1 BÖLÜM

295 39 139
                                    

"Abi çık artık tuvaletten iki saattir içerdesin." diye haykırırken abim sırf benim inadıma ses vermiyordu.

"Abi bak biraz daha beklersem yeni Türk dansım olan çiş dansını felaketle bitireceğim." diye son umut seslendim. Sonuç,ses yok.

Artık dayanamayacağımı anlayıp son umut kendimi annemlerin tuvaletine attım. İşimi bitirdiğimde sanki yeni doğmuşum gibi hissediyordum. Ellerimi yıkayıp tuvaletten çıktım.

Bu arada ben size kendimi tanıtmadım, ben Selin. On dokuz yaşında,lise son sınıf öğrencisiyim. Resim çizmeyi, müzik dinlemeyi ve ayrıca kitap okumayı çok seviyorum. Bu arada o tuvaletteki de benim abim Demir. Kısacası hayat katilim kendisi. Yirmi bir yaşında ünüversite öğrencisi. Tıp bölümünü kazandı yani doktor olmak istiyor.

Abim'in Kaya diye de bir arkadaşı var. Abime söylemeyin ama ben ondan çok hoşlanıyorum ilk görüşte aşk da diye bilirsiniz:)

"Selin seni akşama kadar bekleyemeyeceğim o yüzden şu kıçını kaldırsan iyi edersin !" Abim'in sesini duyar duymaz aşağıya doğru koşar adımlarla indim.

" Geldim geldim..."

" Neden bu kadar uzun sürdü ?"

" Belkide tuvalette seni beklediğim içindir, klozete düştüğünü sanıp tesisatçı çağırdım." Böyle konuşacak cesareti nerden buldum acaba ? çünkü şuanda benden daha güçlü daha uzun ve istediği zaman beni tenhada kıstırıp tepetaklak edebilecek birine meydan okuyorum.

"Bakıyorum da dilin uzamış senin. "

Not : Eğer bir abiniz varsa sürekli kıyafetlerinize, makyajınıza ve size karışırdı.

"Selin bu üstündeki ne ? Kardeşim düğüne mi gidiyoruz okula mı ?" diye beni azarlamaya başladı.
Bende hemen savunmaya geçtim.

" Ama abi bugün okulun ilk günü hocalar bir şey demiyor ki." diyip dudaklarımı büzdüm.

"Ben onu bunu bilmem şuna bak senin suratındaki boya ile bütün duvarları boyarız ha... rujunu saymıyorum onunla kolaylıkla tavan boyanır zaten. Git sil şu rujunu beni katil etme sabah sabah." dedi.

Ben topuklarımı yere vura vura yukarı çıktım dar bir kot pantolon üzerine de pembe kazağımı giydim makyajımı da sildim. Nasıl olsa okulda Su'dan alırdım.
Su, benim çocukluk arkadaşım. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez, birlikte çocukken bize sataşan çocukları ısırır,bahçelerden erik toplardık ah ! Çocukluk toz pembe hayallerle dolu,saf ve mutlu olduğumuz günler.

Aşağı abimin yanına indim. Çantamı alıp ayakkabılarımın bağcıklarını bağlayıp kapıyı açtım. Karşımda Kaya'yı görünce olduğum yerde donakaldım. Masmavi gözleri,güneşten daha parlak olan saçları düz olan kusursuz çene hatlarıyla muhteşem görünmüyormuş gibi birde ekoseli kırmızı bir ceket ceket'in altına siyah bir kıyafet ve siyah dar bir pantolon giymişti.

Kaya'yı karşımda görünce yutkunmadan edemedim.

"Günaydın Selin." Kaya ismimi seslenince kendime gelip," Gün...aydın...Kaya."dedim. Kekelediğim için kendime içimden binlerce küfür saydırdım.

"Günaydın Kaya,bugün erkencisin, hayırdır ?" Diyen abim Kaya'nın yanına gelip kafa tokuşturdu.

