Doktor hastasının beş yıl önceki durumunu biraz daha iyi anladıktan sonra hastasını olduğundan daha fazla sarsmadan bu durumu açıklamanın yollarını arıyordu. "Oh Sehun-shi, eşinizin yerinde siz olsaydınız ve son beş yılınızı kaybetseydiniz, Kim Jongin-shi ile evli olduğunuzu öğrendiğinizde tepkiniz ne olurdu?"
Sehun gözlerini kapattı ve gerçekten empati kurmaya çalıştı. Gözlerini açtığında verdiği cevap şuydu. "Doktor benimle alay mı ediyorsunuz? Eğer şok etkisi yaratarak beni tedavi etmeye çalışıyorsanız, yanlış yoldasınız. Böyle bir şeyin gerçekleşmesi imkansızken buna inanmamı beklemeyin benden." Ciddiyetle bunları söyledikten sonra iç çekti ve ekledi. "Doktor, Jongin ya da ben fark etmez. O zamanlar değil evli olmamız, sevgili olmamız bile bizim için imkansızdı."
Doktor tebessüm etti. "Şimdi evli olduğunuza göre imkansız değilmiş demek ki. Fakat şu anda büyük bir şok yaşayan hastaya evli olduğunuzu söylersek büyük bir şok daha yaşatacağız gibi görünüyor." diye mırıldandı sona doğru. Bir kaç saniye sessizce düşündükten sonra söyledi. "Şuna ne dersiniz; adım adım ilerleyelim, tıpkı ilişkiniz gibi."
"Ne demek istiyorsunuz?" diye sordu Sehun.
"Önce bu beş yıl içinde olgunlaştığınızı ve artık birbirinizden nefret etmediğinizi tam aksine iyi arkadaş olduğunuzu söyleyelim. Kim Jongin-shi sizin ondan nefret etmeyen ve ona dostça yaklaşan bu yeni halinizi tanıdıkça arkadaş olabileceğinize inanacaktır. Sizi arkadaşı olarak görmeye başladığında evli olduğunuzu söyleriz. Hem o zamana kadar hafızasını kaybetmiş olduğu bu yeni haline de alıştığı için kabullenmek daha kolay olacaktır."
"Doktor..." dedi Sehun bir umut. "Hafızasını yerine getirmenin bir yolu yok mu?"
"Bunun herhangi bir tedavi yöntemi yok ve filmlerin aksine çok az hasta hafızasını kaybettikten sonra yeniden hatırlar. Zamanla belki birkaç bir şey hatırlayabilir ama tüm hafızasını geri kazanmak bu tür hastalar için çok zordur."
"Tamam." dedi Sehun kabullenerek. "Dediğiniz gibi yapalım doktor."
"Oh Sehun-shi, eşinizin size karşı olan duyguları değişmiş değil, sadece o duyguları hatırlamıyor. Eşinizin sorunu beyninde ama aşk beyinde olan bir şey değil, kalpte olan bir şeydir. Lütfen ona biraz zaman tanıyın." dedikten sonra kartvizitini Sehun'a uzattı. "Hastamın normal hayatına kaldığı yerden devam etmesini sağlamak benim görevim. Kim Jongin-shi taburcu olduğunda her hangi bir gelişme olduğunda beni aramalısınız. İsterseniz hem size hem eşinize psikolog bir arkadaşımı tavsiye edebilirim. Böyle bir durumda bir uzmandan yardım almak sizin için hayatı biraz olsun kolaylaştırabilir."
Sehun iç çekti. "Tavsiyenize uyacağım doktor."
**
Jongin herkesi odadan gönderdikten sonra sırtını yatağa dayayıp öylece tavanı izledi. Gerçekten 2014 değil de, 2019 yılında olduğunu kabullenmeye çalıştı. Hayatının son beş yılını hatırlamadığına kendini inandırmaya çalıştı ya da hissettiği şekilde, beş yıl zaman atlaması yaşadığına.
Beş yıl kısa bir süre değildi, bir öğrenci okulundan mezun olup çalışmaya başlayabilirdi. Yeni doğmuş bir bebek ana okula başlayabilirdi. Beş yılda pek çok şey değişebilirdi. Onun bilmediği hayatında ne gibi değişiklikler olmuştu. Ürpertiyle titredi, evlenmiş olabilirdi. Fakat sonra rahatladı, evlenmiş olsaydı evlendiği kişi o hastanedeyken başında beklerdi. Burada öyle biri yoktu. Başında bekleyenler sadece annesi ve en yakın arkadaşı Chanyeol'dü. Bir de Oh Sehun vardı. Sahi o neden buradaydı?
Gözlerindeki ve doktorla konuşurken sesindeki endişeyi hatırlamıştı. Sahiden ona bir şey olacak diye endişelenmiş miydi? Buna inanabilirdi, daha geçen hafta onun gözünü morartırken senden o kadar nefret ediyorum ki seni görmemek için trafik şubeye bile sürülmeye razıyım demeseydi. Ancak birbirlerine katlanamamalarına rağmen hiç bir zaman birbirlerinin ölümünü dileyecek ya da diğerinin yaralanmasına sevinecek kadar ileri gideceklerini sanmıyordu. Yaralanan Oh Sehun olsaydı, o da en azından hastaneye uğrardı. Fakat uyanana kadar bekleyeceğini de sanmıyordu.
