-2-

32 1 2
                                    


Küçükken hep oyuncakların helede oyuncak ayıların bizi anladığını ve duyduğunu düşünürdüm  bu yüzden yengem bana her bağırdığında ağlayarak derdimi ayıcığıma anlatırdım. Bence onlar bizi insanlardan daha iyi anlıyorlar.

Başımda bir el hissedince gözlerimi ağır ağır açıp elin sahibine baktım. Miraydı. Uyanmam için hem başımı oksuyar hemde adımı söylüyordu 'gece gece hadi kalk' komodinin üstünden telefonumu alıp saate baktım. 'ya Miray saat daha 8 daha çok erken az daha uyiyim hem tatil yaa'  Miray ayağa kalkıp bir elini beline koyup - böyle aynı babaanneme benziyor - kaşlarını çatarak 'gece cidden salaksın bugün seni istemeye gelecekler unuttun mu?'
  Doğru ya bugün müstakbel kocam beni istemeye gelecek aman ne güzel(!) Mirayın hatırlatmasıyla yeni başlayacak olan çilem aklıma geldi ve anında içimi nefret ve hüzünle doldu.

Mirayı gonderip ağır ağır ayağa kalktım paytak adımlarla kapıya gidip actıp direk banyoya yöneldim elimi yüzümü yıkayıp havluyla kurulandıktan sonra banyodan çıkıp kahvaltıya yardım etmek için mutfağa yürümeye başladım. Mutfağa girince yengem ve Mirayın bir şeyler konustuğunu gördüm ismim geçince hemen lafa atladım 'ne o dedikodumumu yapmaya başladınız ne olmus bana anlatın bakıyım' yengem bana iğrenir gözlerle bakıp 'sen kimisinde dedikodunu yapacakmışız?' yengemin artık gerçek yüzünü gördüğüm için hiç bir şey söylemeyip salata yapmaya koyuldum.

Salatayı yapmayı bitirince mirayın kahvaltılıklarla dolu tuttuğu tepsinin içine koydum. Sini altı ve sofra bezini alıp bende peşinden gittim. Biz genelde yemeğimiz ve kahvaltımızı yer sofrasında yediğimiz için amcam bi yemek masasına gerek duymuyor.

Kahvaltıda amcam miraya 'Miray bugün geceyle çarşıya gidin akşam için giyecek bir şeyler alın' dedi. Miray amcama dönüp 'nedenki baba gecenin elbiseleri var zaten' dedi haklıydı benim giyebilecdk elbiselerin vardı yenisine ne gerek vardı ki.
Amcam 'o eski püskü şeylerini giysinde akşam bizi millete rezil etsin diye onları giymesine müsaade etmem gidin düzgün elbiseler alın' dedi kesin bir dille. Amcama dolu gözlerle bakıp hısımla sofradan kalkıp odama gittim. Kapıyı açar açmaz yatağa yatıp ağlamaya başladım. Kapı birden açılınca kimin geldiğine baktım. Bu miraydan 4 yaş büyük olan kuzenim derindi. Derin abla yanıma gelip'ya gece hadi kalk da duş al çıkalım duş iyi gelir hem ağlama artık nolursun bizde üzülüyoruz senin bu haline ' derinin dediklerine katılıp ayağa kalktım bencede duş iyi gelebilir.

Banyoya girip suyu en soğuk dereceye getirdim beni bu soğuk su anca açar. Suyun altında tir tir titrerken bir yandan ağlıyor bir yandanda yeni hayatımda ne yapacağımı düşünüyordum.

Suyu kapattıktan sonra duşa kalbinden çıkıp bornozların arasından kendi bornozumu bulup huzlıca giyindim. Bornozla iyice kurulandıktan sonra yanıma getirdiğim kıyafetleri giyindim. çekmeceden kurutma makinesini alıp aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı kuruttuktan sonra tepeden at kuyruğu yapıp öylece bıraktım.

Banyodan çıkıp odama yöneldim. Aynalı konsolun önüne oturup makyaj yapmaya başladım. Falza makyaj yapan biri değilimdir ben hatta çoğu zaman dışarı makyajsız çıktığım bile olur. Sadece rimel ve dudaklarıma şeftali tonlarında bir ruj sürüp makyajımı bitirdim. Miray içeri girip 'e hadi gece ama saat kaç oldu'  onu tınlamayıp dolabımdan - havalar sıcak olduğu için- kolsuz yeleğimi alıp odadan çıktım. Salondaki askılıktan çantamı alıp ayakkabılarımı giyinmeye başladım. Nihayet derin abla ve mirayla dışarı çıkabilmiştik.

Çarşıda Miray ve derin abla her gördükleri mağazaya beni sokup kıyafet gösteriyorlardı gösterdiklerinin hepsi güzeldi ama ben umursamadığım için 'alın birinide çıkalım artık sıkıldım' diye hayıflanıyordum. Miray dizlerimin az üstünde biten lila tonlarında çok güzel bir elbiseyi üzerime tutup beğenmiş gözlerle 'gece eğer bunu giymezsen seni burda çok pis yolarım kuzencim' dedi. Miraya dönüp 'valla beni yolmana razıyım Miray gitmeyeceğim hiç uğraşma' Miray derine bakıp kaş göz işaretleri yapmaya başladılar pek umursamayıp başka şeylere bakıyordum.

Birden ikisi birlikte kollarımdan tutup beni kabinlerin olduğu tarafa sürüklemeye başladılar kollarından kurtulmak için çırpınıyordum ama nafile. Beni kabine sokup üzerimi çıkarmaya başladılar zor bela elbiseyi giydirip birbirlerine bakarak küçük. Bir sevinç çığlığı attılar. Kulaklarımı tıkayıp onlara sinirli gözlerle bakıyordum. kalbinden çıkıp bu seferde aynanın önüne sürüklemeye başladılar. Aynanın karşısına geçince aynadan kendimi süzdüm. Şaşkın gözlerim aynada kendimle buluşunca şaşkın şaşkın kendime bakıyordum. Cidden harika olmustum.

Kızlar beğendiğimi görünce bana bakıp gülüşmeye başladılar.
Elbiseyi aldıktan sonra kızlar bu seferde beni  bir ayakkabıcıya çekiştirmeye başladılar oradanda elbiseme uygun bir ayakkabı alıp çıktık.

Eve gelir gelmez yengem 'e gelmeseydiniz kızım saat kaç oldu'
Miray 'geldik işte anne' dedi. Beni odama götürüp makyaj yapmaya başladılar. Bitirdikten sonra elbisemi giyip aynanın karsısına geçtin. Güzel olmustum hemde çok ama buna layık olacak bir kocam olmayacak ona üzülüyorum en çokta.

Bölüm sonu ☹️
Bu  bölüm biraz geç geldi  biliyorum özür dilerim bunun için.
Sanırım şu ikili birbirlerini görebilmek için 3. Bölümü bekleyecekler. Diğer bölümde görüşmek üzere 🙋

Rüzgarlı Gece Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin