PSİKOPAT KIZ

48.BÖLÜM

Hayatımız yavaş yavaş eskiye dönüyordu galiba diye düşünürken karşımda gördüğüm kişiyle ayağa kalkmam bir oldu.
ADACAN;
-Beni özledin mi?
ÇAKIL;
-Ya sorma dertten sigara içiyorum bak.
ADACAN;
-Belli gözlerde biraz nemli sanki.
ÇAKIL;
-Ya bak şuan bile ağlıyorum.
ADACAN;
-Ya senin neyinden korkuyorlar?
TOPRAK;
-Öğrenmek istemezsin güzelim.
ADACAN;
-Zamanla öğreniriz.
Adacan arkasını dönmüş giderken birden arkasını dönüp;
-Yarın okulda görüşürüz. Dedi kafamı salladım gülerek banktan kalkıp sahile doğru yürümeye başladım tuğra kolumu tutup;
-Bizde geliyoruz sonuçta Açelya ve Cenk hala serbest ve senin peşine düşeceklerdir.
Toprak tam konuşurken telefonuna bildirim geldi bir dakika deyip ileriye doğru yürümeye başladı gördüğüyle telefonunu yere atması bir oldu yanına gidip onu tuttum tuğrada telefonu yerden kaldırıp baktı.
TUĞRA;
-Hassiktir bu ne?
ÇAKIL;
-Tuğra noluyor?
Tuğra cevap vermeden telefona bakıyordu toprağı bırakıp tuğranın elinden telefonu alıp baktım.Topragın ilk aşkı esindi bu işkence ederek öldürülmüştü altında da bir not vardı.
GERÇEKTEN GÜZELDEN ANLIYORSUN KUZEN...
Açelya bu kadar ileri gitmiş olamazdı dimi neden toprağa zarar versin ki mesaj atılan numarayı aradım kapalıydı tuğraya baktım telefonu cebime koyup topragın yanına gittim.
ÇAKIL;
-Şimdi beni iyi dinle esin ölmüş olabilir ama sen ayaktasın onu intikamı için yaşıcaksın artık şimdi Esin'in evine gidiyoruz bunlar kesin ordadır.
Toprak tepkisizce beni dinliyordu birden elini kaldırdı ve bana sarıldı ah be kuzen sana söz veriyorum alıcam intikamını telefonumu çıkarıp mirayı aradım.
ÇAKIL;
-Mira soru sormadan arabayı alıp gel biz bıraktığın yerdeyiz.
Miranın bir şey demesine izin vermeden telefonu kapattım topragın yanına gidip elini tuttum tuğraya bakıp elimi uzattım.
ÇAKIL;
-Siz ikiniz var ya benim bu hayata bağlanma sebebimsiniz siz pes edersiniz benim için oyun bitti yazısı çıkar siz güçlüyseniz biz güçlüyüm.
MİRA;
-Birileri beni unuttu galiba.
deyip bir üçümüze birden sarıldı.
TOPRAK;
-Hadi gidelim Esin'in ruhu beni bekliyor.
Toprağa bakıp burukla gülümsedim Mira bize sorgulayan gözlerle bakıyordu tuğra kolunu miranın omzuna atıp kenara götürdü olayı anlatmak için bizde toprakla arabaya geçip oturduk Mira ve tuğra gelince Mira topragın elini tutup;
-Çok üzüldüm toprak ama o melek oldu senin meleğin seni gökyüzünden izlicek. Deyip arabayı çalıştırdı toprak başını omzuma koyup camdan dışarıyı izlemeye başladı seni hiç affetmicem Açelya hemde hiç bize bunları  yaşattığın için hiç affetmicem.