Jongin iç çekti. Bu beş yıl öncesi için geçerliydi. Beş yılda kendinin ne kadar değiştiğini merak etti. Yatağından doğruldu ve odada bulunan küçük kapıya doğru ilerledi. Tahmin ettiği gibi kapıyı açınca onu ufak bir banyo karşıladı. Aynanın karşısında durdu ve kendini inceledi. Aslında hatırladığından o kadar da farklı görünmüyordu. Kısacık olan saçları biraz uzundu. Onun dışında kendinde büyük bir değişiklik göremiyordu. Fakat yine de farklıydı sanki....
Neydi? O farklılık neydi?
Kapı sesi duyunca banyodan çıktı. Annesi, Chanyeol ve Oh Sehun geri dönmüştü. Sehun'unu görür görmez kaşları çatıldı. Neden hala buradaydı? Fakat annesinin ona sarılmasıyla dikkatini ona verdi. "Neden ayaklandın oğlum? Şimdi daha iyi misin?"
Tabi canım muhteşemdi. Her sabah kalktığında tarih bir gün yerine birkaç yıl atlıyordu zaten. Yine de endişeli annesini üzmemek adına "İyiyim." dedi.
Chanyeol ve annesi yatağına uzanmasına yardım etti. Hala kapının önünde duran Sehun'a sen neden hala buradasın bakışları olduğunu düşündüğü bakışlarla baktı. Cidden neden hala burada olduğunu merak ediyordu.
Onun bakışlarını gören Sehun iç çekti. "Ben artık gitsem iyi olacak." dedi. "Omma-nim?" dedi Jongin'in annesine.
"Omma-nim?" diye şaşkınlıkla mırıldandı Jongin.
Jongin'in annesi hemen Sehun'a döndü ve "Efendim tatlım." dedi.
"Tatlım?" diye tekrar mırıldandı Jongin.
"Kendine dikkat et omma-nim. Jongin artık uyandı. Geri kalan her şey zamanla yoluna girecektir."
"Peki." dedi Jongin'in annesi bir iç çekmeyle. "Sende kendine dikkat et."
Sehun, Jongin'e baktı, bir şey söyleyecek gibi oldu ama ona bir şey söylemeden Chanyeol'e kaydırdı bakışlarını. "Sen açıklarsın Chanyeol. Çok yorgunum, eve gidip dinleneceğim."
Jongin'in ona sanki bir yabancıymış gibi bakması bile canını acıtmıştı. Yakın arkadaş olduklarını söylediklerinde vereceği tepkiye dayanabileceğini sanmıyordu. O burada değilken bu kısmı Chanyeol'ün halletmesi en iyisiydi.
"Neler oluyor?" diye sordu, o odadan çıktıktan sonra Jongin. "Neden Oh Sehun benim anneme karşı bu kadar saygılı ve sevecen? Annem neden ona karşı bu kadar samimi?"
"Şöyle ki..." dedi Chanyeol. "Sen ve Sehun yakın arkadaşsınız. Oldukça iyi anlaşıyorsunuz."
"Hadi oradan!" dedi Jongin.
Chanyeol iç çekti ve "Ben ciddiyim Jongin. Senin için çok endişelendi ve uyanana kadar başından ayrılmadı. En az benim kadar sana değer veriyor."
"Chanyeol şakacı biri olduğunu biliyorum ama bu hayatında yaptığın en kötü şaka. Onun neden bu şakaya ayak uydurduğunu anlayabiliyorum, sonuçta beni sinir etmekten zevk alıyor ama sana bunu hiç yakıştıramadım. Bu durumumla, bu şekilde uğraşmaya utanmıyor musun?"
"Oğlum, Chanyeol şaka yapmıyor, doğru söylüyor." dedi annesi.
Jongin bir annesine bir Chanyeol'e baktı. İkisi de gayet ciddi görünüyordu. "Siz şimdi daha bana bir hafta önce yumruk atan herifle arkadaş olduğumuzu mu söylüyorsunuz?"
"O beş sene önceydi." dedi Chanyeol.
"Beş yılda kıyamet kopup dünya yeniden mi kuruldu?" diye sordu Jongin.
Annesi hasta oğlunun eline vurdu. "Kes şunu Jongin. Sakın Sehun'a kötü davranıp onu incitme. Arkadaşsınız bitti."
Jongin acıyan elini ovuştururken hala buna inanmakta güçlük çekiyordu. O ve sinir illeti Oh Sehun arkadaş mıydı? Herkes aklını mı kaçırmıştı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amnesia
FanfictionBiri uyandığında hayatından beş yıl gitmişti. Diğeri ise eşini kaybetmişti. Ona karşı bir yabancı olmaktan daha fazlasıydı. Ondan nefret ediyordu. Eşini tekrar kendine aşık edebilecek miydi?