"Sanada günaydın Demir. Evet bugün erken kalktım senin kadar bende şaşırdım. " diyip gülümsedi Allahım o gamzeler gerçek miydi yoksa hayal gücüm benimle dalga mı geçiyordu ? Her halükarda bu hayal ise hiç bitmesin lütfen !

"Selin haydi kardeşim gidiyoruz." abimin sesiyle Kaya'ya aç bir köpek gibi bakmayı kestim iyiki o bunu fark etmemişti.

"Tamam abi." diyip peşinden arabaya bindim.

Kaya da kendi arabasına bindi ve bizi takip etmeye başladı. Kısa bir süre sonra okula vardık ben abimle vedalaşıp okula girdim.
Gözüm okulun bahçesinde duran Su'ya baktım. Oturmuş kitabını okuyor,kısa aralıklar ile kahvesini yudumluyordu. Ben arkasından sinsice gidip onu korkutacakken o arkasını dönüp 'Napıyor bu mal ?' dercesine bir bakış attı.

" Selin ne yapıyorsun sen ?" diyip yüzüme aval aval baktı.

" Ama neden dönüyorsun arkana ? Korkutacaktım."

" O biraz zor canım ben kolay korkmam. " diyip dilini çıkardı.

" Göreceksin Su Yılmaz,seni korkutmayı başaracak ve bu zaferi keyifle kutlayacağım. Sana söz veriyorum." diye dramatik bir konuşma yaptım ama onun tepkisi bana gülmek oldu.

" Sende kesinlikle bugün bir anormallik var." diyerek bu sefer uzun uzun güldü .

"Off tamam. Onu bunu boş ver de, benim istediğimi getirdin mi sen onu söyle." dediğimde bana altı haneli matematik sorusu sormuşum gibi baktı. Komik,ben ondan da anlamazdım ya neyse.

" Ha! getirdim elbete ama sen neden yeni bir hat istedin ki? seninki kırıldı mı?" Dedi.

" Hayır! Bununla Kaya'ya mesaj atacağım." dediğimde gözleri açıldı.

" Hani senin abinin arkadaşı Kaya ? "

"Evet " dedim Su'ya yaz tatilinde Kaya'dan uzun uzun bahsetmiştim.

"Kafayı mı yedin acaba ? Abin seni öldürür !" diye bağırdı.

"Su biri duyacak sus,hem aşk fedakarlık ister." diyip yeni hatımı telefonuma yerleştirdim.

" Bu işin sonu uçurum." diyen su kitabına kaldığı yerden devam eti.

05***** * selam * diye Kaya'ya yazdım ve
cevap vermesini bekledim.

Kaya yazıyor....

Çevrimiçi olduğunu görünce içimden çığlık atmak geldi ama heycanımı bastırdım ve mesajı okudum.

Kaya * Selam tanışıyor muyuz?*

05****** * Hayır ama tanışmak istiyorum.*

Kaya * Sen kimsin ?*

Sarı çiçek * Bana sarı çiçek de.*

Kaya *Sahte isim neden ? Benimle yüz yüze konuşamıyor musun? *

Sarı çiçek * Henüz değil, seni kendime aşık ettikten sonra. :)*

Kaya * Sana bol şans.*

Kaya kişisi sizi engelledi.

Sarı çiçek * Ne ?*

Sarı çiçek * Kaya dur yapma ! *

Sarı çiçek * Engeli kaldır, söz birdaha aşk demem. Yeterki benimle konuş yani yazış lütfen !*

"Noldu selin ?" Suyun sesini duyduğumda kafamı ona çevirdim dudağıma değen gözyaşlarımı sildiğimde ağladığımı o zaman farkettim.

" Beni engelledi Su." diyip ona sarıldım.

" Vah güzelim vah,ağlama belki de doğrusu bu olmuştur. " dedi sonra kalktık ve derse girdik.

ARKADAŞLAR UMARIM BEYENMİŞ SİNİZDİR YAZIM HATALARIM VARSA KUSURA BAKMAYIN BEN BU BÖLÜMÜ YAZARKEN EYLENDİM UMARIM SİZLERDE EYLENMİŞSİNIZDİR BB 🌻

SARI ÇİÇEKLER🌻#wttys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin