PSİKOPAT KIZ

76.BÖLÜM

TUĞRANIN AĞZINDAN;
Son üç senedir çakıl ne zaman ağlamak ağlamak istese buraya gelirdi tahminim doğru çıkmıştı gidip yanına oturdum.
TUĞRA;
-Selam güzelim sende mi burdasın?
ÇAKIL;
-Niye geldin?
TUĞRA;
-Ya geçiyordum uğrayım dedim sen niye geldin?
Çakıl bana tepkisiz bakıyordu.
TUĞRA;
-Çakıl söv öldür vur bağır çağır ama susma kızım bu da kalp be ben kendimi bildim bileli sen varsın.
Çakıl bana bakıyordu bende ona bakıp dudak büzdüm kollarımı açınca sarıldı ayrılınca kafama vurdu.
TUĞRA;
-Kırsaydın güzelim olmaz böyle.
ÇAKIL;
-Tuğra her şeyin bir rüya olmasını çok isterdim.
Çakıl başını omzuma dayadığı zaman anlamıştım barışmıştık başımı başının üstüne koydum.
TUĞRA;
-Ananda baya gençmiş kız.
Çakıl başını omzumdan hızla başını kaldırıp bana baktı tam vuracakken elini tuttum.
ÇAKIL;
-Ya tuğra valla ayağımın altına alır çiğnerim seni.
TUĞRA:
-Benim suçum ne kızım beni dövmeye ne meraklısın sen.
Çakıl bana bakıp güldü sonra kafasını yeniden koydu çakıla bakıp güldüm bu kız harbiden deliydi.
ÇAKIL:
-Ya varya müge anlıya döndü hayatım herkes teker teker ortaya çıkıyor aramıyorumda keşke arasamda öyle çıksalar.
TUĞRA:
-Müge anlıda güzel kadın he ilik gibi ilik.
Çakıl kahkaha atmaya başladı onla birlikte bende güldüm saate baktığımda çoktan 9 olmuştu.
TUĞRA:
-Kalk kız çakma müge anlı eve gidek.
ÇAKIL:
-Peki ama bir şartım var.
TUĞRA:
-Neymiş o ?
Çakıl sarılır gibi yapıp beni arkadaki göle itti ıpıslak oldum çakıl gülüyordu çıkar gibi yapıp ayağından çektim çakılda suya düşmüştü beraber çıkıp motorlara binip eve sürdük motorları garaja park edip evin kapısını çaldık kapıyı mira açtı ikimizede sorgular gibi bakıyordu.
TUĞRA:
-Hava çok sıcaktı suda çimdik.
ÇAKIL:
-çimdik ne ya.
TUĞRA:
-Siz ne anlarsınız be.
Miraya elimle kış kış işareti yapıp içeri girdim.
TUĞRA:
-O gençlik naber?
Almedanın elinde pes'in konsolunu alıp toprakla oynamaya başladık maçın altmışıncı dakikasında 3-1 di toprağı yeniyordum toprak çıldırmıştı maçı kaybeden hepimize yemek ısmarlıcaktı.
TUĞRA:
-Paraları hazırla toprak.
Ve oyun bitmişti toprak bize yemek söylemek zorunda kalmıştı.