Karanlığın Prensi #2 Hayal Mi? Gerçek Mi?

44 4 0
                                    

Karanlık tüm günahları simgeler, ölümler, cinayetler, katliamlar, dehşet verici olaylar, tecavüzler, tacizler , kan donduran nitelikteki insanlar, hepsi karanlık tarafın olmazsa olmazlarıdır.

Karanlık taraf adının hakkını veren bir krallık olmanın yanında normal insanları aydınlık taraf olarak görürler.

Sevmezler. Sevmek de istemezler. Sevilmek gibi bir amaçları yoktur.

Sevgi ve aşk aydınlara göre olup köle ruhlarını tazelemek için yaptıkları bir uğraştır sadece.

Ölümün ve korkunun verdiği güç paha biçilemez oluşmuştu hep. Zamanı geldiğinde de sevginin ve aşkın üzerine kara bulut gibi çökmesi sonucunda ölüm sessizliği eşliğinde derin bir uyku hali ortaya çıkıyordu.

Kara bulutlar göklere uzandığı zaman sevgi, aşk kaybolur. Yerine kararan kalpler ve ruhsuz bedenler alır.

Ruhu can çekişiyordu kalpsiz bir ruhu olmasına rağmen canı yananıyordu. Anlam veremediği duygular karşısında donuk bir şekilde bekliyordu.

İlk defa başına böyle bir şey geliyordu.

Karanlık prensin gözleri aralandı ilk başta sonra ise bilinci açıldı. Aklına kız geldiğinde yatağında uyanmak üzere alan kıza baktı. Koltukta uyumak her yerinin ağrımasına sebep olmuştu.

Ondan önce kalkıp dışarıya çıktı. Kendisini görmesini istemiyordu. Bu kararsız ve endişeli halleri hoşuna gidiyordu.

Uyanmıştı. Hızla atan kalbi herşey bir rüya mı diyordu yoksa gerçeği mi simgeliyordu anlayamıyordu. Yaşadıklarının gerçek mi yoksa tamamen hayal ürünü mü olduğunu bilmiyordu.

Yataktan kalkan bedenini dışarıya çıkmak için zorladı. Her bir adımında ayakları geri geri gidiyordu. İçinin yandığını hissetti. Kalbi acıyordu. Ailesinin yokluğunu hissediyordu. Gözleri kanlı odaya takılmıştı. Odasına nasıl geldiğini bilmiyordu. En son o odaya girmişti.

İçinden 'herşey bir rüya olabilir mi?' Diye geçirdi. Üzerine bakındı. Hala aynı kıyafetler içindeydi. Derin nefesler içinde adımlarını kanlı odaya doğru atmaya başladı. Kapıya geldiğinde duraksadı. Girmek ve girmemek konusunda kararsızdı. Kapının tokmağını çevirdi. Gözleri istemsizce kapanırken kapıyı yavaşça ittirdi.

Dejavu yaşıyordu. Tek fark derin kan kokusu yoktu. Midesi bulanmıyordu. Gözleri açıldığında ise karanlıktaki kişi orda olacak mı emin değildi. İçeriden gelen kısık sesleri işitti. Duvara çarpan kapı sesi ile gözleri aralandı.

Odada görmeyi beklediği manzara kesinlikle bu değildi. Anne ve babası kavga ediyorlardı. Anlamsız gelen konuşmalar arasında onları izlediğini bile fark etmemişlerdi.

Beyni olanları idrak edemiyordu artık, herşey çok fazla geliyordu. İçinden seslenmek geliyordu. Onları ayırmak istiyordu ama yapamadı.

Odanın içine attığı bir kaç adımda herşey daha anlamsız bir hal almıştı. O da oradaydı. Annesini ve babasını tekli koltuğa oturan adamın yanından izliyordu.

Herşey sanki daha önce yaşanmıştı. Bir filmin fragmanını izliyormuş gibi hissediyordu. Sonu belli olmayan kanlı sahnelerle donatılmış bir korku filmi gibiydi. Ve ne yazık ki baş rolü kendisi kapmıştı.

Gözleri gördüklerine inanamıyordu. Bu nasıl olabilirdi ki? Bir diğer ayrıntı ise anne ve babası olmasından daha genç görünüyordu. Üniversite yıllarına geri dönmüş gibiydiler.

"Bunları izlemek istediğinden emin misin? "

Arkasından gelen fısıltının sahibini biliyordu ama kim olduğunu ifade edecek kadar iyi tanımıyordu. Kalbinin hızlandığını, kesilmeye başlayan nefesi sayesinde anlayabiliyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 25, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Karanlığın PrensiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin