan varki sana soz veriyorum sana kavusana dek o insanları sevdiklerine kavusturacağım. '

Kalkti oturduğu yerden. Fotoğrafa son bir öpücük kondurup koydu dolaptan indirdigi kilitli kutuya. Yerine koyduktan sonra kutuyu kapattı dolabın kapağını. 

Hastaneye gitmek için hatırlandığında bir söz daha verdi kendine.Aylin meselesini kapatacak bir daha yüzünü görmeyecekti. Evden çıktı arabasina bindi ve hastaneye yol aldi.

Hastane yakınlarında bir caddede bir kadın ve erkek tartışıyordu. Insanlar çevrelerinde toplanmış  hiç bir müdahale etmeden sadece olayı izliyorlardı. Cahit arabasını müsait  bir yerde durdurdu ve indi. Çiftin yanına gittiğinde durumu anlamak için bir süre bekledi. Bir sure sonra tartışmaları o kadar hararetlendi ki yerini neredeyse şiddete bırakacaktı. Cahit artık dayanamayıp adamin elini tuttu.

-Sen ne yaptığını zannediyorsun?
 
-Bırak beni şu kadına gününü gostermeliyim ! Hem sen kim oluyorsunda karışıyor hemde müdahale ediyorsun benim davama ?

Cahit dönüp  baktığında kalabalığın içine sinmiş zavallı kadını görmesiyle ici acıdı. Hiç  bir insan böylesi bir cezayı hak etmez . Hele ki bu bir kadınsa.  Her ne olursa olsun kadınlar erkeklerin gücü  karşısında  maalesef savunmasız kalıyorlar.  Bazı aciz erkekler gücünü  kadını  korumak yerine siddette kullaniyorlar ne yazıkki.

- Demek ceza ha !

Kıvırdığı gibi adamın kolunu yere devirdi Cahit . Bu duruma  tutarsız kalmayan bir kaç kişi  adama polis gelene kadar epeyce bir dayak attılar. ' Keşke  bunu öncede yapsalardı ' diye düşünmeden  edemedi Cahit. Sonuçta zavalli kadin hem çok korkmuş  hemde epeyce psikolojik şiddet görmüştü.  Polislerin gelip adamı ve polisi goturmesiyle olay çevre  icin kapanmış oldu.

Tekrar arabasına binip hastaneye gitti. Park işini de hallettikten sonra hastaneye girdi. Bugün diğer günlere göre biraz daha iyiydi. Sonuçta  Sedefine söz verdi. Bu sözü tutmak gerekliydi.

Artık  yeni bir hayat başlıyordu Cahit için. ..

AntiAşk (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin